Hocalarıma büyük şükran duyuyorum, lisedekilere de üniversitedekilere de. Ama bir üniversite ne demektir biliyor musun? Ben eğer üniversiteyi birincilikle bitirdiysem, ben bugün bu hale geldiysem, bu, üniversite kantinindeki yoldaş öğrenci arkadaşlarımın katkılarıyla oldu. Beni onlar yetiştirdi.
- Henüz kategori yok.
-
Bergen County Yargıcı, İç Zarfı Olmayan Oy Pusulaların…08.11.2025
-
Gönül Dağı Dizisinin Sevilen Oyuncu Kadrosu ve Yeni Ge…08.11.2025
-
Aleyna Solaker'den 'Güller ve Günahlar' Rolü ve Kadın …08.11.2025
-
Altınkılıç, Kenan ve Zayn Sofuoğlu ile Sağlıklı Yaşam …08.11.2025
-
Chelsea ve Wolverhampton Karşı Karşıya: Liam Delap ve …08.11.2025
-
Güller ve Günahlar 5. Bölümde Berrak'ın İntihar Girişi…08.11.2025
-
Monaco-Lens Maçı Öncesi Kadrolar Netleşiyor: Pogba Yok…08.11.2025
-
Espanyol, Villarreal'ı Ağırlıyor: Gerard Moreno Dönüş …08.11.2025
-
Chelsea - Wolverhampton Maçı Öncesi Sakatlıklar ve Enz…08.11.2025
-
Le Havre-Nantes Karşılaşması: Erken Gol ve Kaleci Carl…08.11.2025
- Tahir Musa Ceylan 534
- Abdülkâdir Geylânî 488
- Yalçın Küçük 436
- Recep Tayyip Erdoğan 253
- Adolf Hitler 252
- Schopenhauer 200
- Johann Wolfgang von Goethe 197
- Haruki Murakami 191
Liste
#öğrenci
Kör köre kılavuzluk edebilir mi? İkisi de çukura düşmez mi? Öğrenci öğretmeninden üstün değildir, ama eğitimini tamamlayan her öğrenci öğretmeni gibi olacaktır. Sen neden kardeşinin gözündeki çöpü görürsün de kendi gözündeki merteği fark etmezsin? Kendi gözündeki merteği görmezken, kardeşine nasıl, ‘Kardeş, izin ver, gözündeki çöpü çıkarayım’ dersin? Seni ikiyüzlü! Önce kendi gözündeki merteği çıkar, o zaman kardeşinin gözündeki çöpü çıkarmak için daha iyi görürsün.
Üniversite tabii ki açılmalıdır, ama Hakkari'nin, Kastamonu'nun dağlarına değil. Her yere gidip üniversite kurulmaz. Ankara'ya yirmi tane kurarsın, buraya gelen öğrenciler Ankara'nın nimetlerini görür.
Her bir öğrencime şunu taahhüt edebilirim, ‘Yavrum senin başladığın yılda kural neyse, sen onunla mezun olacaksın. Ben asla yıl ortasında kuralı değiştirmeyeceğim. Sakin ol. Sürpriz yok sana.’ Yeni başlayanlara da ‘Bundan sonraki kural bu’ diyeceğim.
Şu içinde yaşadığımız ortamda, ne yaptığını, daha doğrusu ne yapacağını bilen yegâne devrimci kesim öğrencilerdir. Çünkü somut ve çok geniş bir çalışma alanına sahipler; hem gericilerden hem de okullarında kurulmakta olan karakollardan gelen çifte baskı altında ve kendi gençlik örgütlerinin içinde hazırlanıyorlar. Bu ülkede sosyalist solun bütün yükü ve cefası öğrenci gençliğin omuzlarında olmuştur. Devletin baskı aygıtları da en çok onlardan korkmuş ve var gücüyle üzerlerine çullanmıştır. Geniş eylem birlikleri sağlanmazsa yine öyle olacak gibi görünüyor.
Öğrenciler, başarısızlığa mahkum olduklarını önceden garanti eden öğretmenleri nadiren hayal kırıklığına uğratırlar.
Bir öğretmen nedir? Sana söyleyeyim: O sana bir şey öğreten bir kişi değildir ancak zaten bildiği şeyi keşfetmeyi öğrencisine esinlendiren bir kişidir.
Siz kişisel seçiminizle öğrenci olmazsınız; o bir kişisel iradeden çok, bir kader meselesidir. Öğretmenin kim olduğu önemli değildir - onlar hepsi sizin iyiliğinizi isterler. Önemli olan öğrencidir - onun dürüstlüğü, ciddiyeti ve içtenliği. Doğru mürit daima doğru mürşidi bulacaktır.
Guru'nun sözü, bozulup telef olması mümkün olmayan bir tohumdur. Kuşkusuz, Guru'nun, bedenin ve zihnin ötesinde, bilincin ötesinde, zaman ve uzayın, dualitenin ve birliğin ötesinde, anlayışın ve tarifin ötesinde gerçek bir Guru olması gerekir. Birçok şey okumuş, söyleyecek birçok şeyi olan iyi insanlar size birçok yararlı şey öğretebilirler. Fakat onlar, sözleri şaşmaz şekilde doğru çıkan gerçek Gurular değildirler....Gerçek Guru sizi asla aşağılamayacağı gibi, sizi kendinize karşı yabancılaştırmayacak, kendinizden soğutmayacaktır. O sizi, sizin içte yatan mükemmelliğiniz gerçeğine tekrar tekrar geri döndürecek ve içinizi aramanız için cesaretlendirecektir. Fakat kendince Guruluk iddiasında olan kimse, öğrencilerinden çok kendisiyle meşguldür.
Eğer öğrenciler eğitimin tarihteki sesini, toplumsal etkilerini ve teknolojinin psikolojik eğilimini duyabilirlerse teknoloji tarafından kullanılan değil onu kullanan kişiler olarak kendilerini yetiştirebilirler.
Bilim, nesillere yayılan bir ekip çalışmasıdır. Meşalenin öğretmenden öğrenciye geçmesidir.
Eğitim bir vazoyu suyla doldurmak değil, bir çiçeğe kendi tarzında büyüyebilmesi için yardımcı olmaktır.
Öğrencilere nasıl araştırma yapılacağını ve farklı bilgi kaynaklarını nasıl değerlendireceğimizi öğretmek her zamankinden daha önemli hale geldi.
Talebelerine, sanki onlar senin çocuklarınmış gibi eğil ki, onların ilme arzuları artsın.
Ektiğim son fidanlar çok güzel yeşerecek. (Yetiştirdiği öğrenciler için söylediği bir söz)