Benzer Sözler

Bugün yeryüzünde iki sömürgeci "blok" vardır. Bunlardan biri kara renkli "kapitalist emperyalizm"; diğeri ise bütün fraksiyonu ile "kızıl emperyalizm". Birincisi "çok uluslu şirketlerin" paravanasında, "az gelişmiş veya gelişmekte olan halklara yardım etmek, özgürlük ve uygarlık götürmek" maskesi altında, ikincisi de "ezilen, sömürülen halklara bağımsızlık, özgürlük ve adalet götürmek" maskesi altında,"sınıfsal savaş" sloganı ile "iç savaşlar" çıkarmakta ve "dünya proleterlerinin dayanışması" adı altında işgalini gerçekleştirmektedir.

Savunma sanayisinde son 15-20 yılda yaşanan gelişmeler ile Türkiye savunma sanayisinde önemli bir çağ atladı. Türkiye’de, özellikle 2005 yılında alınan savunma icra grubundaki kararlar ve Cumhurbaşkanımızın bu konudaki kararlı duruşuyla savunma sanayisinin önünü açtı. Savunma sanayi alanında ASELSAN, ROKETSAN, TUSAŞ, TEİ, TUSAŞ Motor Sanayii, HAVELSAN gibi firmalarımız hakikaten çok çok önemli adımlar attı. Türk şirketleri olarak, Türkiye’deki milli savunmaya olan katkımız yüzde 75 ila 80’leri buldu. İstikrarlı bir şekilde devam edebilirsek, projelerimizi ve planlanan ürünlerimizi önümüzdeki 3-5 yıl içerisinde işler hale getirmiş olacağız.

Eğer sermaye, Sovyetler Cumhuriyeti'ni dağıtmakta başarılı olursa ne olacak? Bütün kapitalist ve koloni ülkelerde karanlık bir karşı saldırı çağı başlayacak, işçi sınıfının ve ezilenlerin boğazlarına yapışılacak ve uluslararası komünizmin bütün cepheleri kaybedilecektir.

Sanayileşmenin ve kalkınmanın tarihe gömüldüğü bir toplumda akıl bir lükstür; kapitalizm öncesinde ve tekelli düzende, bir rehber olarak, akıl'a gerek olmadığını biliyoruz. Öyleyse akılsızın akıllıyı kovma süreci normal olmaktadır. Tefeciyi siyasetçinin esir aldığı bir toplumda da en akılsızın en yüksek tepeye çıkması ve kütlesel olarak akıldan kaçış yasadır ve bizde şimdi bu yasa yürürlüktedir. Kamu gelirlerinin, fiilen tamamının faiz ödemelerine ayrıldığı bir ülkede tefeciler egemen demektir; insanı tefeci ahlakının yönettiğini anlıyoruz.

İnsanlar her gün lahmacunu kolay kolay kabul etmezler. Gerçekten insanlar güzel şeylere layıktır. Ancak Türkiye’nin kapitalizmi, bundan sonraki dönemde işçi ve emekçiye yalnızca lahmacun vaat edebiliyor. Amma bunun da tek başına yetmeyeceğini bilmektedir. Bu yüzden lahmacunla birlikte işçi ve emekçiye, bir de ‘öbür dünya’ vaad edecek. Öyleyse, Türkiye, kendi iç dinamiğiyle, daha aşırı bir dinselliğin baskısı altına girecek.(1979)

Liste
Yükleniyor…