Kimsenin inancını, görüşünü, tutkusunu iğnelemek için değil; sadece "tabu" ve "dogma"nın ne olduğunu somutlaştırmak için, bir örnek vermeye çalışayım; Hz. Muhammed ile Gazi 'nin karikatürleri yapılabilir mi bugün dahi Türkiye'de? Egemenler kadrosu, "tabu ve dogmaları" kendi çıkarları için çok rahat kullanır ve ekonomik saydamlıkları çok daha kolay engellerler böylece. Örneğin Türk insanının yaşam düzeyinin neden bu kadar düşük olduğu üstünde hiç durmaz; vaktiyle KKTC'de batmış bir bankanın hesaplarını asla büyüteç altına almaz ve "şanlı tarih" edebiyatını, yahut "ırkçılığı" pompalarlar boyuna...
- Henüz kategori yok.
-
Fatih Terim, Çekya Milli Takımı İle İlk Görüşmeleri Ge…08.11.2025
-
Adana Semt Pazarında Dehşet: Silahlı Çatışmada İki Mas…08.11.2025
-
Boluspor Teknik Direktörü Arslan'dan Bandırmaspor Maçı…08.11.2025
-
Everton, Gol Sıkıntısını Franculino Dju ile Çözmek İçi…08.11.2025
-
Galatasaray'da Yunus Akgün Fıtık Ameliyatı Oldu: Saha …08.11.2025
-
Bengü'den Çağatay Ulusoy ile Romantik Film Hayali08.11.2025
-
Pınar Deniz'in 32. Yaş Gününe Eşi Kaan Yıldırım'dan Ro…08.11.2025
-
Halef 8. Bölüm Disney+'a Özel Yayınla İzleyici Karşısı…08.11.2025
-
Ocak 2026 Emekli ve Memur Maaş Zamları Netleşiyor: Son…08.11.2025
-
Rojin Kabaiş Davasında Kritik İlerlemeler: DNA Bulgula…08.11.2025
- Tahir Musa Ceylan 534
- Abdülkâdir Geylânî 488
- Yalçın Küçük 436
- Recep Tayyip Erdoğan 253
- Adolf Hitler 252
- Schopenhauer 200
- Johann Wolfgang von Goethe 197
- Haruki Murakami 191
Liste
#ırkçılık
Anadolu’da Türkçü ile Kürtçü’nün kavgası, 2000’e yaklaşan dünyamızda ırkçılığın gericiliğini simgelemekten başka bir değer taşımaz; emperyalizme hizmet eder.
Kemalist milliyetçilikle; Türkçülüğün, Turancılığın, ırkçılığın ilişkisi yok... Türk olmak, Türkçü olmayı gerektirmez. Kürt olmak, Kürtçü olmayı gerektirmez. Anadolu’da ırka dayanan bir kanlı kavgayı körükleyenler, aymazlık içindedirler.
Adolf Hitler 6 milyon Yahudi'yi gaz odalarında yakmışsa, kesinlikle onların sorun çıkaran bir millet olduğunu bildiği için yapmıştır.
Zenciler köleliği kabul eden tek halktır çünkü sahip oldukları insani özelliklerin derecesi düşüktür ve hayvanlar basamağına yakındırlar. Köleliği kabul eden diğer halklar bunu rütbe veya nüfuz kazanmak için yaparlar. Buna örnekler doğudaki Memlük Türkleri ve [İspanya'da] devlet hizmetine giren Frenkler ve Galiçyalılardır.
Bir zenci gelecek, biz de ona diyeceğiz ki 'biz sana hoşgörü gösteriyoruz, gel sen de bizimle yaşa, gerçi kapkarasın da..."olmaz böyle şey".
Kim korkar serseri polisten, zenciler koşuşturuyor sokaklarda, adalet yoksa barış da yok.
Polislerin umurunda değil zenciler, tetiği çekip zenciyi vurup kahraman oluyorlar.
Göçmenler Almanlardan daha düşük zekalı. Almanya giderek aptallaşıyor ve küçülüyor. 100 yıl içinde sadece 25 milyon Alman, 300 yıl sonra sadece 8 milyon Alman kalacak.
Irkçı kafa yapısı deri rengine dayanarak aşağı/üstün hiyerarşisi yaratırken, cinsiyet ayrımcısı mentalite, erkekleri ve kadınları daha yüksek ve daha aşağı varlık sınıflarına ayırır, tür ayrımcısı bakış ise biyolojik süremi insan ve hayvan şeklinde iki zıt gruba ayırarak hayvanları nesneleştirir ve aşağılar. Irkçılığın nefret dolu bir beyaz üstünlükçülüğünden kök salması, cinsiyet ayrımcılığının geri kafalı bir erkek üstünlükçülüğünün ürünü olması gibi, tür ayrımcılığı da şiddet dolu bir insan üstünlükçülüğünün -yani insanların hayvanları istedikleri her türden amaç için kullanma hakkının olduğu sonucunda meydana gelir, daha geniş bakarsak, refahçılığın ahlaki sınırları içinde bu böyledir, ama aslında bunların hepsi resmi Hristiyanlığın ahlaki bavulundan arta kalanlardan başka bir şey değildir.
Onbeşinci yüzyılda Avrupalılar Afrika’yı sömürge haline getirmeye başlayıp İspanya ilk uluslararası köle pazarını kurduğunda, hayvanları sömürmek için kullanılan metaforlar, modeller ve teknolojiler insan kölelere karşı eşdeğer bir zulüm ve güçle kullanıldı. Afrikalıları kendi doğal ortamlarından ve yuvalarından çalmak, acı içerisinde çığlık atan aileleri birbirinden koparmak, kölelerin vücutlarının etrafına zincirler sarmak, onları kıtadan kıtaya daracık bölmelerde çektikleri acıları ya da ihtiyaçlarını göz ardı ederek nakletmek, derilerine onların bir eşya olduğunu gösteren sıcak demirle damga vurmak, onları hizmetçi diye açık artırmada satışa çıkarmak, hizmet ve emekleri için üremeye zorlamak, çıkar elde etmek için hepsini sömürmek, onları nefret ve öfkeyle dövmek ve yığınlar halinde öldürmek… işte siyah kölelere uygulanan bu korkunç olayların hepsi ve daha nicesi öncelikle hayvan sömürüsü aracılığıyla geliştirildi ve mükemmelleştirildi.
ABD’de 19. yüzyıl kölelik karşıtlarının yeni dayanışma biçimleri yaratmak için ırk bariyerlerini aşması gibi, yeni özgürlük savaşçıları da hayvanlara yardım etmek için tür sınırların ötelerine uzanıyorlar.
İnsanın insanı tahakküm altına alması ve bunun savaş, kölelik ve soykırımla gerçekleştirilmesi genellikle kurbanların dil yoluyla aşağılanmasıyla başlar. Ancak insanlıktan çıkarmanın araçları ve metodları türetilmiş şeylerdir, çünkü türcülük Batı’nın diğer halklara olan gaddarlığını cesaretlendiren, sürdüren ve meşrulaştıran kavramsal paradigmayı sağlamıştır. Tarih boyunca hayvanları kurban haline getirişimiz birbirimizi kurban haline getirişimizin modelini ve temelini oluşturmuştur. Tarih, insanların hayvanları sömürüp katletmesi; ardından diğer insanlara hayvanmış gibi davranıp aynısını onlara yaptığını gösteren bir kalıbın varlığını ortaya koyuyor. Fethedenler ister Avrupalı emperyalistler, Amerikalı sömürgeciler ya da Alman Naziler olsun Batılı saldırganlar kılıç oyunundan önce kelime oyunu oynadılar, kurbanlarına “fare”, “domuz”, maymun” ve “aşağılık hayvan” gibi isimlerle hitap ettiler.
Irkçılığa değil, taassuba değil, toprağa değil, bayrağa değil, menfaate değil, ganimete değil Allah'a davet et!
Biz bir aileyiz. Irkçılığı yadırgamakla birlikte, Allah kendi kavmini sevmeyi yasaklamamış. İçimizden bizim değerlerimizi yaşatacak bir lider mutlaka çıkacak. Birleşelim! Biz kardeşiz, Allah böyle diyor, kim ne derse desin.
Herkes İsa'yı öldürdükleri için Yahudileri suçluyor. Yahudiler de suçu Romalılara atıyor. Ben bunu zencilerin yaptığını düşünen birkaç kişiden biriyim.
Maoculara ırkçı/milliyetçi dememe kızanlar "Doğu", "Perinçek", "Soner", "Yalçın", "İşçi", "Partisi" kelimelerini hiç duymamış olsa gerek.
İnsanlar ırk veya renk gibi tesadüfi sebeplerle üstün olmazlar. En iyi vicdanı, en iyi aklı olanlar üstündür. Üstün insan yerdekine eğilerek ayakta durur ve onu kaldırarak yükselir.
Son zamanlarda, dostluk duygularımızın nesnesi olarak tüm insan türünü alma yolunda, ırkçılık ve vatanseverliğe karşı bir eğilim oluşmakta. Özverimizin bu insancıl genleşmesinin ilginç bir sonucu var ki, "türün iyiliği" fikrini destekliyor. Politik anlamdaki liberaller -türün etiği konusunun en inandırıcı sözcüleri-, şimdilerde özveri sınırlarını biraz daha genişleterek başka türleri de içine alanları küçük görmekteler. İnsanların barınma şartlarını iyileştirmek yerine, büyük balinaların öldürülmesini önlemekle ilgilendiğimi söylediğim takdirde, sanırım kimi arkadaşlarımı epey şaşırtmış olacağım.
Bu anayasa ırkçıdır ama "Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığı" diye bir anlayışı getirmiştir. Bir çatışma var anayasada. Bir taraftan bir Kürt'ün kalkıp da Türk aleyhine konuşmasını suç unsuru telakki ediyor ama bir Kürt'ün aleyhine konuştuğun zaman onu alkışlıyor. Ee bu mantık çelişkidir. Üstünlük ancak Hakk'a olan yakınlıkla ölçülür.