Gökyüzünde ve havada meydana gelen büyük büyük olaylarla bu dünyanın ufak tefek, aşağılık olayları arasında bir bağlantı aramak pek gülünç ve saçma bir hal olur.
- Henüz kategori yok.
-
9 Kasım Günlük Burç Yorumları: Gezegenlerin Etkisiyle …09.11.2025
-
TOKİ Yüzyılın Konut Projesi Başvuruları Başladı: E-Dev…09.11.2025
-
İrem Derici ve Melih Kunukçu Aşkında Son Perde: Ayrılı…09.11.2025
-
Aynadaki Yabancı 6. Bölüm: Gerçekler Açığa Çıkıyor, Te…09.11.2025
-
Portekiz Ligi: Santa Clara, Sporting Karşısında Erken …09.11.2025
-
MasterChef Türkiye'de Haftanın Eleme Heyecanı: 7 Kasım…09.11.2025
-
8 Kasım 2025 Çılgın Sayısal Loto Sonuçları Belli Oldu:…09.11.2025
-
Ben Leman'da Gerilim Dorukta: Kaybolan Çocuklar İçin U…09.11.2025
-
Parma - Milan Maçı Ne Zaman, Hangi Kanalda? İşte Serie…09.11.2025
-
Hertha Berlin'in Genç Yıldızı Kennet Eichhorn Avrupa D…09.11.2025
- Tahir Musa Ceylan 534
- Abdülkâdir Geylânî 488
- Yalçın Küçük 436
- Recep Tayyip Erdoğan 253
- Adolf Hitler 252
- Schopenhauer 200
- Johann Wolfgang von Goethe 197
- Haruki Murakami 191
Liste
Benzer Sözler
Olumlu ve olumsuz eleştirilerde de şuna önem gösteriyorum: Önemli olan yapılan yorumların düzgün dayanakları olması ve sebeplerinin mantık içermesi benim için esastır. Yoksa ‘harika bir albüm olmuş, mükemmel’ falan ama neden harika olmuşu tam bana açıkladığı zaman ben ciddiye alırım.
Dinsel metinlere harfiyen uymayı düstur edinmiş birinin gözünde ılımlı dindar, başarısız bir köktendinci'den başkası değildir. Büyük olasılıkla kendini diğer inançsızlarla birlikte cehennemde bulacaktır. Ilımlılık Tanrı'nın yasalarına tamamen boyun eğmeye karşı bir gönülsüzlükten başka bir şey değil. Bir yandan metinleri harfiyen yaşamaktan geri durup, diğer yandan böyle yaşayanların mantıksızlıklarına göz yuman ılımlılar, inanç ve mantıklarının ikisine birden eşit derecede ihanet ediyor.
Düşünmeye bir sınır çizmek için, bu sınırın iki yanını da düşünebilmemiz gerekirdi (yani düşünülmeye elvermeyeni düşünebilmemiz gerekirdi.) Sınır, öyleyse, yalnızca dilin içinde çizilebilecektir ve sınırın ötesinde kalan düpedüz saçma olacaktır.
Tanrı'nın var olduğuna, bedeninizi yaratan bir Tanrı'nın varlığına inanıyorsanız ve bedenle de pis olan her şeyi yapabileceğinizi düşünüyorsanız, o zaman hata üreticiye aittir.
Evet, iki çıplaklar konuşan bir yılandan diyet tavsiyesi aldığından beri sebep organize dinin bir parçası oldu.
Batıl inançları gerçek gibi öğretmek çok kötü bir şeydir. Çocuk aklı bunları kabul edip, inanır ve sadece büyük acılar ve belki de trajediler sonunda, yılların ardından onlardan kurtulabilir.
Meleklerin muhammed'in yardımına koştuğuna dair aktarılanlar mantıklı değildir, çünkü bu aktarılanlar peygamberin düşmanlarından sadece 70 tanesini öldürebilen bedir meleklerinin güçsüzlüğünü gösterir.
Kuran her hal ve karda o kadar da etkileyici değildir çünkü çelişkili ve abes şeylerden söz etmektedir ve özellikle de gayrimüslimler için etkileyici değildir.
Mantıkla kanıtlarız ama sezgiyle keşfederiz. Nasıl eleştirileceğini bilmek iyidir, nasıl oluşturulacağını bilmek daha iyidir.
Her türlü büyülü, saçma ve ilkel öykülere sahip bir kitaba inanırsınız. yardıma ihtiyacı olanlar mı?
Peki ne görüyoruz; sonsuz tamahkar bir plütokrasi ile karşı karşıyayız. Şunu ileri sürebiliyorum, her sömürgeci Türkiye büyük zenginlerinden daha az sömürgecidir. Artık bunlar için 'halkım' demek çok yersiz, her sömürgeci sömürdüğü halka bunlardan daha yakın ve insaflıdır. Her sömürgeci bunlardan çok daha 'kalıcı' ruh halindedir ve bunları, kesinlikle 'kaçıcı' tarif etmek zorundayız.