Laik insanlar ölümden sonraki hayata inanmazlar, daha çok ölümden önce yaşama inanırlar.
- Henüz kategori yok.
-
Bursa'da Peş Peşe Depremler: Balıkesir ve Gürsu Merkez…10.11.2025
-
Balıkesir Sındırgı'da 4.5 Büyüklüğünde Deprem: Çevre İ…10.11.2025
-
Anadolu Otoyolu Bolu Dağı Tüneli Çıkışında Zincirleme …10.11.2025
-
Bursa ve Kocaeli için Japon Uzmandan Hayati Deprem Uya…10.11.2025
-
Benfica'da Tarihi Başkanlık Seçimlerinde Rui Costa Yen…10.11.2025
-
Bursa ve Çevresinde Peş Peşe Depremler: Balıkesir Merk…10.11.2025
-
Balıkesir Sındırgı'da 4.5 Büyüklüğünde Deprem: Son Dur…10.11.2025
-
Ligue 1'de Emegha Şov Yaptı: Strasbourg, Lille'i Mağlu…10.11.2025
-
Çarpıntı Dizisi 9. Bölümde Halit'in Dönüşüyle Ortam Kı…10.11.2025
-
Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ü Saygı ve Minnetle Anma il…10.11.2025
- Tahir Musa Ceylan 534
- Abdülkâdir Geylânî 488
- Yalçın Küçük 436
- Recep Tayyip Erdoğan 253
- Adolf Hitler 252
- Schopenhauer 200
- Johann Wolfgang von Goethe 197
- Haruki Murakami 191
Liste
#ölüm
Septisemi, verem, kanser hep boş lakırdı. İnsanı öldüren illet: SIKINTI. Öteki hastalıklar bunların görünüşleridir.
Benim yaşımda, genellikle ölümden korkup korkmadığım sorulur ve cevabım her zaman, doğumdan korktuğunu hatırlayamıyorum.
Yatağımı kabristanların ve tabutların arasına kurdum. Kara Ölüm’ün kazandığı ganimetleri sergilediği yere…
Evrendeki tüm canlı ve cansız varlıkların ortak özelliği olan hep olduğumuz gibi kalma arzusu, ani ve daha önce yaşanmamış bir değişime maruz kalma çekincesi, ölümden sonrası fikrini doğuran üstü kapalı sebebin ta kendisidir.
İnsan; geçiciliğe ve çürümeye isyan eder. Yok olduğunu hayal edemez; hem gelecekte hem geçmişte yaşar; o anda neyse değil, olageldiği ve olacağı şeydir.
Düşünce ve yaşam konusunda, her birimiz için durum, doğumdan önce de ölümden sonra da aynıdır.
Yıkılan sarayların yerine yenisini yapmak kolaydır. Fakat insanlar ölürse, onların yerine kolay kolay yenisi konmaz.
Kendi benliğine eken, benlikten ölüm biçecektir. Ruh’a eken, Ruh’tan sonsuz yaşam biçecektir.
Yaşıyorum ve ölümüm konusundaki dedikodularla ilgilenmiyorum. Ama ölü olsaydım, bunu bilen son kişi olurdum.
Hepimiz günün birinde öleceğiz Max. Yaşam tehlikelerle dolu; ama bu bizi yaşamaktan alıkoymamalı.
Mucize beklemeye hiç gerek yok: Alıp verdiğimiz her nefes, bir yaşamak, bir de ölmektir ve bu, hayattaki en hakiki mucizedir.
İnsan, en sevdiklerinden birini bile toprak altına göndermişse; mezarlıklar, gözüne ev gibi görünür artık: Eskisi gibi tedirgin olmaz oralara giderken.
Dünyayı kurtaracağım diye, insanların yarısını öldürebilirsiniz. Ülke için, vatan millet için ölmeyi ve öldürmeyi göze alırsınız. İnançlar, ideolojiler uğruna insanların yaşamını gözden çıkarabilirsiniz. Ölümü, öldürmeyi, canlıyı yok etmeyi hangi yüce amaç, hangi yüce dava haklı kılar?
Ölümü, öldürmeyi, canlıyı yok etmeyi hangi yüce amaç, hangi yüce dava haklı kılar? İyi amaç, doğru amaç şiddeti meşrulaştırabilir mi? İyinin, doğrunun ölçüsü ne peki?
Hangi savaş meydanı, hangi yenilgi, hangi zafer? Hangi kent, hangi ülke, hangi çağ? Bu kaçıncı ölümün senin?
Siz savaşla ilgilenmeyebilirsiniz, savaş sizinle ilgilenir. Savaş kazananı da yorar. Ölüm her şeyi eşit yapan doğal sonuçtur. Ölümden korkmayan ölmez; ölüm kendine koşanları hiçbir zaman vurmaz. Ölüm korkusu, ölüm açısından daha şiddetlidir. Ölüm teşkilatının bir anlamı yoktur. Size yol gösterdim de diyebilirsiniz, ama askeri manada emir vermedim. Kahramanlara emir verilmez.
Ölüm yaşarken bir şey yapmamış olanlar için bir sondur, ama şehit içinse sonsuzluğa giden yolda atılan ilk adımdır.
Her zaman ilk hasım, ilk düşman doğadır. Önce doğayı halledeceksiniz. Doğayla kimse başedemez. Doğa, canlılar adına hükmünü yürütür, son hükmüde ölümdür. Onu icra eder ve bitirir. Doğayla savaşılmaz. Doğayı kendi tarafınıza çekmek istiyorsanız, ona boyun eğeceksiniz.