Ya karşısında ya da üstünde olmak isterdim denizin her zaman. Öldüğüm zaman da bir şamandıraya gömülmek isterdim.
- Henüz kategori yok.
-
Kral Kaybederse 25. Bölüm: Kenan ve Fadi Arasındaki Ge…12.11.2025
-
Irak'ta Seçimler: Liderlerden Katılım, İstikrar ve Şef…12.11.2025
-
2026 Ocak Ayı Emekli ve Memur Zammında Son Gelişmeler:…12.11.2025
-
Oscar Adayı ve Golden Globe Sahibi Aktris Sally Kirkla…12.11.2025
-
Cüneyt Özdemir'den Muhalif Akademisyenlere ve CHP'ye Y…12.11.2025
-
Eşref Rüya'da Heyecan Yükseliyor: 22. Bölüm Fragmanı v…12.11.2025
-
Kral Kaybederse 26. Bölüm: Kenan'ın Reddedilme Şoku ve…12.11.2025
-
12 Kasım Tarot Falı: Aşk, Kader ve Duygusal Dönüm Nokt…12.11.2025
-
Morgan Stanley Özel Şirketlere Yönelik Kapsamlı Araştı…12.11.2025
-
Güneş'teki Şiddetli Patlamalar Sonrası Dünya'yı Kapsam…12.11.2025
- Tahir Musa Ceylan 534
- Abdülkâdir Geylânî 488
- Yalçın Küçük 436
- Recep Tayyip Erdoğan 253
- Adolf Hitler 252
- Schopenhauer 200
- Johann Wolfgang von Goethe 197
- Haruki Murakami 191
Liste
#ölüm
Kendi ölülerimize saygımızı sunup yas tutarken, öldürdüklerimize karşı garip bir şekilde duyarsız kalırız.
İki şeye hakkım var: Özgürlük ve ölüm. Birine sahip olamazsam ötekini isterim, çünkü kimse beni canlı tutsak edemez!
En kolayıdır kaybetmek, mesele kazanmak için uğraşmakta. Savaşmadan esir olacağına, savaşarak ölmeli insan aslında.
Ölüm nereden ve nasıl gelirse gelsin... Savaş sloganlarımız kulaktan kulağa yayılacaksa ve silahlarımız elden ele geçecekse ve başkaları mitralyöz sesleriyle, savaş ve zafer naralarıyla cenazelerimize ağıt yakacaklarsa ölüm hoş geldi, safa geldi...
İnsan ölümsüz olsaydı, güvendiği her şeyin güvenine ihanet etmesi gereken günü görecek ve eninde sonunda umutsuz sefalete geleceğinden emin olabilirdi. Sonunda her iyi servet, her hanedan gibi her medeniyetin yaptığı gibi yıkılırdı. Bunun yerine ölüm var.
Karayolunda seyreden arabaların ışıklarını görebiliyorum. Sonu gelmeyen bir ışık akışı. Bu kadar insan. Ne yaparlar? Ne düşünürler? Hepimiz öleceğiz, hepimiz, ne sirk! Bunu bilmek birbirimizi daha çok sevmemiz için yeterli bir neden olmalı, ama değil. Son derece önemsiz şeyler bizi dehşete sürükleyip dümdüz ediyor, yutuyor.
Çoğu insan ölüme hazır değildir, ne kendi ölümlerine ne de başkalarınınkine. Şoka girerler, ödleri patlar, beklenmedik bir sürprizdir ölüm onlar için. Olmamalı oysa. Ben ölümü sol cebimde taşırım. Bazen cebimden çıkarıp onunla konuşurum: "Selam yavrum, nasılsın? Ne zaman geleceksin beni almaya? Hazırım."
Bira içmek için buradayız ve hayatlarımızı öyle yaşamalıyız ki ölüm bizi almaya geldiğinde titresin.
Bu söyleyeceğim belki biraz iddialı olabilir ancak diz çökerek yaşamaktansa dimdik ölmeyi tercih ederim.
Sen artık bir başkasının sevgilisisin. Yalnızca bu cümleyi kurmamak için bile ölmek isterdim.