#diplomasi

Hiçbir ülkede devletlerin sırları ifşa edilmez, suç teşkil eder. Bir diğer konu biz Almanya ile suçluların iadesi anlaşması yapmış bir ülkeyiz. Bizim böyle bir suçluyu iadesini istemek en doğal hakkımızdır. Bir Alman hakikaten burada yargılanmış mahkum olmuşsa, bizden Almanya isteyebilir. Biz de bunu vermek durumundayız. Böyle bir şey benim başıma gelse, ben veririm, hiç bakmam.

Kadim ve eşsiz bir coğrafyanın benzer gelenek ve göreneklere sahip halklarının, geçmişlerini olgunlukla konuşabileceklerine, kayıplarını kendilerine yakışır yöntemlerle ve birlikte anacaklarına dair umut ve inançla 20'nci yüzyılın başındaki koşullarda hayatlarını kaybeden Ermenilerin huzur içinde yatmalarını diliyor, torunlarına taziyelerimizi iletiyoruz.

Tüm samimiyetimle Türk halkına, Türkiye yönetimine, şahsen Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a Rusya Müslümanlarının en iyi dileklerini iletiyorum. Rusya Müslümanları olarak biz, Türkiye’nin, dini işbirliğinin gelişimine aktif katılımı dahil ümmetin yararına yönelik önemli projelere olan katkısına çok büyük değer veriyor, Cumhurbaşkanı’nın 2015 yılındaki Moskova Ulu Camii’nin açılış törenine katılımını hatırlıyoruz.

Eğer bu savaşın olumlu bir sonucu varsa, o da Avrupa Birliği'nin (AB) genişlemesi ihtiyacının çok net bir şekilde ortaya çıkması. Rusya'nın Ukrayna'da yürüttüğü savaştan en çok etkilenen üç ülkenin, barış, güvenlik ve refah için tek araç, tek olasılık ve tek uzun vadeli garanti olarak gördüğü üyelik için derhal başvuruda bulunmaya karar verdiğini gördük. Dolayısıyla Avrupa Birliği'nin uzun vadede barış, güvenlik ve refahı tesis etmek istiyorsa genişlemeye devam etmesi gerektiği artık son derece açık; zira Birliği çevreleyen bölge, Birliğin bir parçası olmazsa, bu bölgedeki kırılganlıkların daha da kötüleşeceği şüphe götürmez. Bu nedenle, bu savaşın bize, Avrupa Birliği'ne Batı Balkanları entegre etmenin çıkarımıza olduğunu gösterdiğini düşünüyorum.

Uzun zamandan beri yapılan toplumsal ve diplomatik uyarıların da ne yazık ki bir etki yapmadığı görülmüştür. Dünyanın çeşitli bölgelerinde yaşayan 2 milyara yakın Müslümanı rahatsız eden, rahatsız etmekle de kalmayıp ayağa kaldıran bu saygısızlıklara artık bir son verme zamanının geldiğini düşünüyoruz. Bu kayıtsızlık böyle devam ederse korkarız ki insanlık yakın bir gelecekte telafisi oldukça zor sorunlarla karşı karşıya kalacaktır. Yapılan ağır tahrikler karşısında sorunun giderek bir "güvenlik sorunu" olma istidadı kazandığı yolundaki gözlemimizi de kaydetmek isteriz..

Beni hor gördüğünüz ve imzalanmış antlaşmalara aldırmadığınız ortadayken, yıllık on bin altın haraç ödemeye nasıl söz verebiliyorsunuz? Şimdi size iki seçenek veriyorum. Hangisini isterseniz seçin: Gereken haracı ödersiniz, ki o zaman aramızda barış olur ya da hemen çeker gider ve ülkenizi bana bırakırsınız!

Liste
Yükleniyor…