Benzer Sözler

Türklerden bahsediyorum... Düşmanına saldırırken amansız bir kasırgaya, korkunç bir denize ve insafsız bir yıldırıma benzeyen Türk; dost yanında ve silahsız düşman karşısında bir seher yelidir, berrak bir göldür. Gönül açan bu yeli yıldırma, göz kamaştıran bu gölü coşkun bir denize çevirmek, tabiatı da inciten bir gaflet olur.

Eğer biz insanları farelere, kedilere, köpeklere, domuzlara, tavuklara ve hindilere zarar vermemeleri konusunda ikna edebilirsek, onlar elbette ki dönüp de insanlara zarar vermeyeceklerdir. Kendini insanlığa adamış birçok kişi, Albert Schweitzer’den Ellen White’a kadar, Louisa May Alcott’tan Albert Einstein’a kadar, hayvanları yediğimiz ve diğer şekillerde işkence ettiğimiz sürece barışın mümkün olmayacağını hissetmiştir.

Neden insan yüz yıl daha önce, mesela kazanç savaşları zamanında ticaret yapmayan adamın da gerçekten bir değeri olduğu zamanlar doğmamıştır! İşte bu dünyaya geç bir zamanda doğmuş olmam sebebiyle böyle acı düşüncelere katılıyorum. Bana sözde “sakin ve düzen” içinde kendisini sunan gelecekteki tarihin hakkımdaki haksız bir muamelesi gibi değerlendiriyordum. Gençliğimde bile ciddi ve dikkatliydim ve hiç de “barışçı” değildim. Beni bu şekilde eğitme girişimlerinin hepsi boşa çıktı.

Yeryüzüne barış getirmeye geldiğimi sanmayın! Barış değil, kılıç getirmeye geldim. Çünkü ben babayla oğlun, anneyle kızın, gelinle kaynananın arasına ayrılık sokmaya geldim. ‘İnsanın düşmanı kendi ev halkı olacak.’ Annesini ya da babasını beni sevdiğinden çok seven bana layık değildir. Oğlunu ya da kızını beni sevdiğinden çok seven bana layık değildir. Çarmıhını yüklenip ardımdan gelmeyen bana layık değildir. Canını kurtaran onu yitirecek. Canını benim uğruma yitiren ise onu kurtaracaktır.

Liste
Yükleniyor…