#kadın hakları

"Kadınlar çalışmasın." Bana sorarsanız; kadın çalıştığı zaman, onu korumuş oluyoruz. Çalışanlar, neden çalışır? İhtiyaçtan, yoksulluktan. Biliyoruz. Çocuğunun veya annesinin bakıma ihtiyacı vardır, parası yoktur. Hepimiz o hikâyeleri biliyoruz, çalışmak zorunda. Dolayısıyla çalışmasına izin vermek, kadını korumaktır. Ama kadının çalışmasını engellemek, kadının aleyhinedir. Kadını; kadının çalışması ve erkekle omuz omuza vermesiyle özgürleştiriyoruz. [Müslüman Kardeşler'in] Başka talepleri de vardı: "Sinemaları ve tiyatroları kapatın." Tamamen karanlık yapalım yani ...

Bravo! Pek çok yetenekli yönetmenine ülkede yaşama ve çalışma izni vermeyen İran yönetimi, şimdi bir diziyi engelliyor çünkü bir dizi karakterinin mağduriyetine ve rehabilitasyon sürecine şahit olan izleyiciler üzülüp empati kurarsa birkaç kadının hayatı kurtulabilir! İçinde nükleer kelimesi geçen cümlelerle tüm dünyaya kafa tut, sonra bir kitaptan, gazeteden, filmden, diziden, karikatürden, eşcinsellikten, kadından bu denli kork! Ne kadar tanıdık.

Bence bugün kanunlarımızda kadınlarla erkeklerin eşitliğini bozan önemli hayati bir hüküm yoktur. Onun için Türk kadınını bundan böyle kadınlara yeniden haklar veya eşitlik hakları kazanmak için bir mücadeleye atılmak zorunluluğunda görmüyorum. Kadınların ancak kanunlarımızın kendilerine tanıdığı hakların bilincine varabilmeleri ve onların erkeklerin baskısından uzak, serbestçe kullanabilmeleri için bir eğitim ve öğretim seferberliğine inmek zorunluluğunu kabul ediyorum. (Atatürk'ün İzinde Bir Arpa Boyu, s. 57.)

Liste
Yükleniyor…