Benim için büyük angarya hep aynı: Bir cümleye nasıl başlanır, nasıl devam edilir, nasıl tamamlanır.
- Henüz kategori yok.
-
Uzun Süreli Melatonin Kullanımının Kalp Sağlığına Olas…08.11.2025
-
Körfez'in Nefes Kesen Derbisi: Al-İttihad ve Al-Ahli K…08.11.2025
-
Yeşil Vatan Seferberliğiyle Geleceğe Nefes: Sinop ve S…08.11.2025
-
Arteta'dan Sunderland Maçı Öncesi Arsenal Değerlendirm…08.11.2025
-
Beşiktaş'ta Yeni Futbol Komitesi Göreve Başladı: Tammy…08.11.2025
-
Bundesliga'da Büyük Çalkantı: Bayern Serisi Bitti, HSV…08.11.2025
-
Juventus-Torino Derbisi: Serie A'da Zirve Mücadelesi v…08.11.2025
-
Marsilya'nın Gözü İsmail Yüksek'te: Fenerbahçe Satışa …08.11.2025
-
Atletico Madrid, Metropolitano'da Levante'yi Ağırlıyor…08.11.2025
-
Sunderland - Arsenal Karşılaşması Öncesi Kapsamlı Bakı…08.11.2025
- Tahir Musa Ceylan 534
- Abdülkâdir Geylânî 488
- Yalçın Küçük 436
- Recep Tayyip Erdoğan 253
- Adolf Hitler 252
- Schopenhauer 200
- Johann Wolfgang von Goethe 197
- Haruki Murakami 191
Liste
Benzer Sözler
Şunu anladım ki, iyi bir reklam hakkında yazmak iyi bir reklam yazmaktan çok daha kolay.
Bana göre yaratıcılık, hayal gücünüzü çalıştırma sürecidir. Oldukça basit bir şekilde uygulamalı hayal gücü olarak tanımlanmıştır. Bunu düşünmek için kötü bir yol değil.
Resimlerim üzerinde çalışırken, o an için ne yaptığımın tamamen bilincinde olmam. Ancak belli bir 'tanışıklık' döneminden sonra ne ile ilgili hareket ettiğimi görebilirim. Değişiklikler yapmak, imgeleri yoketmek gibi konulara dair korkularım yoktur, çünkü resmin kendine ait bir yaşamı vardır.
En zor şeylerden birisi ilk paragraftır. İlk paragraf için aylarca uğraştığım oldu ve gerisi kolaylıkla gelir.
Zaman zaman kendinizi aşırı zorlayın. Bu nedenle: Kolayca ve neşeli bir şekilde yarattığınız şeyler, siz kendiniz sürekli büyüyene kadar kolay ve neşeli bir şekilde gelmeye devam etmeyecektir. Ve kendinizi aşırı zorladığınızda, yeni bir benliğin yaratılmasına yardım ediyorsunuz - demek istediğimizi alırsanız.
Bir mektup, bir vaaz, bir rapor, bir nutuk, bir makale, ya da bir öyküdeki fikirler bir kazıda bulunan vazo parçaları gibidir. Eğer parçalar yerlerine konacak sırayı izleyerek ortaya çıksalardı olağanüstü bir kazı olurdu bu.
Ben hiçbir zaman kendine yöntemler falan bulmuş biri olamadım. Ben her yeni oyun yazmaya başladığımda "acaba nasıl oyun yazılıyor" diye düşünüyorum. Her seferinde hiç oyun yazmamışım gibi bir havaya giriyorum sonra kendi kendime "saçmalama, yazdın bir sürü oyun, biliyorsun işte" diyorum. Ama genelde okyanusun ortasına uçaktan atılmışsın gibi bir durum oluyor.
Bir metodum yok. Her zaman dağınık bir süreç, her zaman bitmeyen bir dağınıklık zaten. Kendi içinde bir düzeni her zaman var ama yine de kocaman bir dağınıklık.
Oyun yazma süreciyle ilgili alışkanlıklarım ya da belirgin bir düzenim, kullandığım bir metot, her seferinde çalıştığını düşündüğüm bir yöntemler bütünü falan yok yani. Zaten çok kusursuz bir şuur hali içinde de yazmıyorum. Oyun değil, ne yazarsam yazayım yani. Biraz kalabalık iş, yazı yazmak benim için. Bir odaya zor sığdığı bile oluyor bazen o kalabalığın, bazı şeyleri yazarken.
Meslekler içinde hiç sevmediğim tenekeciliktir; eğrilmiş bir tenekeyi, küçük çekiç darbeleriyle düzeltmeyi bir meslek edinmeyi hiç anlayamıyorum. Sesi veriminden kat kat fazla olan bir meslektir; en küçük bir yaratıcılık taşımıyor ve gelişmiş bir tenekeci bilmiyorum.
Devrimci politka, eninde-sonunda, bir bilgi sorunudur. Devrimcilik, eninde-sonunda, epistemolojik bir süreçtir.
Çocuk kadar yaratıcı, çiçek kadar kırılgan, kadın kadar patlamaya hazır; işte o devrim'dir.
Politika ise gerçekten zor ve yaratıcı bir sanat; kötü politikacı ise kötü bir büyücü çırağı gibi onulmaz sorunlar yaratıyor.