#futbol

"(İbrahim Üzülmez hakkında) "Geçen sene başarılı olmadı diyemem, haksızlık etmiş olurum ancak bu sene ne transfere ne paraya doyuyor."

Maçlara sakalla çıkma yasağı getirilmeli! Yahu arkadaş burası imam hatip okulu mu?

Stumpf bir gün bana "Bütün futbolcular kısa boylu" dedi. "Ne yapacağız. Boylarını mı uzatacağım ne yapacağım yani" dedim. Transfer dönemi de değil ki ben sana 1.85 boyunda adamlar bulayım. Onunla da öyle ayrıldık.

Dört tane hoca değiştirdim, beşinci hoca geliyor. Gerekirse 17 tane hoca değiştiririm. Takımımın menfaati için. Bana görevini yapan adam gelecek başımın tacıdır.

Evdekiler, çocuklarım, doktorlarım herkes gitmemem için telkinde bulundu ama yapamıyorum. Takımın yanında olmak onlara destek vermek istiyorum. Benim orada olmamın, beni tribünde görmelerinin onlara moral vereceğini düşünüyorum. Galip gelince de zaten mutluluktan her şeyi unutuyorum.

(Sabri Sarıoğlu hakkında) "Sabri’ye en fazla 800 bin lira verirdim. Gerçek değeri bu. Bu 800 bin lirayı da üç taksitte öderdim."

38 senedir başkanlık yapıyorum. Bugün Türkiye'de maalesef 1-2 teknik adam dışında hepsini cebimden çıkartırım!

Mourinho'yu, Ancelotti'yi Villas Boas'ı, Pellegrini'yi, Del Bosque'yi, Aragones'i Capello'yu. Dünyanın en iyi 10 hocasını 4 duvar arasına toplayın; biri Galatasaray, Real Madrid'in Juventus'un olduğu gruptan çıkar desin, etek giyer Kadıköy'e kadar yürürüm.

Ali Koç başaramadığın tek bir şey kaldı. Galatasaray'dan 6 yemek. Son bir maç kaldı. Kendine güven. Sen bunu da başarırsın.

"Sparta Prag'ı Sparta'da yeneceğiz."

"Kovulmayan antrenör, antrenör değildir."

Hami, Dundee'ye dan diye çaktı!

Ince ... Keane ortalıyor, Cantona ... Hiç önemli değil... Hiç önemli değil çocuklar... Hiç önemli değil... Bir gol daha yemeyelim.

Tugay o topa taksi tutsa yetişemez.

Schmeichel değil, bütün Michael'lar gelse o golü ordan alamazdı!

Bu Yusufları düşünün! Kumar kuyusundaki Yusuf'umu! Futbolcu Maradona kadar Resulullah'ın hayatını bilmiyor oğlun! Cinsi sapık, maymunkolik, Jackson Michael denen fahişe kadını sevdiği kadar benim kızım, senin kızın Hz. Hatice'yi, Fatıma Ana'mı tanımıyor!

Bir panelde "Bu kadar Ankaralı varken bir Ankara takımını tutmaması ve Cumhuriyet'in başkentinden halâ bir şampiyon çıkmamış olması çok üzücü. Şahsen ben bir Trabzonlu olarak üzülüyorum, ya siz?"

Ülke futbolunu ve ülkeyi yönetenlerden şüphe duyuyorum.

Ben A Milli Takım kaptanı olarak gazeteyi ziyarete gittiğimde Hıncal Uluç magazin sayfasında, Haşmet Babaoğlu ise kültür-sanat sayfasında çalışıyorlardı.

Futbolun Olması İçin Adaletin Ve Barışın Olması Gerekiyor.

Biz Kafamızı Kullanarak, Ayağımızla Gol Atıyoruz.

Çok büyük hatalar yaparak golü yedik ama oyuncularımı tebrik ediyorum. Puan kaybedilebilir. Düzgün oynuyoruz, ne hakemleri ne rakipleri konuşuyoruz, verdiğimiz oyuncuya madde koydurmuyoruz. Umarım ülke futbolu bu mesajları alır. (22 Ocak 2011 tarihli Ankaragücü maçı sonrası)

Abilerim bilirsiniz; damarlarımı kesseniz sarı kırmızı akar. Artık Galatasaray için Çalışacağım kalbim Galatasaray için çarpıyor. Aldığım transfer ücretine gelince belki çok görülebilir ama şunu söyleyeyim ki bugün bir Mercedes fiyatına bile yetmeyebilir. Bize ne kaldı? İdareci abilerimden anlayış bekliyorum.

İdareci abilerimden anlayış bekliyorum.