#akıl

İnsanların saadet anlayışları da gariptir. Kitaplara bakarsınız, kendilerini dinlersiniz, insanoğlunun asıl vasfı akıldır. Onun sayesinde diğer hayvanlardan ayrılır. Beylik sözüyle hayata hükmeder. Fakat kendi hatalarına teker teker bakarsanız bu yapıcı unsurun zerre kadar müdahalesini göremezsiniz. Bütün telakkileri, hususi bağlanışları hep bu aklın varlığını yalanlar.

Tanıdığım bazılarına henüz akıl çağı gelmedi. Eleştiri, şüphe, itiraz, kanıt, argüman, soruşturma gelmedi. Ama çok mutlular. Polinezyalı yerliler de çok mutlu. Benim derdim mutluluk değil. Benim derdim bilinç. Benim derdim bilgi. Bilgi için, bilmek için yaşıyorum.

Vakt, keskin bir kılınç gibidir. Yarına çıkacağımız belli değildir. Mühim işleri bugün yapmalı, mühim olmayanları yarına bırakmalıdır. Aklı olan böyle yapar.

Aklını, zekanı arttıramazsın çünkü onlar beynin çalışma mekaniğiyle ilgilidir. Oysa bilgini artırabilirsin ki bu beyin kapasitesidir. Bu yüzdendir ki Kuran'da "Rabbim, ilmimi artır" duası önerilmiştir. İlim/bilgi/data beynin daha kapsamlı, daha büyük resmi görmesi içindir.

… Gaye aklı, birtakım konularla tıka basa doldurarak öğrenmeye eğilimli bir duruma getirmek olamamalıdır. Bilakis gaye bir şahsa, sonradan kendisi için faydalı olacak ve çevresinin bundan istifade edeceği bilgi hazinesini sağlamaktan ibaret olmalıdır.

Bir şeyin zıddı olmazsa doğrusu nasıl ortaya çıksın? Şeytan olmayacak, nefis olmayacak ve biz imtihan olacağız? Güzeli göreceğiz, doğruyu göreceğiz? Bu imkansız. Yüksek sevgiyi elde etmemiz imkansız, yüksek aklı elde etmemiz imkansız. Çocukluğumuzdaki gibi kalırız, gelişmeyiz.

Liste
Yükleniyor…