İnanç? Ben neye inanıyorum? Ben güneşe inanıyorum. Taşa. Güneş dogmasına ve taş öğretisine. Kana, ateşe, kadına, nehirlere, kartallara, fırtınalara, davullara, flütlere, banjolara ve süpürge kuyruklu atlara inanıyorum.
- Henüz kategori yok.
-
Rhein Derbisi: Mönchengladbach - Köln Maçında Goller v…08.11.2025
-
Uluslararası İş Birliğiyle Portekiz, Dev Uyuşturucu Se…08.11.2025
-
Vince Gilligan'ın Pluribus Dizisi Apple TV+'ta Başladı…08.11.2025
-
Kanal D Canlı Yayın ve Arka Sokaklar Son Bölüm İzleme …08.11.2025
-
Sunderland, Arsenal'in Gol Yememe Serisini Sonlandırdı…08.11.2025
-
Arnold Schwarzenegger'dan The Running Man Remake'ine T…08.11.2025
-
Beşiktaş'ta Rafa Silva'nın Geleceği Belirsiz: Saha İçi…08.11.2025
-
Cengiz Ünder'den 8 Milyon Liralık Göz Kamaştıran Evlil…08.11.2025
-
Uzun Süreli Melatonin Kullanımının Kalp Sağlığına Olas…08.11.2025
-
Körfez'in Nefes Kesen Derbisi: Al-İttihad ve Al-Ahli K…08.11.2025
- Tahir Musa Ceylan 534
- Abdülkâdir Geylânî 488
- Yalçın Küçük 436
- Recep Tayyip Erdoğan 253
- Adolf Hitler 252
- Schopenhauer 200
- Johann Wolfgang von Goethe 197
- Haruki Murakami 191
Liste
Benzer Sözler
Sıkıntı sıktığın zaman patlayan sivilce. Düşünmelisin sivilce, enine boyuna bütünce. Beter eder düşünce. Diz kapakların kanar düşünce, iblis dalga geçer kananla sertçe. Ben baktıkça ağaçlara, kalbimin kuşları konmak ister dallara. Önceden inanırdım ne yazık ki fallara. Onlarla yitirilen sahipsiz yıllara, derken elvedâ; bir dize daha karala.
Zâten inancımız olmasa, vâr olmanın anlamı anlamsızlıktan başka bir anlama gelir miydi?
Kuru bir akağaç yaprağı kopmuş, yere düşüyor; hareketleri bir kelebeğin uçuşuyla aynı. Tuhaf değil mi? En kederli ve ölgün olan şey en neşeli ve canlı olana benziyor.
Tanrı'ya inanırım. Bir yüce varlığın, böyle bir âlemi meydana getirdiğine inanırım. Ve de, insanların daha doğarken, kaderlerinin yazıldığına inanırım. Ömür çizgisinin, ana karnındayken kesildiğine inanırım.
Siperdeyken, ölümle yüz yüzeyken Tanrı’nın olmadığından emin olursunuz. O nedenle hayatta kalmak için savaşırsınız, bir nefes daha almak için. Her türlü varlıktan medet ummamızın sebebi de budur, çünkü ölmek istemezsiniz. Çünkü kalbinizin derinliklerinde, ölümün oyunun sonu olduğunu bilirsiniz. Ahiret diye bir şey yoktur. Cennet yoktur. Tanrı yoktur. Sadece hiçlik.
İnançlar, mezhepler ara verdi, Geri çekilip öylece kaldılar, ama hiç unutulmayacaklar, Ben hem iyinin, hem kötünün limanıyım, ne pahasına olursa olsun izin veriyorum konuşmaya, Denetlenmeyen doğa, özgün enerjisiyle.
Yaşamın, teknolojinin, bilimin vesaire belirlediği düzen ve akış yerine; doğanın ve kendi belirlediğin akışı ve düzeni belirle. O zaman yaşamdan zevk alacaksın, dene de gör.
Şu istikrarlı toplum safsatası da nedir? Dalga geçiyorsunuz herhalde. Doğa istikrarlı değil. Yaşam istikrarlı değil. İstikrar doğal değil.
Beni en çok düşündüren şey, bitki “kanı”ndaki klorofille, hayvan kanındaki hemoglobinin birinin ortasında magnezyum, ötekinin ortasında demir bulunmasının dışında tamamen aynı yapılar olmasıdır.
Yaşamın büyük organizatörün büyük organizasyonu olduğunu düşünüyorum ve bu dünyadan ibaret olmadığına inanıyorum.
Bir gün gelir de güneş dünyaya kızıp üzerinde parlamayı bırakırsa, yeryüzünde ne bitkiler ne hayvanlar yaşayabilir; tek bir canlı kalmaz geri.
Benim güzel kızım, unutma ki bir gün güneş bizi ısıtmayı bırakırsa dünyada hayat kalmaz.
Doğada ne ödül ne de ceza vardır, yalnızca sonuçlar. Evet, bir insan Tanrı'nın, köleliği desteklediğine; kadınları ve çocukları öldürmeleri için askerleri komuta ettiğine; çokeşliliğe inandığına; sırf onun takdirinde diye zulmettiğine; sonsuza kadar cezalandırdığına ve inançsızlardan nefret ettiğine gerçekten inanıyorsa, bunun benim algıma etkisi kötü olacak.