Varoluşumu bitirdiğim dünya artık sevdiğim bir dünya değil.

Şu andaki durumuyla dünyamız, biz insanların yarattığı bir dünyadır. Başka türlü de olabilir.

Biz bu aleme film oynamaya değil, oynanan filmi bozmaya, yerine yeni bir dünya kurmaya geldik.

Dünya biraz da aşk uğruna değiştirilmelidir.

Dünyayı değiştiren, kitaplardır .

Bana göre yapılmamış, benim için düzenlenmemiş bir dünyada yaşıyorum, doğru...

Dünya yaşayanlara aittir, ölülere değil.

Şiirlerin dünyayı değiştirdiği bir durum düşünemiyorum, ama yaptıkları şey, insanların dünyada neler olup bittiğine dair anlayışını değiştirmek.

Bu dünya bana göre değil. Ben bu dünyayla ne yapacağım?

Bazen insan kendine soruyor şaşkınlıkla, acaba doğru gezegende miyim diye.

Bana göre değildi bu dünya; bir avuç yüzsüz, dilenci, bilgiç, kabadayı, vicdansız, açgözlü içindi; onlar için kurulmuştu bu dünya. Yeryüzünün, gökyüzünün güçlülerine avuç açanlar, yaltaklanmasını bilenler için.

İnsanlar benim dünyayı olduğu gibi kabul edebileceğimi söylüyorlar. Saçmalık! Ben bu dünyayı kabul etmiyorum.

Değişim dünyanın özelliğidir.

Daha iyi bir dünya için başlangıç noktası, bunun mümkün olduğu inancıdır.

Dünya baş döndürücü bir değişim içinde. Yirmi birinci yüzyılı barışla, sevgiyle, hümanist değerlerle kucaklamak istiyor. Hep beraber el ele barışı sağlama gücümüz var.

Dünyayı değiştirme çabaları yenik düştü, şimdi bir kez daha anlamak gerekiyor onu.

Dünyayı anlamak yetmez, onu değiştirmek gerekir.

Giderek, her şeyden vazgeçe vazgeçe, sanki bir başkası oldum.

Dünyayı kurtarıp, güzelleştirme umudumuz var.

Dünya'da küçük de olsa bir değişiklik yaratmak istiyorum.