Yapılması planlanan model çağdışı ve baskıcı bir modeldir ve sanatın özgürlüğünü elinden almaktadır.
- Henüz kategori yok.
-
Emmerdale'de Şaşırtıcı Geri Dönüş: Sally Dexter, Faith…13.11.2025
-
Rockets-Wizards Karşılaşması Öncesi Batı Konferansı Re…13.11.2025
-
Makhachev'in İkinci Kemer Yolculuğu ve Emeklilik Spekü…13.11.2025
-
Jacob Elordi, Guillermo del Toro'nun 'Frankenstein' Fi…13.11.2025
-
Kısmetse Olur İle Tanınan Onur Alp Çam, WWE Tryout Pro…13.11.2025
-
MasterChef Türkiye'de Elenen İsim Belli Oldu: Onur Ved…13.11.2025
-
Efsanevi Çizgi Roman 'V for Vendetta' HBO'da Diziye Dö…13.11.2025
-
Russell Crowe ve Rami Malek'li "Nuremberg", Nazi Lider…13.11.2025
-
Kağıthane'de Apartman Dairesinde Doğalgaz Patlaması: B…12.11.2025
-
Fabrika İşçiliğinden Beyazperdeye: Şener Şen'in Eşsiz …12.11.2025
- Tahir Musa Ceylan 534
- Abdülkâdir Geylânî 488
- Yalçın Küçük 436
- Recep Tayyip Erdoğan 253
- Adolf Hitler 252
- Schopenhauer 200
- Johann Wolfgang von Goethe 197
- Haruki Murakami 191
Liste
#sanat
Şu anda insanı insan olarak gören, her düşünceye ve ırka hoşgörülü olabileceğini düşündüğümüz, bilime ve sanata saygılı, dogmalarından arınmış, laik dünya düzenini benimsemiş, elimizde kalan tek sarılabileceğimiz seçenek, bilinçli, seciyeli, uygar ve deneyimli insanların “Sosyal Demokrasi ya da duruma göre Sosyalizm” ile kuracağı yeni bir dünya düzeni olabilir.
Yaklaşık %80 Ateist olan Japonya, yaklaşık %65-80’ni Ateist olan Norveç, İsveç, Finlandiya, Danimarka hatta Hollanda bilimde neden bu kadar yeni buluşa imza atmış; sanatta ve edebiyatta önemli yerlere gelmiş; hırsızı, soyguncusu, yalancısı, dolandırıcısı, teröristi en az olan ülkeler olmuş da, aklını dinle bozmuş İslam ülkelerinin tümü; Hindistan, Güney Amerika ülkeleri ahlaksızlıkların ve anarşinin yuvası olmuş?
Konuşmaya her çıkan Osmanlı kültüründen dem vuruyor ve onun yaşatılmasının önemine değiniyor. İnsanlar nasıl oluyor da bu kadar kör oluyor; anlamak mümkün değil. Bu insanlara sormak gerekiyor: Ey gafil, Osmanlı İmparatorluğu döneminde yaratılmış ya da bulunmuş ya da keşfedilerek insanlığın emrine sunulmuş herhangi özgün bir alet, edevat, malzemeyi kullanıyor musunuz? Osmanlıda yazılmış bir öykü kitabını, romanı, bilimsel bir kitabı, okudunuz mu; çocuklarınıza önerdiniz mi? Okula giden çocuklarınıza her hangi bir şeyi, bunu da Osmanlılar bularak insanlığı hediye etti diyebildiniz mi? Birkaç sıra dışı insan hariç, Osmanlıdan bir heykeli ya da heykeltıraşı, resmi ya da ressamı, yeni bir yapı tarzını ya da mimarı; her insanın huşu içinde dinleyeceği bir müzik parçasını ya da müzisyeni, bir aleti ya da bir keşfi ya da kâşifi; insanlığa yön veren bir felsefeciyi (çıkmış olanları da Osmanlı kafasını kesmiştir); başka toplumlara yön veren bir düşünürü söyleyebilir misiniz? Bunu yazdığımda, birçok insanın aynaya bakarak gerçek yüzümüzü göreceğini, geçmişi yeniden kurgulayamayacağı için, bu hiçlikten kurtulabilmek için, birkaç uç örneği bilime katkı yapmışız sanısı ile bana ileteceğini de tahmin ediyorum. Bir İmparatorluk, bugünkü 30 ülkeye 600 yıl boyunca egemen olmuş; ancak dünya mirasına önemli bir katkıda bulunmamış.
Elinizi vicdanınıza koyun, bu ülkede Fars ya da Arap mimar, sanatkâr tarafından yapılmıştır diye bir sanat eserini göndünüz mü?
Eleştiri, edebiyat ve sanat eserlerinin güzelliklerini, çirkinliklerini ortaya çıkaran bir bilimdir.
Deneyimleyebileceğimiz en güzel coşku gizemli olandır. O, tüm gerçek sanat ve bilimin gücüdür. Bu coşkuya yabancı olan kişi merak hissedemez ve endişe içinde tam bir ölü gibi sürüklenir. İçini kavrayamadığımızın gerçekten varlığını bilmek… En yüksek ve en coşkun neşeyle yavaş gelişen yeteneklerimiz; bu bilgi, bu his ile en ilkel biçimlerinde iken kavranabilir ki bu gerçek dindarlığın merkezidir.
Yazarlık sanatı korunması güç olan şu iki ödeve bağlı kalacaktır; bile bile yalan söylememek ve insanın insanı ezmesine karşı koymak.
Sanat bence en büyük sayıda insanı ortak acılar ve sevinçlerle coşturacak görüntüleri, biçimleri bulmaktır.