Kısacası hayvanlara doğal olarak empati hissettiğimiz, hayvanların acı çekmelerini istemediğimiz ama bir yandan da hayvan yediğimiz için karnizm normalde karşı çıkacağımız baskıcı bir sistemi desteklememizi sağlamak için bir dizi araçla vicdanımızı baskı altına almamızı sağlamak zorundadır.
- Henüz kategori yok.
-
Lando Norris Sao Paulo Sprint'i Domine Etti, Piastri'n…08.11.2025
-
West Ham United, Burnley Karşısında Kritik Maça Çıkıyo…08.11.2025
-
Türk Telekom - Karşıyaka Maçı Öncesi: Yükselişteki Baş…08.11.2025
-
Bundesliga: Union Berlin, Zirvedeki Bayern Münih'in Ye…08.11.2025
-
Amedspor Taraftarından Hatayspor'a Sıcak Karşılama, Gö…08.11.2025
-
LaLiga'da Kritik Randevu: Sevilla ve Osasuna Düşüşü Du…08.11.2025
-
Hull City Zirve Takibinde: Art arda Gelen Galibiyetler…08.11.2025
-
Rochester Adams, Stoney Creek'i Yenerek Bölge Şampiyon…08.11.2025
-
Kompany'nin Rekor Peşindeki Bayern Münih'i Union Berli…08.11.2025
-
Ankara'da Elektrik Kesintileri: Başkent EDAŞ'tan Şebek…08.11.2025
- Tahir Musa Ceylan 534
- Abdülkâdir Geylânî 488
- Yalçın Küçük 436
- Recep Tayyip Erdoğan 253
- Adolf Hitler 252
- Schopenhauer 200
- Johann Wolfgang von Goethe 197
- Haruki Murakami 191
Liste
Benzer Sözler
Sürekli olarak şu ya da bu nedenle, ben başkasının derdini dert edinen mizaçta birisiyim. Böyle olunca bunların altını çizen sol politikalar size cazip geliyor. Ama sol politikaların gelip gelip kendilerini pozitivist bir dünya algısına dayandırmaları bana bir çelişki olarak göründü.
Et yemekten hoşlanmıyorum çünkü; domuzların ve kuzuların nasıl öldürüldüğünü gördüm. Onların acısını gördüm ve yaşadım. Yaklaşan ölümü hissediyorlardı. Dayanamadım, çocuk gibi ağladım. Koşarak bir tepeye çıktım, nefes alamıyordum boğuluyorum sandım. Kuzunun ölümünü yaşadım.
Baskı belli bir yoğunlukta, sürekli olursa mazlumun tek kurtuluşu zalime, cellada aşık olmak olur.
Ben hayata farklı bakıyorum. Ama bazı gelenekler maalesef değişemiyor, keşke biraz değişse. Haberlerde kurbanlık hayvanları görüp üzülüyorum. Hayvanlar ölümlerini adeta geri sayım gibi bekliyorlar. Keşke daha az hayvan öldürsek.
Bir intihar olayı okuyunca, insana buz gibi ter döktüren şey, pencerenin demirlerinde asılı duran narin ceset değil, intihardan hemen önce o kalpte olup biten şeydir.
Baskıyla din olmaz. Olduğunda dinsizliği bana zorla diretilen dine tercih ederim.
Birileri sancılar içinde iken, hiçbir kimsenin ilgilenmemesine dayanamam. Bu ilkem, yalnızca azınlık insanı için değil bütün insanlar için geçerlidir.
Özgür düşünceli bir insan için hayvanların çektiği acı, insanların çektiği acıdan daha katlanılmazdır. Zira ikincisinde, hiç olmazsa, çekilen acı lanetlenir ve neden olan suçlu ilan edilir. Oysa her gün binlerce hayvan en ufak pişmanlık duymadan, hiç lüzumu yokken katledilir. Birisi bundan söz edecek olsa alay edilir. Ve bu affedilemez bir suçtur.
Bizlerle aynı türden zevklere, tutkulara ve organlara sahip olan canlıların leşlerini tüketiriz. Ve mezbahaları günlük olarak acı ve korku çığlıkları ile doldururuz.
Acımak... Ben insan ruhlarındaki derinliğin ancak, onunla ölçülebileceğine kaniim. Evet, dibi görünmeyen kuyulara atılan taş nasıl çıkardığı sesle onların derinliğini gösterirse başkalarının elemi de bizim yüreklerimize düştüğü zaman çıkardığı sesle bize kendimizi, insanlığımızın derecesini öğretir...
Bütün hayvanları seviyorum. Bir kediye, köpeğe, tavuğa ya da bir ineğe zarar veremem. Ve başka birisinden onlara benim adıma zarar vermesini isteyemem. Bu yüzden veganım.
Vicdan, hareketlerimizin hemcinslerimiz ve dolayısıyla kendimiz üzerinde tesir yapabileceği şuurudur. Vicdan azabı ise hareketlerimizin, muhitimizin kin ve nefretini üzerimize çekebileceğini düşünerek hissettiğimiz korkudur.