Elbette çekerdim, sen çekmez miydin? Kopya çekmek öğrenciliğin şanındandır, raconundandır.
- Henüz kategori yok.
-
Güller ve Günahlar 5. Bölümde Berrak'ın İntihar Girişi…08.11.2025
-
Monaco-Lens Maçı Öncesi Kadrolar Netleşiyor: Pogba Yok…08.11.2025
-
Espanyol, Villarreal'ı Ağırlıyor: Gerard Moreno Dönüş …08.11.2025
-
Chelsea - Wolverhampton Maçı Öncesi Sakatlıklar ve Enz…08.11.2025
-
Le Havre-Nantes Karşılaşması: Erken Gol ve Kaleci Carl…08.11.2025
-
Rhein Derbisi'nde Mönchengladbach, Köln'ü Üç Golle Geç…08.11.2025
-
Dilek Kaya İmamoğlu'ndan Ekrem İmamoğlu Vurgusu ve İBB…08.11.2025
-
Rhein Derbisi: Mönchengladbach - Köln Maçında Goller v…08.11.2025
-
Uluslararası İş Birliğiyle Portekiz, Dev Uyuşturucu Se…08.11.2025
-
Vince Gilligan'ın Pluribus Dizisi Apple TV+'ta Başladı…08.11.2025
- Tahir Musa Ceylan 534
- Abdülkâdir Geylânî 488
- Yalçın Küçük 436
- Recep Tayyip Erdoğan 253
- Adolf Hitler 252
- Schopenhauer 200
- Johann Wolfgang von Goethe 197
- Haruki Murakami 191
Liste
Benzer Sözler
Teoman: 18'li yaşlarımda kızları beğenip yanlarına gidemiyordum! Artık gitmeme gerek kalmadı zaten... Saba Tümer: Niye? Evleniyor musun? Teoman: Hayır, onlar geliyor.
Sene sanırsam 90'ların başı... Beşiktaş'ta ilk 11 oynamaya başlamışım. O zamanlar 17-18 yaşlarındayım, liseye gidiyorum. Dedim ki yönetime, bana bir araba verin de hiç değilse antrenmanlara filan gidip geleyim. Dediler ki, o zamanlar kulüplerin piyangoları vardı, ordan bir Tempra kalmış, bunu verin dedim, "Hafta sonu Bursa'ya gol at verelim" dediler. O maçın hazırlıklarında da aksilik bu ya sakatlandım. Ama bir gayret hazırlandım, ilk 11 çıktım maça. İğneyle falan sakat sakat çıktım. 60'larda falan bir korner oldu. Ben de ceza yayının oralarda falan salağa yatmış bekliyorum. Hani bir pozisyon olur da belki arabayı alırız diye. Korner kullanıldı, Fethi'ydi galiba kafayla uzaklaştırdı, top bana geldi. Sol ayağımın üstüyle, yağmur falan da vardı, zeminle birlikte, gelişine, Yaradan'a sığınıp bir koydum... Topu hiç kimse görmedi diyorum sana!
Courtney Love'la buluştum ve bana benimle yatmak istediğini söyledi. Ama benim "pop-star şeyim"den dolayı yapamazdı... Bu yüzden ben de ona onunla ya da onun "çirkin şeyiyle" yatamayacağımı söyledim.
Çok gençtim. Her kulüp peşimdeydi. Ciddi ciddi Beşiktaş'a gidiyordum. Korktum. Heybetinden çekindim. Baba Hakkı'nın olduğu yerde belki elim ayağım birbirine dolanır dedim ve Beşiktaşlı olmaktan vazgeçtim.
Benden 30 yaş büyük, annemin arkadaşı, Türkiye’nin ünlü ve sayılan bir yazarı olan o kadınla yaşadığımız o unutulmaz gecenin sabahında! ("Ne zaman fark ettiniz, erkeklerin zerre kadar ilginizi çekmediğini?" sorusu üzerine.)
Ortaokul yıllarında kızların ilgisinden dolayı kasılırdım. Sonra baktım cana yakın olanlar kazanıyor. “Oğlum Erol toparla kendini” dedim. Neşe dozumu arttırdım.
İngiltere'deyken afyonu bir iki kere denedim ancak sevmedim. İçime çekmedim ve bir daha denemedim.
Kitap imzalıyordum, bir yaşlı beyefendi geldi, kulağıma eğildi, neden kalpak, dedi ve ben de 1918 yılındayız ve o zaman devrimciler kalpak giyiyorlardı, cevabını verdim. Çok sevindi, ben de öyle düşündüm, diyordu. Çocuklar misali sevinçle ayrıldı ve arkasından baktım, on sekiz yaşında gidiyordu.
Gökte ve yeryüzünde bütün yetki bana verildi. Bu nedenle gidin, bütün ulusları öğrencilerim olarak yetiştirin; onları Baba, Oğul ve Kutsal Ruh’un adıyla vaftiz edin; size buyurduğum her şeye uymayı onlara öğretin. İşte ben, dünyanın sonuna dek her an sizinle birlikteyim.
Biri bana gelip de babasını, annesini, karısını, çocuklarını, kardeşlerini, hatta kendi canını bile gözden çıkarmazsa, öğrencim olamaz. Çarmıhını yüklenip ardımdan gelmeyen, öğrencim olamaz. Aranızdan biri bir kule yapmak isterse, bunu tamamlayacak kadar parası var mı yok mu diye önce oturup yapacağı masrafı hesap etmez mi? Çünkü temel atıp da işi bitiremezse, durumu gören herkes, ‘Bu adam inşaata başladı, ama bitiremedi’ diyerek onunla eğlenmeye başlar. Ya da hangi kral başka bir kralla savaşa gittiğinde, üzerine yirmi bin askerle yürüyen düşmana on bin askerle karşı koyabilir miyim diye önce oturup bir değerlendirme yapmaz? Eğer karşı koyamayacaksa, öbürü henüz uzaktayken elçiler gönderip barış koşullarını ister. Aynı şekilde sizden kim varını yoğunu gözden çıkarmazsa, öğrencim olamaz.
Gençler, hem gezmeyi hem de okumayı ihmal etmeyin. Bilmek için ikisi de lazım. Sorguladığınız ya da merak ettiğiniz her şey hakkında kitap okuyun. Sadece ders kitaplarıyla gerçekleri öğrenemezsiniz.
Aslında ilk çağdan çok, blu çağı beni ilgilendirendi. Lisede rehine dönemi geçirdim. İlk sigarayla merhabalaşmamda kendimi kabile reisi sanmıştım. Arkadaşım bir canavarmış, maalesef çok geç anladım. Çakmak onun ellerindeydi.
Suçluların cezaları müebbet hapse çevrilmelidir. Nihayet bunlar genç, tecrübesiz, taşkın insanlardır. Taşkınlıklarının hiçbir netice veremeyeceği kendilerine ve emsallerine öğretilmiştir.
Serde gençlik var koca çınar,
Sevda var,
sen sevdanı çiğneyip geçer misin?
Öte yanda gurur var,
Ölesiye gurur var,
Seni unutanları, sen olsan sever misin?
Bir yol eğ de başını, dinle arkadaşını.
Kulun kölen olayım, sil gözümün yaşını.
Cilt ameliyatımdan 15 gün sonra aynaya ilk baktığımda artık o izleri görmek istemiyorum. Çünkü şuna da inandım, onların her birinde birer kötü anım var. O yüzden onlarla birlikte hepsi gidecek. Yeni bir hayat başlayacak benim için. Bu bir arınma gibi, yenilenme gibi. O izlerin gitmesiyle birlikte kötü olan hiçbir şeyi hatırlamayacağım.