Benzer Sözler

İşte, size Sevindirici Haber’imi verdim ve size vermiş olduğum Sevindirici Haber şudur—Ben dünyaya Babamın isteğini yapmak için geldim; çünkü beni Babam gönderdi. Ve Babam beni çarmıha gerilmek için gönderdi ve çarmıha gerildikten sonra da bütün insanları kendime çekebileyim diye; böylece Ben nasıl insanlar tarafından kaldırıldıysam, Baba da aynı şekilde insanları kaldıracak ve onlar benim önümde durarak iyi ya da kötü olan işlerine göre yargılanacaklardır—Ve Ben bu amaçla yukarı kaldırıldım; bu yüzden, Baba’nın gücüne göre bütün insanları kendime çekeceğim ki onlar işlerine göre yargılanabilsinler. Ve öyle olacak ki tövbe edip benim adımla vaftiz olan kimse dolu olacaktır; ve eğer sonuna kadar dayanırsa, işte, dünyayı yargılamak için duracağım günde, Babamın önünde o kimseyi suçsuz sayacağım. Ve sonuna kadar dayanmayan kimse, aynı zamanda kesilip ateşe atılacak olandır; Baba’nın adaletinden dolayı oradan artık geriye dönmeleri mümkün değildir. Ve O’nun insan çocuklarına verdiği söz budur. Ve bu yüzden vermiş olduğu sözü yerine getirir ve O yalan söylemez; her sözünü yerine getirir. Ve temiz olmayan hiçbir şey O’nun Krallığı’na giremez; bu yüzden inandıkları ve bütün günahlarından tövbe ettikleri ve sonuna kadar sadık kaldıkları için giysilerini benim kanımla yıkamış olanlardan başka hiç kimse O’nun rahatına kavuşamaz.

Biri bana gelip de babasını, annesini, karısını, çocuklarını, kardeşlerini, hatta kendi canını bile gözden çıkarmazsa, öğrencim olamaz. Çarmıhını yüklenip ardımdan gelmeyen, öğrencim olamaz. Aranızdan biri bir kule yapmak isterse, bunu tamamlayacak kadar parası var mı yok mu diye önce oturup yapacağı masrafı hesap etmez mi? Çünkü temel atıp da işi bitiremezse, durumu gören herkes, ‘Bu adam inşaata başladı, ama bitiremedi’ diyerek onunla eğlenmeye başlar. Ya da hangi kral başka bir kralla savaşa gittiğinde, üzerine yirmi bin askerle yürüyen düşmana on bin askerle karşı koyabilir miyim diye önce oturup bir değerlendirme yapmaz? Eğer karşı koyamayacaksa, öbürü henüz uzaktayken elçiler gönderip barış koşullarını ister. Aynı şekilde sizden kim varını yoğunu gözden çıkarmazsa, öğrencim olamaz.

24 Haziran’dan itibaren Türkiye’nin siyasi tarihinde yepyeni bir sayfa açıldı. Bundan sonra vesayet ve vekâlet kalkıyor. Milletin kendisine verdiği yetki dışında hiç kimse oturduğu yerden millet adına ahkâm kesmek yetkisine sahip değildir. Daha önce siyaset yapması gerekenlerin ağzına fermuar çekip ellerine kelepçe vuruluyordu. Siyaset yapmaması gereken, hatta anayasanın yasak koyduğu mevki, makamlar siyasetin göbeğinde at oynatıyordu. Mesela Gen. Kur. Başkanı, Anayasa Mahkemesi Başkanı, Danıştay, Sayıştay başkanları…

İçine ortaklık koymadığınız bir eylem insan için doyurucu değildir, zemininde ortaklık düşüncesi olmayan bir fikir kapsayıcı ve her adımda tamamlanarak doğrulanıcı biçimde açıklayıcı değildir, içine ortaklık güdüsü koymadığınız bir canlı yaşayabilir değildir ve ortak yapısı olmayan madde varolabilir değildir.

Liste
Yükleniyor…