#şiddet

İçleri boşaltılarak molotofkokteylleri hâline getirilen yangın söndürme cihazları. Benzin bidonları ile bez sarılmış sivri uçlu sopalar. Bir yazı daha: "Senin malın benim malım. Benim malım gene senin malın. (Mao)" Orak çekiçli ... afişler, kulüp duvarında Ho Chi Minh'in resmi. Yerde Türk bayrağı, kokteyl kovası, telsiz verici anteni ve atılacak taşlar. İşte solcu gençliğin reformculuğu!

Şirretliği bu kadar ileri götürdüler. Ve sağı kuvvetlendirdiler. Şiddet şiddeti getirir, derler. Demek ki solcular şiddetçi. Ya komando sopalarından yakınmaları neden? Ya imam hatip okullarının saldırışlarından niçin şikâyetçidirler? Yarın halk TİP merkezlerini basarsa, öbür gün komandolar solcuların kafalarını kırarlarsa ne demeye hakları var? Meydan okuyan meydanın her cilvesine katlanmalı değil midir?

Kendi geleceğini, kendi istikbalini bir ayaklanmayı bastırma şerefinde gören zavallı güvenlik elemanlarının aklı bir hükûmetin aklı olabilir mi? Elindeki alet sadece çekiç olan, çekiçten başka hiçbir alet tanımayan gördüğü her sorunu çivi sanar ve onu çakarak çözebileceğini zanneder. Bir asker böyle düşünebilir, bir polis böyle düşünebilir, bir istihbaratçı böyle düşünebilir, peki bir politik heyet, bir hükûmet, bir meclis böyle düşünebilir mi? Buradaki üyelerin buraya gelip gelmemelerini tayin eden önlerine sandık koyduğunuz insanların davranışlarını çözebilmek bakımından, anlayabilmek bakımından onların kafasına çekiçle çivi çakma fikrini, onları bastırma, onları bastırarak yok etme fikrini, insanlara geleceklerini kurtarabilmeleri için oğulları ve kızlarını öldürmenin en iyi çare olduğunu anlatmanın yolunu arayanların aklı hükûmet aklı olabilir mi?

Aslanbey filminde bir Rus generalini canlandırdım. Türklere karşı zalim bir insan. Bu film yıllar sonra Fındıkzade'ye geliyor, oradaki sinemada oynatılıyor. Benim evim de tam orada. Beni soruyorlar filmden çıkanlar. Sivri akıllının biri "Onu bulamayız, çocukları burada ilkokulda okuyor, gidelim onları dövelim" diyor. Gitmişler çocukların ağzını burnunu kırmışlar. Akşam eve gittim, çocukların ağzı yüzü kan, sargı içinde. Evde camlar kırık. Çocukları dövdükten sonra evde nümayiş yapmışlar Rusya’ya ‘burada işiniz yok’ diye. İşte bu kadar iyi kötü adam oynuyorum.

Bir tosunun ölü bedeniyle bir insanınki arasında çok fark var mıdır? Parçalara ayrılmış dudaklar, birbirine girmiş iç organlar, fazlasıyla benzer: ilkinin kesimi ikincisinin katlini kolaylaştırır, özellikle bir liderin emri çınladığında, ya da taç giymiş efendinin sözleri uzaktan geldiğinde, "Merhamet etmeyin."

El Halil'de Araplara ateş eden Yahudilerin görüntülerinden bir Yahudi olarak utanç duyuyorum. Tanık olduğumuz için pogrom tanımından başka bir şey bulamıyorum. Biz ki, katliamın ne olduğunu bilen bir ulusun çocuklarıyız. Bunu söylemeden önce çok düşündüm ama bu olan başka türlü tanımlanamaz.

Liste
Yükleniyor…