Benzer Sözler

Sene sanırsam 90'ların başı... Beşiktaş'ta ilk 11 oynamaya başlamışım. O zamanlar 17-18 yaşlarındayım, liseye gidiyorum. Dedim ki yönetime, bana bir araba verin de hiç değilse antrenmanlara filan gidip geleyim. Dediler ki, o zamanlar kulüplerin piyangoları vardı, ordan bir Tempra kalmış, bunu verin dedim, "Hafta sonu Bursa'ya gol at verelim" dediler. O maçın hazırlıklarında da aksilik bu ya sakatlandım. Ama bir gayret hazırlandım, ilk 11 çıktım maça. İğneyle falan sakat sakat çıktım. 60'larda falan bir korner oldu. Ben de ceza yayının oralarda falan salağa yatmış bekliyorum. Hani bir pozisyon olur da belki arabayı alırız diye. Korner kullanıldı, Fethi'ydi galiba kafayla uzaklaştırdı, top bana geldi. Sol ayağımın üstüyle, yağmur falan da vardı, zeminle birlikte, gelişine, Yaradan'a sığınıp bir koydum... Topu hiç kimse görmedi diyorum sana!

Benim gençliğimde herkeste Amerika'ya gitmek gibi çok yoğun bir istek vardı. Bu yüzden liman cüzdanı çıkarttım ve gemici oldum. Hiç unutmam, bir Panama şilebinde çalıştım. Gemide kimsenin canı sıkılmazdı. Onlara fıkralar anlatır, taklitler yapardım. Herkes çok gülerdi. Sonra askere gittim, orada da arkadaşlarımı çok güldürürdüm. Giderek insanların yüzünü güldürmek bende tutku oldu. Sonra da tiyatro başladı zaten.

Marx, büyük bir kütüphane ve yaşadığı zamanda, dünya biliminin en yaratıcı sentezidir. Ancak Marx, yazdığı zamanları, dünya biliminden kesin bir sıçramayı temsil etmiyor; bilimin içindedir ve o zamanki bilimin, güçlü yanları kadar bazı zayıflıklarını da içinde barındırıyor. Dünya gericiliği, Marx'ın çıkışıyla birlikte bilimin ne büyük bir silah olduğunu görüyor ve Marx'ın omuzlarının üzerinden, dünya bilimine savaş acıyor. Marx, ne eksik ve ne fazla, yazdığı zamanın dünya bilimidir.

Liste
Yükleniyor…