Seni bu hüsn ü cemâl ü bu kemâl ile görüb Korkdular Hak dimeğe döndiler insân didüler
- Henüz kategori yok.
-
Lando Norris Sao Paulo Sprint'i Domine Etti, Piastri'n…08.11.2025
-
West Ham United, Burnley Karşısında Kritik Maça Çıkıyo…08.11.2025
-
Türk Telekom - Karşıyaka Maçı Öncesi: Yükselişteki Baş…08.11.2025
-
Bundesliga: Union Berlin, Zirvedeki Bayern Münih'in Ye…08.11.2025
-
Amedspor Taraftarından Hatayspor'a Sıcak Karşılama, Gö…08.11.2025
-
LaLiga'da Kritik Randevu: Sevilla ve Osasuna Düşüşü Du…08.11.2025
-
Hull City Zirve Takibinde: Art arda Gelen Galibiyetler…08.11.2025
-
Rochester Adams, Stoney Creek'i Yenerek Bölge Şampiyon…08.11.2025
-
Kompany'nin Rekor Peşindeki Bayern Münih'i Union Berli…08.11.2025
-
Ankara'da Elektrik Kesintileri: Başkent EDAŞ'tan Şebek…08.11.2025
- Tahir Musa Ceylan 534
- Abdülkâdir Geylânî 488
- Yalçın Küçük 436
- Recep Tayyip Erdoğan 253
- Adolf Hitler 252
- Schopenhauer 200
- Johann Wolfgang von Goethe 197
- Haruki Murakami 191
Liste
#insan
Ve benim insana bakışım şu, insan denen varlık, tepesine çıkamayacağım kadar yüksek, dibine inemeyeceğin kadar alçaktır. Çünkü insan çok karmaşık bir yapı; kültürüyle, edimiyle, işiyle, emeğiyle, kendini bezemesiyle, süslemesiyle, güzelliğiyle... Önemli olan tepesine çıkıp taç olmak ya da ayağının dibinde toprak olmak değil onunla lisân-ı hâl ile bir yerde buluşabilmek.
Ben artık Türk, Kürt, Alevi, Sünni de değilim. Çünkü ben dünyaya gelirken anneme, babama mektup yazmadım, faks çekmedim, telefon etmedim. Ben çırılçıplak bir insan olarak geldim dünyaya.
Laz mısın, Çerkez misin? Alevi misin, Sünni misin? Kürt müsün, Türk müsün? Farketmez! Bunlar insanı insana düşman etmez. Artık iki çeşit insan kaldı dünyada; Bir, çalışan insan İki, çalan insan.
Yeni Dünya Düzeni hem doğayı hem insanı yıkıp çürüttükçe, kişi kendini koruma içgüdüsüyle doğruyu bulacak...
Sevgiler bir bir buharlaşırken artık biliyorduk; Aydınlık yolculuğunu terketmeyen bir avuç insan dışında, herkesin ama herkesin bir kaynama noktası vardı. Dünyanın ar damarı patlamıştı!
Eğer birisi hayvanlarda olduğu gibi insanlar için de şehvetin özgürlüğünü istiyorsa o maymunlaşmıştır.
Din adamı mantığı, bir yıldız veya sanatçı mantığı gibidir. Hayatın dışına çıkmayı, insani yönlerini mümkün mertebe insanlara göstermemeyi esas alır. İnsanlara hep etkileyici görünmek ister. Aksi halde gözden düşecektir.
Yaptığımız her işte, 'insanı ve vicdanı merkeze alma' kaygımız hep ön planda oldu. Farklı sesleri bir araya getiren forumda da bu temel ilkemizi hep merkezde tuttuk. Haktan yana taraf olmak, doğrunun yanında durmak, insanlığın sancılarına çözüm aramak, mazlumun sesi olmak... Türkiye'nin bu insani yaklaşımı bize hep ilham oldu. Türkiye'nin ve dolayısıyla TRT'nin bu ali gönüllü tavrı, binlerce yıllık medeniyet ve değerler mirasımızdandır. Fakat maalesef; güçlü yalanın, haklı gerçeğe galebe çaldığı bir çağdayız. Yalan haber ve bilgi çarpıtmanın dünyanın sayılı medya kuruluşları tarafından bile sürekli yapıldığına şahit olmaktayız.
Son gerçek insan Şit’in izinde yürüyecek, ilahi hakikatin sırlarını taşıyacak ve ondan sonra doğan olmayacaktır. O, son doğan çocuktur. O erkek çocuğun, ondan önce doğan, kafası ayağında bir kız kardeş olacaktır. Çin’de doğacak ve ülkenin dilini konuşacaktır. Sonra bu ülkenin insanları kısırlaşacaklar, çok fazla evlilik olmasına rağmen çocuk doğmayacaktır. On
ları Allah’a çağıracaktır, ama ona uyan olmayacaktır. Allah onu ve inananları yanına alınca, kalanlar doğruyu ve yanlışı bilmeden hayvan gibi yaşayacaklar doğa yasalarına göre hare
ket edecekler, akıldan ve şeriattan uzaklaşacaklardır. Kıyamet o zaman kopacaktır.
İnsanlardan bir şeyler almak için elini uzatma. Ancak onların suretinde verenin Allah Teâlâ olduğunu görürsen alabilirsin. Bu takdirde de ilmin sana mubah kıldığı kadarını al.
İnsan beyni değirmen taşına benzer. İçine yeni bir şeyler atmazsanız, kendi kendini öğütür durur.
Bilesin ki, tarih, gerçekte dünyanın (...) doğal yapısında belirmiş durumlar demek olan insanların "toplumsal yaşamları" konusunda bilgi vermektir.
İnsanı kendine ve topluma yabancılaşmaktan alıkoyacak, içerisinde gömülü bulunduğu hâlden çıkartacak olan tarih bilincidir.
Tiyatronun seyircisine doğru tuttuğu ayna, onların düşkünlüğünü, dayanıksızlığını, eksikliğini, yetersizliğini, istenç zayıflıklarını ve aşırı güçlü tutkularını dizginleyememelerinin nelere yol açabileceğinin ifadesidir.
Dolaştım Türkiye'yi mezar mezar Zamana hükmeden taşlar gördüm Ta Ardahan'dan Edirne'ye kadar Kesilmiş, fakat eğilmemiş başlar gördüm Kolu bir yerde, bacağı bir yerde yatar. Dolaştım Türkiye'yi yürek yürek Gördüm insanlarında hürriyeti Kovanlarında işlemişler petek petek Güzelliği, doğruluğu, iyi niyeti Dedim: Mümkün değil Türkiye'yi sevmemek Dedim: Hemşehrilerim, kardeşlerim Aydın olsun yarını hepinizin Sizin için göz nurum, alım terim En iyi insanları namuslu Türkiye'mizin Sizinle yaşayıp, sizinle ölmek isterim.