Politikacıları unutun. Onlar önemsiz. Politikacılar size seçim hakkı tanındığı fikrini sürdürmek için varlar. Hakkınız yok. Seçim hakkınız yok. Sahipleriniz var. Size sahipler. Her şeye sahipler. Bütün önemli topraklara. Kolektif şirketleri denetliyorlar ve sahibiler.
- Henüz kategori yok.
-
TOKİ Sosyal Konut Projesi Başvuruları Başladı: Detaylı…09.11.2025
-
Ozan Akbaba Sahnede Devleşirken Oğluyla Özlemini Dile …09.11.2025
-
Faker Efsanesi Devam Ediyor: LoL Worlds 2025 Finalinde…09.11.2025
-
Disney Plus Kasım 2025: Yeni Filmler, Belgeseller ve Ö…09.11.2025
-
Riyad Sezonu, The Groves ve Mücevher Salonu ile Lüks E…09.11.2025
-
İbrahim Tatlıses'ten Oğluna Sert Çıkış: 'Akli Melekem …09.11.2025
-
TOKİ Sosyal Konut Başvuruları Başladı: 5.000 TL Ücret …09.11.2025
-
Eskişehir'in Dönüşüm Mimarı Yılmaz Büyükerşen'den Duyg…09.11.2025
-
Urla'da Kapsamlı Plan Değişiklikleri: İtirazlar Redded…09.11.2025
-
Beşiktaş'ta Kaleci Hattında Hem Transfer Gündemi Hem D…09.11.2025
- Tahir Musa Ceylan 534
- Abdülkâdir Geylânî 488
- Yalçın Küçük 436
- Recep Tayyip Erdoğan 253
- Adolf Hitler 252
- Schopenhauer 200
- Johann Wolfgang von Goethe 197
- Haruki Murakami 191
Liste
#seçim
Ulan salak oğlu salaklar; Tayyip Erdoğan veya Mursi ya da Brezilya Devlet Başkanı Dilma Rousseff istifa edince kim gelecek yerine?.. Ya “asker” gelecek ya da “ara hükümet” kurulacak... Peki, o zaman; Erdoğan’a, Mursi’ye ve Dilma Rousseff’e oy veren “yüzde 50’nin üzerindeki halk kitlesi”nin eli armut mu toplayacak?..
Yaşamak kesinlikle kolay bir şey değil, ama bu, tamamen kendi inisiyatifimle yaptığım bir şey . İşte o yüzden, ne şekilde olduğu önemli değil.
Acı gerçek şudur ki çoğu kötülük, iyi veya kötü olma konusunda asla bir seçim yapmamış insanlar tarafından yapılır.
Toplumla lider ilişkisi, aynı kafeste kapalı kalmış bir insanla bir hayvanın durumundan pek farklı değildi. Diktatörlükte kafesin kapısı birden açılır ve içeri aç bir aslan atılırdı. Ama demokrasi insanın ne tür bir hayvanla kafese kapatılacağını seçme özgürlüğüydü. Etobur mu? Otobur mu? Omnivor mu? Tek mi gezer? Sürü halinde mi avlanır? Nesli tükenmekte olan bir tür müdür? Evcilleşebilir mi? Vb. soruların yanıtları göz önünde bulundurularak bir seçim yapılabiliyordu.Tabii yine de ortada bir kafes, bir hayvan ve kilitli bir kapı vardı ama yapacak bir şey yoktu. Dünyanın gerçekleri şimdilik bu düzeydeydi! Ayrıca diktörlükte hayvan ölene kadar kafeste kalırken, demokraside ancak bir sonraki seçime kadar hüküm sürebiliyordu. İnsan da bedenindeki diş izlerini sayıp kaç kilo etinin ya da parmağının eksildiğini ölçebiliyor, buna göre de kafes hayatını aynı hayvanla sürdürüp sürdürmeyeceğine karar verebiliyordu ...
İnsan, insan olmaya geliyor dünyaya. Kesinlikle bir tercihi yok. Hiçbir şeyi seçmeden de gömülüyor toprağa. Yerin iki metre altındayken de bin bir böceğe lunapark oluyor daha önce bin bir dudağın öptüğü bedeni..
Dünya bir karambol ve kimseye çarpmadan yürümeye çalışmaktansa kollarımı daha da açarak herkesi devirmeyi tercih ediyorum.
Yaşayarak intihar etmeyi seçenlere yardım edilemez... Bir stil meselesi. Ya ağzına soktuğun bir 38'lik ya da ölene kadar kendini oksijenle zehirlemek.
İnsanların karar verip uygulama düzeneklerinin lokomotifi iradeleridir. İrade, kavramlar listesinde dirençten tercihe kadar olan bölümü içerir. Bütün insanlar eşit sayıda iradeye sahip olarak doğar ve iradelerini tüketemeden ölürler. Adına dünya denilen tatil köyüne adım attığı anda insanın eline tutuşturulmuş suni bir para birimine benzer. Her davranış ve düşünce bir miktar iradenin harcanmasını gerektirir. İnsanlar, kendilerini ve hayatın kurallarını anladıkça iradelerini harcama konusunda farklılık gösterir. Bazılarını işlerine, bazıları aşklarına, bazıları hobilerine, bazıları ailelerine harcar. Herkesin iradesini eritip buharlaştırdığı bir kazan vardır.
Türkiye artık demokrasisi, özellikle seçimleri, olgunlukla, sulh ve barış içinde gerçekleştiren bir ülke olmuştur. Çok partili hayata geçtiğimiz tarihten, özellikle serbest seçimlerden itibaren 1950 yılından bu yana gerçekleşen bütün seçimlerin büyük bir olgunlukla, Yüksek Seçim Kurulunun idare ve gözetimi altında büyük bir olgunlukla gerçekleştirildiğini, adil bir süreçle gerçekleştirildiğini bütün milletimiz net bir şekilde görmüştür. Bu bakımdan bu da Türkiye açısından çok önemlidir. Katılım oranına gelirsek... Bugün batı ülkelerinde neredeyse yüzde 45-50 oranında bir katılımla gerçekleştirilen seçimlerin Türkiye'de yüzde 87'yle gerçekleştirilmiş olması, Bursa'da yüzde 90'a ulaşmış olması, insanımızın 'ülke yönetimine benim de bir katkım, tesirim olsun' diyerek yaklaşımını göstermektedir ki bu, Türkiye için gelecek adına umut vadeden bir durumdur.
Özgürlük, "ya bu ya da şu" değil, "ya hep ya hiç" ya da bir büyüme genişleme eylemidir daha çok.
Daha çok seçme olanağımız var, bu yüzden daha çok özgürlüğümüz var. Hayır. Böyle değil. Özgürlüğün esası, bir nesneyi, bir kişiyi, bir düşünceyi ya da bir çiçeği bir diğerine tercih etmek değil. Daha çok bir kucaklama, içine alma eylemi. "Seçme özgürlüğü" bir kavram olarak özgürlük durumuna aykırıdır.