Bu dünyada insanlar her zaman istediklerini yapmanın bir yolunu bulur.

Hırsların sonuna erişmek, gökkuşağının ucuna erişmeye benzer; biz ulaşırken onlar kaçıp gider.

İnsanın olabileceği şeyi seçip ona çalışması ne iyi şey, ne mazhariyet.

Tasanın etrafında gezgin olmuş insanlar. Kısacık molalarda tanıdılar mutluluk denen kelimeyi.

Barış, insanoğlunun ortak arzusu ve yüce hedefidir.

Olmuyordu. Huzurunu yaşadığı günde bulamayan insana kurtuluş yoktu.

İnsan tabiatına aykırıdır, insan tabiatı bu dünyaya yönelik mutluluk ister. Dünyasını mükemmelleştirmeyen insan kim olursa olsun mutsuzdur. Dünyevi mutluluk, başarı ve ahlakın temelidir. Dünya mutluluğunu by-pass eden herhangi bir düşünce, din, rejim, insanlığa zarar verir.

Dünyada ne ikbal ne servet dileriz, Hattâ ne de ukbâda saadet dileriz. Aşkın gül açan bülbül öten vaktinde Yaranla tarab yâr ile vuslat dileriz.

Gerçek ihtiyaçlar olmadan, gerçek hazlar olmaz.

Hakiki bir ihtiyacın olmadığı yerde hakiki bir hazzın var olması söz konusu olamaz.

Dünyadaki en garip yaratık hiç şüphesiz 'insanoğlu' diye mırıldandı. Bir kartal gibi uçmak istiyor, ama kanatları yok! Bir aslan kadar kuvvetli olmak istiyor, ama pençeleri yok! Onu ne kadar noksan yaratmışsın ey Tanrı! Üstüne üstlük bir de onu cezalandırmak için noksanlarını idrak etme yeteneğini de vermişsin.

Bir insanı bulunduğu mevkiyle değil, göz koyduğu mevkiyle ölçmek gerekir.

Yetenek eşitliğinden amaçlarımıza erişme umudunun eşitliği doğar. Bundan ötürü iki kişi aynı anda sahip olamayacaklarını anladıkları bir şeyi arzu ederlerse, birbirlerine düşman olurlar ve esas olarak varlığını korumak ve bazen de sadece zevk almak olan o amaçları uğruna birbirlerini yok etmeye ya da birbirlerini egemenlikleri altına almaya çalışırlar.

Çok kere iyi insanlar bile kendilerini şöhret merakından kurtaramazlar.

Çoğu insan mutluluğun peşinden öyle canhıraş koşuyor ki birden onu geride bırakıveriyor.

Her kötülüğün başı can sıkıntısıdır.

Her şeyden evvel hiçbir insan mutlu değildir; bütün hayatı boyunca hayali bir mutluluk peşinde koşup durur, onu nadiren ele geçirir ve ele geçirse bile, geçirmesiyle birlikte bir yanılsamadan, bir düş kırıklığından başka bir şey kalmayacaktır geride; ve kural olarak sonunda bütün umutları suya düşecek ve limana bir enkaz halinde girecektir.

Beraberinde getirdikleri umutlar ve korkularla akın akın gelen arzulara teslim olduğumuz sürece... Kalıcı mutluluğa ya da huzura hiçbir zaman kavuşamayız.

Bütün sosyal mücadelelerin en yüksek hedefi daha yüksek seviyeli insanlar oluşturmaktır.

Özlemlerimiz olasılıklarımızdır.