Hizmet benim için çok önemliydi. Kendimi ayrıcalıklı hissettiğimi ve hizmet ettiğim için ne kadar şanslı olduğumu bilemezsiniz.
- Henüz kategori yok.
-
Girona Küme Düşme Hattından Çıkış Arayışında: Alavés M…08.11.2025
-
Adanalı Genç İş İnsanı Mehmet Hanifi Kalo Hayatını Kay…08.11.2025
-
Irmak Ünal'dan Kanserle Mücadele Sürecine Dair Samimi …08.11.2025
-
Schalke ve Elversberg Zirve Yarışında: Gençler Sahne A…08.11.2025
-
Premier Lig'de Büyük Heyecan: Tottenham - Manchester U…08.11.2025
-
Şanlıurfaspor'dan PFDK Kararına Sert Tepki: İtiraz Red…08.11.2025
-
Gaziantep'te Umre Yolcusunu Karşılamaya Giden Aile Tra…08.11.2025
-
Premier Lig'in Zirve Yarışında Tottenham-Manchester Un…08.11.2025
-
Hull City, Portsmouth Karşısında Evinde Galibiyet Arıy…08.11.2025
-
Sakaryaspor - Serikspor Karşılaşması Öncesi Son Durum …08.11.2025
- Tahir Musa Ceylan 534
- Abdülkâdir Geylânî 488
- Yalçın Küçük 436
- Recep Tayyip Erdoğan 253
- Adolf Hitler 252
- Schopenhauer 200
- Johann Wolfgang von Goethe 197
- Haruki Murakami 191
Liste
#askerlik
Komuta edemediğim 10.000 adamım olacağına, komutam altında olan 10 adamım olmasını tercih ederim.
Askerliğin zorunlu olduğu yerde şehitlikten bahsedilemez. Vicdani retçiliğin hak olarak tanınmadığı bir yerde şehadet olmaz.
Siz bizi kentinize kabul etmezseniz yarın öbür gün kapınıza bir başçavuş dayanacak ve, "Vatan sağ olsun, başınız sağ olsun, evladınız gitti. Allah korusun." Böyle diyecek.
Madem ölümden korkuyoruz, niçin evlerimizde oturup da çocuklarımızla keyfimize bakmadık, askerliğe girdik? Bizim borcumuz, düşmanın azlığını çokluğunu kıyaslamak değil, ona karşı durmaktır.
Bu dağlarda, vadilerde, gözlerinizin taramadığı, süngünüzün parlamadığı, bombalarınızın yoklamadığı, botlarınızın pençesinin değmediği hiçbir yerin sizin olmadığını bilin.
Ulan öküz Anadolulu! Sizin milliyetçilikle, komünizm ile ne işiniz var? Milliyetçilik lâzımsa bunu biz yaparız. Komünizm gerekirse onu da biz getiririz. Sizin iki vazifeniz var: Birincisi, çiftçilik yapıp mahsul yetiştirmek. İkincisi, askere çağırdığımızda askere gelmek.
Savunma halinde olan bir birlik yenilmeye mahkumdur; bu askerlik sanatının bir aksiyonudur.
Askerliğin ilk sıfatı yorgunluğa tahammüldeki sebattır; cesaret ancak ikinci sıfatıdır.
Ben bir asker olarak, Birinci Dünya Savaşı'nda çoğu silah arkadaşımın hayatta kalamadığı bir dönemde hayatta kaldım.
Bir gün yürüyüş için bir tane eski ağır bir tüfeği omzuma astım. Bir tüfek? Ve savaşın içinde? Asla, diye düşünüyordum. Ve onu bir barakaya dayadım. Ve orayı terk ettim. Hatta bu olay o zamanki derneğimizin de dikkatini çekmişti. Bu işten nasıl sıyrıldığımı bilmiyorum, ama bir şekilde başarıldı. Ve tüfeksiz de oldu.
Ben 3,5 yıl gücümün yettiğince savaştan kaçtım. (...) Vurulmamak ve vurmamak için her yolu, her aracı denedim - kötü araçları bir kere bile kullanmadım. Ama beni zorlasalardı, hiçbir istisna yapmaksızın, her yolu dener, her aracı kullanırdım: Rüşvete, suç teşkil edecek bir eyleme hayır demezdim. Çok kişi böyle yapıyordu
Kumandamda bulunan zabıtan ve efradın hürmet ve tazimlerini arza geldim. Siz bundan evvel olduğu gibi bundan böyle de muhterem kumandanımsınız. Kolordu komutanına mahsus araba ile maiyetinize bir takım süvari getirdim. Hepimiz emrinizdeyiz.
Gâzilerim!.. Yiğitlerim!.. Bu şehîd kardeşlerimiz asla ve kât'a, Budin beylerbeyi ve kethüdası olamaz. Bilirsiniz ki, her ikisi de, kırk yıllık dostlarımızdır. Onları bizden iyi kim tanıyabilir? Üstelik koca Osmanlı ordusu buralarda iken, bir beylerbeyinin başı nasıl uçurulabilir? Daha bizim kaleyi bile düşüremezken, bu kefereler!.. Karapençe’yi gönderelim, doğrusunu öğrenip gelsin. Doğru olsa bile biz Allah için cihâd ediyoruz. Pâdişâhımız sağ olsun!..
Benim ciddi ve otoriter olduğumu söylerler, doğrudur. Asker bir aileden geldiğim, askeri okullarda okuduğum için disiplini severim. Takıma hem kaptanlık hem de antrenörlük yapardım. Öğretmesini, çalıştırmasını sever ve iyi bilirim. Hırçın tabiatlı olduğum için çocuklara belki sert muamele yapmışımdır. Beni hem severler hem de sayarlardı.