Hayat basamaklarını çıkarken her adımınızı iyi düşünerek atın ki inerken mutlu olun. Her insan sevdiği ve mutlu olduğu işi yapmalı yoksa hayatını kiralamaktan ve mutsuz olmaktan kaçamazsınız.
- Henüz kategori yok.
-
Arnold Schwarzenegger'dan The Running Man Remake'ine T…08.11.2025
-
Beşiktaş'ta Rafa Silva'nın Geleceği Belirsiz: Saha İçi…08.11.2025
-
Cengiz Ünder'den 8 Milyon Liralık Göz Kamaştıran Evlil…08.11.2025
-
Uzun Süreli Melatonin Kullanımının Kalp Sağlığına Olas…08.11.2025
-
Körfez'in Nefes Kesen Derbisi: Al-İttihad ve Al-Ahli K…08.11.2025
-
Yeşil Vatan Seferberliğiyle Geleceğe Nefes: Sinop ve S…08.11.2025
-
Arteta'dan Sunderland Maçı Öncesi Arsenal Değerlendirm…08.11.2025
-
Beşiktaş'ta Yeni Futbol Komitesi Göreve Başladı: Tammy…08.11.2025
-
Bundesliga'da Büyük Çalkantı: Bayern Serisi Bitti, HSV…08.11.2025
-
Juventus-Torino Derbisi: Serie A'da Zirve Mücadelesi v…08.11.2025
- Tahir Musa Ceylan 534
- Abdülkâdir Geylânî 488
- Yalçın Küçük 436
- Recep Tayyip Erdoğan 253
- Adolf Hitler 252
- Schopenhauer 200
- Johann Wolfgang von Goethe 197
- Haruki Murakami 191
Liste
#kariyer
Bu işlere başladığımda ustalar kulağımı çekip “Sinemaya bu kadar konsantre olursan sonun darülaceze olur” demişlerdi. Onları dinleyip sinemayı hayatla beraber götürmeye çalıştım.
Benim gençliğimde herkeste Amerika'ya gitmek gibi çok yoğun bir istek vardı. Bu yüzden liman cüzdanı çıkarttım ve gemici oldum. Hiç unutmam, bir Panama şilebinde çalıştım. Gemide kimsenin canı sıkılmazdı. Onlara fıkralar anlatır, taklitler yapardım. Herkes çok gülerdi. Sonra askere gittim, orada da arkadaşlarımı çok güldürürdüm. Giderek insanların yüzünü güldürmek bende tutku oldu. Sonra da tiyatro başladı zaten.
Ben haltere çok küçük yaşta başladım. Halterden başka hiçbir şeyi düşünmedim. Onun için dünyaya yeniden gelsem yine halterci olurdum.
Çocukluk aşkım, yaşam kaynağım, tutkum olan futbol hayatım boyunca tarifsiz nice gururlar yaşadım. Yeri geldi mutluluğumu tarif edemedim yeri geldi üzüntümü belli edemedim. Çok kıymetli insanlarla çalıştım, çok kıymetli insanlar tanıdım. Çok da yıprandım, kırıldım. Ama futbola olan sevdam hepsinin üstündeki profesyonelliğim ile kimseyi kırmadan, saygısızlık etmeden bugünlere geldim, en azından böyle olduğunu umut ediyorum. Ben Mehmet Topal; yıllarca beni bağrına basan tüm taraftarlara, çalıştığım tüm kulüplerdeki baştan sona emek veren herkese, tüm başkanlarıma, tüm hocalarıma, benimle yürüyen tüm takım arkadaşlarıma, bizler için emek harcayan medya mensuplarına, her daim yanımda olan canım aileme, dostlarıma ve bana destek veren herkese binlerce kez teşekkür ederim. Hepiniz hakkınızı helal edin. Bambaşka bir serüvenin ilk adımını atmaya giderken hepinizin huzurunda saygı ile eğiliyorum. Hoşça kalın.
Çocuklar şunu anlamanızı istiyorum. O liderler benimle Mehmet Ali Birand olduğum, kara kaşım kara gözüm için konuşmadılar. Şunu sakın aklınızdan çıkarmayın; gazetecilik şartları kendi lehinize çevirme ve değerlendirme sanatıdır. Geleceğin gazetecileri olarak siz de pekala bunu yapabilirsiniz. Kendinizi sakın ola ezik görmeyin, ben dahil kimseyi de kafanızda çok fazla yüceltmeyin.
Canını dişine takmış bir oyuncu olarak, sizi tanımladıkları kısımlara bakmazsınız; sadece işinize bakarsınız.
Pek çok genç, gerçek yönünü bulmazdan önce yanlış işlerde çalışır. Zaman ve rastlantılar onları sonunda yola getirir.
Büyürken şarkıcı olmak gibi bir isteğim yoktu, kendimi hiç öyle düşünmüyordum. Birisi bana gitar çalmayı öğretti ve sonra delirmiş gibi şarkı yazmaya başladım. Bu çok tuhaf bir şeydi, 24 yaşıma kadar şarkıcı olacağımı bilmiyordum.
Çocuklarımla birlikte kariyerimi dengelemek büyük bir çaba gerektiriyor. Çoğu zaman 'Tanrım, ben boktan bir anneyim.' diyorum. Eve gitmek ve çocuklarımı yataklarına yatırmak istiyorum. Ama sonra çocuklarımla çok fazla vakit geçirirsem de, 'Tanrım, ben aslında bir sanatçı olmayı istiyorum.' diye düşünüyorum.
İnanılmaz derecede ünlü bir insan olarak, -özellikle bu ülkede- belirli bir süreliğine sadece insanların onayı dahilinde istediğini yapabiliyorsun. İnsanlar senin üzerinden yaşıyor ve hem sen olmak hem de senin yaptıklarını yapmak istiyor. Ama bu hiçbir zaman böyle devam edemez, çünkü bazı şeylerin olması gerekiyor; Ortalıktan kaybolman, kendini tüketmen ya da kafandaki fikirlerin bitmesi lazım. Evlenip bir sürü çocuk yapman gerek ya da şişmanlaman filan lazım. İçki ya da uyuşturucu sorunun olmalı. Rehabilitasyona girip çıkman gerekir ki herkes sana acıyabilsin. Ya da en basiti kendini öldürmen lazım. Aslında bunların hiçbiri bana olmadığı için insanlar tüm bu “kariyeri bitti, şimdi kendisi de bitti, o başarısız” açıklamalarını yapıyorlar. Ama bunlar kulağa değerlendirmeden ziyade bir dilek gibi geliyor.
1974’te TRT ile girdim hayatınıza. O günden bu yana bayağı bir zamanınızı aldım. 41 yıl... Teşekkür ederim size, anılarınızda bana yer açtığınız için.
Benim için dönüm noktası eşcinsel topluluğuydu. Çok fazla eşcinsel hayranım var ve bana çok sadıklar. Adeta beni yukarı taşıdılar. Onlar hep benim yanımda olacaklar ve ben de onların yanında olacağım. Bir hayran kitlesi yaratmak hiç kolay değil.
FAME'in reaksiyonu çok ezici oldu. 1 hafta içinde 6 milyon şişe Coco Chanel'dan sonra 2. en hızlı satan parfüm oldu.
Fever albümü bana çok şey kattı. Sanki ben albümü değil albüm beni yarattı. Kıyafetler,şarkılar, konserler o kadar güzeldi ki sanki dünya üzerinde değildim. Ben hala en iyi albümümün Fever olduğunu düşünürüm. Ne açıdan bakılırsa bakılsın tamamen tatmin edici bir albüm.
Gerek güçlü ritmleri gerekse arzulu şarkı sözleri beni heyecanlandırıyor. Geriye dönüp bakınca hem kariyerimin ortalarında olduğu için hem de seksi bir atmosferi olduğu için seviyorum Fever'ı. Sanırım Can't Get You Out My Head benim kurtarıcım oldu
Eşcinsel hayranlarım en başından itibaren benimle birlikte oldu... Beni bir bakıma evlat edindiler.
Çoğu insan sırf maaş vaadi yüzünden tutkularının peşinden gitmedi. Onları takip ettiler çünkü hayatlarında başka bir şey yapmayı hayal bile edemediler.
90'lı yıllarda şarkıcıların evlenmesi kariyerlerini bitiriyordu, şimdiyse prim yaptırıyor. Ben de ilk çıktığım zamanlar evlenmeye korktum ama artık istiyorum. Geç olsun, güç olmasın...