- Henüz kategori yok.
-
Güller ve Günahlar 5. Bölümde Berrak'ın İntihar Girişi…08.11.2025
-
Monaco-Lens Maçı Öncesi Kadrolar Netleşiyor: Pogba Yok…08.11.2025
-
Espanyol, Villarreal'ı Ağırlıyor: Gerard Moreno Dönüş …08.11.2025
-
Chelsea - Wolverhampton Maçı Öncesi Sakatlıklar ve Enz…08.11.2025
-
Le Havre-Nantes Karşılaşması: Erken Gol ve Kaleci Carl…08.11.2025
-
Rhein Derbisi'nde Mönchengladbach, Köln'ü Üç Golle Geç…08.11.2025
-
Dilek Kaya İmamoğlu'ndan Ekrem İmamoğlu Vurgusu ve İBB…08.11.2025
-
Rhein Derbisi: Mönchengladbach - Köln Maçında Goller v…08.11.2025
-
Uluslararası İş Birliğiyle Portekiz, Dev Uyuşturucu Se…08.11.2025
-
Vince Gilligan'ın Pluribus Dizisi Apple TV+'ta Başladı…08.11.2025
- Tahir Musa Ceylan 534
- Abdülkâdir Geylânî 488
- Yalçın Küçük 436
- Recep Tayyip Erdoğan 253
- Adolf Hitler 252
- Schopenhauer 200
- Johann Wolfgang von Goethe 197
- Haruki Murakami 191
Liste
#liberalizm
Eleştiriler yapılıyor. Tamam da, benim sözüm liberallere değil. Grup konuşmamda "Sizin gibi liberaller olacağına mutaassıp olsunlar" dedim. Bunun bir anlamı var. Sözüm her liberale değil.
Siyasette liberalizm ile ekonomide sosyal demokrasiyi ya da karma ekonomiyi savunmak tutarsız değildir zaten; benim de çokça yaptığım budur.
Sermayedara "işveren" payesini tercih eden bir cemiyet elbette ki liberalizmi takdis etmektedir... Tanrı gibi bir velinimet.
Bir sektörde ne kadar oyuncu (rekabet) olursa, tüketici (vatandaş) için o kadar kalite, ucuzluk, seçenek demektir. Serbest piyasa ekonomisi, piyasaya girişin serbest olduğu ekonomidir.
“Serbest Piyasa Ekonomisi” koruma altına alınmış tekelin tüketiciyi öpmesinin serbest olduğu piyasa değil, daha çok rekabet, ucuzluk kalite gelsin diye “piyasaya girişin serbest olduğu“ ekonomik anlayıştır.
Devleti yönetenler milletin karnını doyurmaz. Millet; alın terinden verdiği vergilerle, devleti yönetenlerin karnını doyurur. Nokta..
Bizimle “Kemalist” diye akıllarınca dalga geçen, yaylanın otuyla büyümüş liboşlar; Bir asır önce bile, “İlim, bilim, irfan” diyen bir kurucu lider varken, 21. yüzyılda sizler gibi “ kader , fıtrat” diyen Ortaçağ kafasının yanında mı duracaktık?
Ticaret tüccarın işidir, tarım çiftçinin işidir. Belediyeler toz satmazlar, fırıncılık, lokantacılık yapmazlar. Bursa'da ve bazı diğer kentlerde olduğu gibi köfteci, işkembeci işletmezler. O işleri esnaf yapar.
Bana çevre, kadın hakları, eşcinsel hakları hakkındaki görüşlerimi sorarsanız, ben liberalim. Bununla ilgili bir sorunum yok. En iyi arkadaşlarımdan bazıları liberaldir.
Bu ulvi bir rüyadır; lâkin ben bu rüyanın ağır ağır hakikat olduğunu görüyorum. Biz geçmişimizden hiç bir şeyi inkâr etmiyoruz. Arnavutluk'u, Tunus'u istemeyen, Mısır'a gitmeye yanaşmayan ve harpten sonra elimizdeki yerleri yabancılara terk etmekten başka zevki bulunmayan hükümetler liberal olmakla beraber, liberalizmin de İtalyan tarihinde bir mevki işgal ettiğini, bir mana taşıdığını biliyorum.
Devletin liberal-demokratik-sosyalist anlayışının tezahürüne karşılık değil, kavramın kendisine karşılık gerçek antitez, Faşizm doktrininde bulunur.
Liberal kapitalizm, insanlığın hiçbiri değildir. Tam tersine; vahşi, yıkıcı nihilizmin aracıdır.
Eskiden (bana) "komünist" derlerdi, şimdi "liberal" diyorlar. Liberallik, artık devlet düşmanlığı yerine geçiyor. Küfür niyetine. Fikrine katılmadıklarını, sosyalistleri, özgürlükçüleri "liberal sepeti" içine koyma kolaycılığına kaçanlar, bazen bana da "liberal" ya da "ikinci cumhuriyetçi" diyor.
Bize göre hususi mülkiyet ve şahsi hürriyete dayanan bir iktisat rejiminde, iktisadi sahanın asıl olarak ferde veya şirket halinde hususi teşebbüse ait olması lazımdır.