#ayrılık

Önde zeytin ağaçları, arkasında yar Sene 1946 Mevsim sonbahar Önde zeytin ağaçları neyleyim Dalları neyleyim Yar yoluna dökülmedik yolları neyleyim Yar, yar! Seni kara saplı bir bıçak gibi sineme sapladılar. Değirmen misali döner başım Sevda değil bu bir hışım Gel gör beni darmadağın Tel tel çözülüp kalmışım Yar, yar Canımın çekirdeğinde diken Gözümün bebeğinde sitem var.

Vardım ki yurdundan ayak götürmüş Yavru gitmiş ıssız kalmış otağı Camlar şikest olmuş meyler dökülmüş Sakiler meclisten çekmiş ayağı Hangi bağda bulsam ben o marali Hangi yerde görsem çeşm-i gazali Avcılardan kaçmış ceylan misali Geçmiş dağdan dağa yoktur durağı Laleyi sünbülü gülü har olmuş Zevk u şevk ehlini ah ü zar almış Süleyman tahtını sanki mar almış Gama tebdil olmuş ülfetin çağı Zihni dehr elinden her dem gam ağlar Vardım ki bağ, ağlar bağban ağlar Sümbüller perişan güller kan ağlar Şeyda bülbül terk edeli bu bağı

Uzun müddet haber yoktur sılamdan Her posta geldikçe gönlüm yerinir Haber yok evlad ü ayal, anamdan Can postanelere varır sürünür Kör olsun gurbetin kahrı bitmedi Gidemem vatana çilem yetmedi Gül de taksam bülbülümüz ötmedi Altın kafes olsa viran görünür Bahar geldi seyran için iline Herkes sevdiğim takmış koluna Zihniya gurbetin gider yoluna Hasretli sîneme hicran sarınır

Saba gider isen bizim diyare Benim vasfı halim o yare söyle Lalenin bağrında bir ise yare Benimki erişti hezara söyle Bülbül bir gül için çekerse zarı Halini arzeder yüz yüze bari Ya ben görmemişim o şuh didarı Bıraktı bu garip diyare söyle Pervane perrini yaktıysa nare Ya ben yaktım vücudumu yekpare Zihniya Mansur'u çektiyse dare Ben esirim zülfü nigare söyle

Kâtip sen yaz saba sen de kerem kıl Götür arzıhalim yare tez elden Naziktir efendim nezahetli bil Gönderelim o dildara tez elden Kâtip çok uzatma sarfı imlayı Hemen yaz derdime iste davayı Kerem et bekletme bad-ı sabayı Azmeylesin o diyara tez elden Hasretli dideme nem mi gönderir Hicran mı gönderir gam mı gönderir Kendi mi gelir merhem mi gönderir Zahm-ı dil-i Zihni'zara tez elden

Ya gelsin ya gidek o diyara biz Kâtip, arzıhâlim yaz ki canana Ayrılalı düştük ah ü zâra biz Kâtip, arzıhâlim arşa dayandı Can gurbette hasret nârına yandı Herkes sevdiğinden doydu, usandı Neden kaldık böyle bahtı kara biz Namem hem okusun hem yâr ağlasın Aşk oduna düşsün nâçar ağlasın Sînesini dövsün her bâr ağlasın Desin ki zulmettik Zihnî'zâra biz

Liste
Yükleniyor…