#politika

Amerika'nın politik durumunu hemen şimdi burada size göstereyim. '- "Sağ elde sağcı kuklalar, sol elde solcu kuklalar... Hey, durun bir dakika, bu iki kuklayı elinde tutan biri var."' '- "Kes sesini! Yatağa geri dön Amerika. Hükümetiniz durumu kontrol altına aldı. İşte Love Connection (bir evlendirme programı). Bunu izle, aptallaş ve kilo al ve bu arada bira içmeye de devam et, seni gerizekalı.'

Bu haberler kıyamet alameti. Soğuk Savaş'ın sona ermesiyle birlikte her şeyin daha iyi olacağını düşünmediniz mi? Kaçınız benim gibi buna inanacak kadar aptaldınız? '- "Vay sona erdi. 40 yıl süren nükleer silah tehdidi, sona erdi. Harika, harika!"' YANLIŞ! Şimdi 12 farklı ülkede daha nükleer silah var - 12 kat daha kötü, siktir git! Hayat şimdi daha zor. Çok çalış! Ama iş de yok? Cehenneme git, hahaha.

Anında küresel bir bilinç, insani bir yönelim, dünyanın durumundan yoğun bir memnuniyetsizlik ve bu konuda bir şeyler yapma dürtüsü geliştiriyorsunuz. Ay'dan bakıldığında uluslararası politika çok önemsiz görünüyor. Bir politikacıyı ensesinden tutup çeyrek milyon mil uzağa sürüklemek ve "Şuna bak, seni orospu çocuğu" demek istiyorsunuz.

Siyasi kuruluşlar birbirleri ile karşılıklı çıkarlarından dolayı göstermelik anlaşırlar. Benim felsefi doktrinim dünyayı tekrar mutlu bir şekilde yaşatacak güce sahiptir. Böyle bir idealde elbette ki geçici anlaşmalara yer yoktur.

Meselenin kötü yanı, dinin, siyasi çıkarlar uğruna kullanılmasının meydana getireceği zararlardır. Dini, siyasi amaçlarına ve işlerine hizmet için değerli bir araç kabul edenlere karşı ne kadar şiddetli eleştiriler yapılsa yine de azdır. Bu tür utanmaz kimseler, kendi itikat ve imanlarını kalabalıklardaki zavallıların duyması için gırtlaklarını yırtarcasına bağırırlar. Esas amaçları bu uğurda ölmek değil, bunun sayesinde geçimlerini temin etmektir. Bu kimseler sadece siyasi bir fayda sağlamak için insanlarını bile satarlar. Birkaç milletvekilliği için can düşmanı olan Marksistlerle anlaşma da yapabilirler. Bir bakanlık koltuğu uğruna, şeytanla bile evlenebilirler. yeter ki utanma hissinden yoksun şeytan buna evet demiş olsun.

… Kaybedecek hiçbir şeyimiz yok. Yalnızca kazanabiliriz. İktisadi durumumuz birkaç yıldan fazla dayanmamıza elverişli değil. Goering bunu size anlatabilir. Başka çıkar yolumuz yok, harekete geçmeliyiz... Kişisel etkenlerden başka siyasi durum da bizden yanadır; Akdeniz'de; İtalya, Fransa ve İngiltere arasında bir rekabet vardır; Yakındoğu'da hava gergindir... İngiltere büyük bir tehlike içerisindedir. Fransa'nın durumu da bozulmuştur. Doğumlar azalmaktadır... Yugoslavya çöküş tohumlarını taşıyor... Romanya her zamankinden zayıf... Türkiye'yi Mustafa Kemal'in ölümünden bu yana dar kafalı, kararsız, güçsüz insanlar yönetiyor. Bütün bu elverişli durumlar, iki ya da üç yıl içinde ortadan silinecektir. Benim kaç yıl yaşayacağımı kimse bilemez. Bundan ötürü, dört ya da beş yıl beklenilmesi doğru olmayan bir planı, hemen uygulamaya başlamalıyız.

Hiç şüphe yok ki, her zaman vicdandan yoksun kimseler bulunur. Böyle kimseler aynı zamanda dini kendi karanlık siyasi görüşlerine alet ederler. Fakat şunu da unutmamalı ki, dini veyahut mezhebi kendileri için suistimal edenler yüzünden, din ve mezhepleri sorumlu tutmak mümkün değildir. Bu adi kimseler, kendi adi içgüdüleri için suistimal edecekleri başka müesseseler varsa, hiç çekinmeden onları da istismar ederler. Parlamentoda böyle boş kafalı bir kimse kalkıp kendi siyasi menfaati için, dini suistimal edecekse, bu hareketini haklı gösterecek fırsatı nimet sayar. Eğer böyle bir kimsenin ahlaksızlığından dolayı, din ve mezhep sorumlu tutulur ve bu müesseseye hücum edilirse, yalancı artık herkesi kendine şahit tutar. Kendi hareketinin ne kadar haklı olduğunu ve dinin kurtulması gerektiğinden dolayı kendisine müteşekkir kalınmasını ileri sürer. Sonunda işi yaygaraya boğan bir kimsenin kavgaya sebep teşkil ettiğini kimse fark etmez. Yahut hafızası zayıf olan kamuoyu bunları hatırlamaz. Böylece adi herif, hedefine ulaşmış olur.

Henüz zayıf bulunan her hareket için, daha kuvvetli bir rakibi kendine çekmek maksadıyla topluluklara anlamlı olmayan karar veya yanlış bir husus telkin etmekte başarı gösterilirse, işte o zaman yolunu şaşırma ve yenilme tehlikesi ile yüz yüze kalınır. Bu işe teşebbüs etmek, diğer hareketler gibi bağırmak ve birlikte yürümek eğiliminden doğar. Bazen delil ve düşünceleri hayali olmakla beraber, genç hareketin kendi görünüşüyle aynı yönde bir karar alması imkânı doğarsa, insanlardaki korkaklık bu gibi durumlarda bu türlü hayali delil ve muhakemeleri büyük bir şevk ve hevesle artırmaya neden olur. Çünkü insanlar, böyle bir ihanete iştirak ederken kendi görüşlerini haklı çıkartacak şeyleri daima bulurlar. Bu konuda sürekli denemelerde bulundum. Hareketimizi, suni bir şekilde tahrik edilmiş genel atmosfer içine düşmekten, ya da daha doğrusu bu suni atmosfer tarafından sürüklenmekten kurtarmak için, büyük bir göç harcanması gerekiyordu. Bunun en son örneği Alman milletinin hayatına hiç önem vermeyen basının Güney Tirol meselesine milletimiz için korkunç bir önem kazandırmayı başardığı sırada göze çarptı. Birçok kimse ve partiler, bu basının kimlerin hesabına çalıştığını araştırmadan, Yahudiler tarafından özel bir şekle sokulmuş olan kamuoyunun karşısında biraz da korkaklık nedeniyle, sistem aleyhindeki mevcut mücadeleye öyle bir yardımcı olmaya başladılar ki, bizler için bugünkü durumumuza göre, bu sistemi, çökmekte olan dünyada tek bir kurtuluş ümidi olarak kabul etmemiz gerekti. Vatansız ve beynelmilel Yahudi, ağır ağır, fakat başarı yolunda emin bir şekilde yürüyerek milletimizin boğazını sıkıp, nefesini keserken, yurtsever geçinenlerimiz dünyanın isterse bir noktası üzerinde olsun, Yahudi ve farmason baskısından kurtulmayı başarmış beynelmilel ideolojinin zehrine karşı milliyetçi bir direniş göstermiş ve milliyetçi bir sistem çıkarmış olanların karşısına geçmiş, adeta köpekler gibi uluyarak saldırıyorlardı.

Liste
Yükleniyor…