Bazen başkaları umutlarını ve hayallerini, geleceğini ve kendisinden hiçbir şey yapmamak için birini ezmeye çalışır.
- Henüz kategori yok.
-
Uzun Süreli Melatonin Kullanımının Kalp Sağlığına Olas…08.11.2025
-
Körfez'in Nefes Kesen Derbisi: Al-İttihad ve Al-Ahli K…08.11.2025
-
Yeşil Vatan Seferberliğiyle Geleceğe Nefes: Sinop ve S…08.11.2025
-
Arteta'dan Sunderland Maçı Öncesi Arsenal Değerlendirm…08.11.2025
-
Beşiktaş'ta Yeni Futbol Komitesi Göreve Başladı: Tammy…08.11.2025
-
Bundesliga'da Büyük Çalkantı: Bayern Serisi Bitti, HSV…08.11.2025
-
Juventus-Torino Derbisi: Serie A'da Zirve Mücadelesi v…08.11.2025
-
Marsilya'nın Gözü İsmail Yüksek'te: Fenerbahçe Satışa …08.11.2025
-
Atletico Madrid, Metropolitano'da Levante'yi Ağırlıyor…08.11.2025
-
Sunderland - Arsenal Karşılaşması Öncesi Kapsamlı Bakı…08.11.2025
- Tahir Musa Ceylan 534
- Abdülkâdir Geylânî 488
- Yalçın Küçük 436
- Recep Tayyip Erdoğan 253
- Adolf Hitler 252
- Schopenhauer 200
- Johann Wolfgang von Goethe 197
- Haruki Murakami 191
Liste
#manipülasyon
Bir çok kişi, çevresi ya da yakın olduğu kimi insanlar tarafından manipule edildiklerini bilmelerine ya da hissetmelerine rağmen bir türlü bunu kabullenip itiraf etmeyi başaramazlar. Bazen de gerçekle karşı karşıya gelmekten korktukları için, bu davranışa binbir türlü gerekçeler bulmaya çalışırlar.
Başka insanların el ve ayaklarını sakatlayanlara cani denir. Ya beyni yok edenlere ne demeli?
Toplumu eğitmek bazen yöneticilerin işine gelmez. Fikirleri ve algıları yönlendirilebilir kitlelere sahip olmayı tercih ederler. Bu nedenle de toplumu eğitmekten kaçınırlar. Ne yazık ki sırf bu nedenden ötürü toplumsal gelişme hep yavaş ve sancılı olmuştur.
Sizin vatansever olmanızı istiyorlar.Bu sizi kontrol etmek istedikleri anlamına gelir.Vatanseverlik (Einstein'nin dediği üzere) bir hastalıktır.
Köylüye açlık orucu tutturabilir, efendileri için can vermeğe sevkedebilir; savaşa sürülebilir, öbür dünyada cehennem olduğuna inandırabilir.
Eski ve yeni dünyada en geçerli ve güçlü sözlerin hangi fabrikalarda işlendiğini anlayanlar, gerçeği sezmiş olurlar...
Tarihi bilmiyorsan dün doğmuşsun demektir. Dün doğmuşsan her lider sana istediği hikayeyi anlatabilir.
Politikacılar bu kelimeyi bilirler. Sizin üzerinizde kullanırlar. Politikacılar geleneksel olarak üç şeyin arkasına saklanmışlardır: Bayrak, Kutsal Kitap ve çocuklar. Ancak bir sebebi var. Bunun bir sebebi var. Eğitimin rezil oluşunun bir sebebi var. Asla düzelmemesi ile aynı sebep. Asla düzelmeyecek. Boşuna beklemeyin. Elde ettiğinizle mutlu olun. Çünkü bu ülkenin sahipleri bunu istemezler. Gerçek sahiplerinden bahsediyorum: Büyük ve zengin. Gerçek sahipleri: Her şeyi denetleyen ve her şeye karar veren büyük ve zengin iş hissedarları.
Size çok önemli bir soru soracağım. Dünyayı kontrol etmenin en etkili ve verimli yolu nedir? İki kelime: Akıl Kontrolü!
Bir yöneticinin başkalarına güvenmesi tehlikelidir. Başkalarına güvenen, başkaları tarafından manipüle edilebilir.
Dolayısıyla cennet ve cehennem, iyilik ve kötülük, insan denilen varlığı ortasından ikiye yardı ve bir tarafını diğeriyle kanlı bıçaklı hala getirip bir aptala dönüştürdü. Böylece, geçmişin müthiş tezgahtarları, kutsal zıtlık teorisiyle ambalajladıkları ömür boyu garantili itaatkarlığı özgür insanlara satmayı becerebildi. İtaatkar itleri itaatkar itlere kırdırmaktı bütün hikâye!
Siyasi hayatta temel amaç halkı panik içinde tutmak böylece emniyetli bir yere doğru güdülmeyi iktidardan gürültülü bir şekilde talep etmelerini sağlamaktır bunun için halkın sürekli art arda sonu gelmeyen sayıda (hepsi de hayali) gulyabaniler tarafından tehdit edilmesi gerekir.
Televizyon güzel bir görüntü gösterdiği ve bu görüntüyü küstah bir yalanla yorumladığında aptallar her şeyin açık seçik olduğuna inanırlar.
Kelimeleri, formülleri yerinde kullanmasını bilen bir konuşmacı, kitleleri istediği yere kadar götürür.
Kelimelerin gücü o kadar büyüktür ki, en iğrenç şeyleri kabul ettirmek için iyi seçilmiş kelimeler maksadı temin eder...
Ekmeğini çalıyorlar. Sonra sana ondan bir parça veriyorlar. Sonra sana cömertliklerinden dolayı teşekkür etmeni emrediyorlar. Ne kadar da küstahlar..
Ekmeğini çalıp ondan sana bir parça veriyorlar, sonra cömertliklerine teşekkür etmeni istiyorlar.
Halkların çatışması deniyor ama bu bir yalan. Birileri insanları birbirine karşı kışkırtıyor sadece.
Ahlâk, eleştiren elleri ve işkence aletlerini kendisinden uzak tutmak için sadece her türlü korku aracına hükmetmekle kalmaz: Onun güvencesi, kullanmasını çok iyi bildiği bir tür göz boyama sanatında yatar: nasıl “coşturulacağını” bilir. Sık sık, tek bir bakışla eleştirici iradeyi felç etmeyi, hatta kendi tarafına çekmeyi başarır.