Benzer Sözler

Gönül coğrafyalarımızın çok geniş olduğunu biliyoruz ama bunun da ötesinde bugün Kızılay olarak Türkiye Cumhuriyeti Devletine sığınmış olan, Türk milletinin merhametine sığınmış olan yaklaşık 70 farklı vatandaşlıktan, 5 milyonu aşkın sığınmacıya destek sağlamaya çalışıyoruz. Bu destek, bu insanların göç yolculuklarında yaşamış olduğu o sıkıntıları, o insanların üzerinden almaya yönelik psiko-sosyal desteklerden tutun, bu topluma uyum sağlayarak yaşamak, onurlu bir hayat yaşamak için onlara verebileceğimiz çok boyutlu destekleri, hizmetleri kapsıyor. Bugün Kızılay olarak düzenli olarak her ay yaklaşık 2,1 milyon sığınmacı insana nakit temelli destek sağlıyoruz.

Afganistanlılar Türkiye'ye gelen en fakir, eğitimsiz grup. Birçoğunda Hepatit-B, tüberküloz çok yaygın. Sivas'ta bir Afgan'da cüzam bile tespit edildi. Afganlar çok büyük bir sağlık tehdidi oluşturuyorlar. Uluslararası kuruluşlar iki sene sonra Türkiye'de büyük sağlık sorunları ortaya çıkacağını söylüyorlar.

Sanki bu şehrin başına bir felaket gelmişti. Sanki herkes apar topar göçmeye hazırlanmış, o telaş içinde, başkalarının gözünde hiçbir değer taşımayan, yalnızca kendi geçmişini diri tutan ufak tefeğini alelacele elden çıkarmıştı.

Filistin'i mi yoksa Arjantin'i seçmeliyiz? Biz, bize verileni ve Yahudi halkının seçtiğini seçmeliyiz. (...) Arjantin geniş arazileri olan seyrek bir nüfusun yaşadığı ılıman iklime sahip, yaşamak için en elverişli ülke. Arjantin, arazisinin bir kısmını bize bırakırsa saygın bir kazanç elde eder. Ancak kesinlikle Yahudilerin bu bölgeye gitmesi bazı hoşnutsuzluklar doğurur ve bizim yeni hareketimizin farklı özü hakkında Arjantin'in bilgilendirilmesi gerekebilir. Filistin bizim tarihi evimiz.

Sürgün yazarıyım. Dünyaya ait olmak istiyorum. Kürtlerin sesine yer açmak istiyorum. Bazıları göç ettiğimi söylüyor, yazıyor. Göç etmek başka bir şey, sürgün başka bir şey. Babam kansere yakalandığında bir hafta, bir gün, bir saat hiç fark etmezdi. Ona sadece 'elveda' demek için, bir saatliğine geri dönüş için başvuru yaptım. Ricada bulundum. İzin vermediler. Ankara'daki bürokrasi 'Hayır' dedi. Sürgün budur.

Çok kültürlülük konsepti, demokratik bir toplumla zor uyuşur. Belki çok uzun sürede [mümkündür]. Fakat çok kültürlü toplumların şimdiye kadar nerede işlediğini sorduğumuzda onların sadece güçlü otoriter bir devletin varolduğu yerlerde huzurlu olarak işlediğini görürüz. Bu bağlamda 1960'lı yılların başında muhacir işçileri yabancı kültürlerden memlekete getirmemiz hataydı.

Liste
Yükleniyor…