Şeyhî

Aşkın şehîdiyem sanemâ silme kanımı
Kan yutup ölmüşem yine kan ile yu beni
(Ey güzel, ben senin aşkının şehidiyim, kanımı silme; kan yutarak ölmüş âşığını, yine kan ile yıka)

Teşne cânım kan yutar la'line karşı eylemez
Gamzen okundan hazer benzer susadı kanına
(Dudağına teşne canım kan yutar, gamzenin okundan kanına susamış gibi sakınmaz.)

Gamzesinden dembedem yağsa başıma tig ü tîr
Hükm anundur kavl anun tutduk boyun fermânına
(Gamzesinden durmaksızın başına kılıç ve ok yağsa da hüküm onundur, söz onundur, onun fermanına boyun tuttuk)

Cevr ettiğime kalmasın uş öldürem demiş
Yazığa girdiğine bak andan yalan dahı
(Eziyet ettiğimle kalmasın hemen öldüreyim, demiş yalancının yazığa girdiğine bak.)

Demişsin öldürem ivmezse bu sözünde şehâ
Şükr ki Şeyhî kuluna himâyetin görünür
(Ey sevgili, bu sözünden dönmezse öldüreyim demiş; şükür ki, Şeyhî kuluna himâyen görünür.)

Lebin Mesîhi ki ihyâ kılar gam ölmüşünü
Belî çü şâh-ı keremsin kerâmetin görünür
(Mesih gibi diriltici olan dudağın gamdan ölmüş âşığını diriltir. Zira sen şâh-ı keremsin, keramet gösterebilirsin.)

Zülfün kemendi câna yeter göz ü kaş nedir
Hâcet mi bunda düşmüşe tîr ü kemân dahı
(Ey sevgili, âşığın canını almak için, saçının kemendi yeter, göze ve kaşa gerek yoktur. Çaresiz durumdaki âşığa ok ve yay kullanmaya ne gerek var.)

Dedim ki Şeyhî'yi aşkın dedi ki öldüriser
Dedim harâmî gözüne dedi ki kanı halâl
(Şeyhî'ye olan aşkın dedim, dedi ki, ölecek. Harâmî bakışlı gözlerine dedim, dedi ki, kanı helâldir.)

Liste
Yükleniyor…