Bay Kemal, senin nasıl bir devrimci olduğunu bilmiyorum. Ama ben muhafazakâr bir devrimciyim.
- Henüz kategori yok.
-
Roma-Udinese Karşılaşması: Serie A'da Zirve Mücadelesi…09.11.2025
-
Süper Lig'de Göztepe Fırtınası: Kasımpaşa Deplasmanınd…09.11.2025
-
Fenerbahçe, Viktoria Plzen Maçındaki Tartışmalı Penalt…09.11.2025
-
TOKİ Sosyal Konut Başvuruları: Genel Şartlar, Kontenja…09.11.2025
-
Samsunspor, Eyüpspor Karşısında Galibiyet Serisini Sür…09.11.2025
-
Augsburg, Stuttgart Deplasmanında Kritik Virajda: Rexh…09.11.2025
-
Premier Lig Devlerinin Kritik Randevusu: Manchester Ci…09.11.2025
-
Süper Lig'de Gençlerbirliği Başakşehir'i Mağlup Etti: …09.11.2025
-
Premier Lig Devleri Karşı Karşıya: Manchester City - L…09.11.2025
-
Guardiola'nın Tarihi Maçında Zirve Savaşı: Manchester …09.11.2025
- Tahir Musa Ceylan 534
- Abdülkâdir Geylânî 488
- Yalçın Küçük 436
- Recep Tayyip Erdoğan 253
- Adolf Hitler 252
- Schopenhauer 200
- Johann Wolfgang von Goethe 197
- Haruki Murakami 191
Liste
Recep Tayyip Erdoğan
Kendi içindeki taciz, tecavüz, hırsızlık, arsızlık dalgasıyla hesaplaşmayı reddeden zihniyettir bizim zihniyetimiz.
5 artı 4 üsler kuruldu, ne kurarsanız kurun. 'O kurulan üsleri niçin yaptınız' filan diye sorduğumuz zaman verdikleri cevap çok manidar; 'Ruslara karşı' diyorlar. Ya 'Ruslara karşı' diyorsunuz da Ukrayna'ya karşı Rusların karşısında ne yaptınız, Ukrayna'nın yanında durabildiniz mi, Ukrayna'ya destek verebildiniz mi? Her şeyleri yalan. Bu Batı'ya güven olmaz. Batı'nın alacaksan ilmini alırsın, sanatını alırsın ama siyasette Batı'nın siyasetine güven olmaz. Bunlar bizi Avrupa Birliği'nde bile işte sene 63, o günden bugüne ne yapıyorlar, hala oyalıyorlar. Ne zaman başladı? Aslında 59'da başladı ama o gün bugün hep oyaladılar, niye? Ya bunlarda yalan, aman ya Rabbi, almış başını gidiyor, dürüstlük yok bunlarda, dürüstlük bizim milletimizde var.
Ülkemizin sınırları dibinde terör koridorları kurulmasına asla izin vermeyeceğimizi, bunun için güvenlik hattımızın eksik kalan kısımlarını mutlaka tamamlayacağımızı burada bir kez daha ifade etmek istiyorum. Hiçbir gerçek müttefikimizin ve dostumuzun da ülkemizin bu meşru güvenlik kaygılarına karşı çıkmayacağını, bilhassa da tercihini terör örgütlerinden yana kullanmayacağını umut ediyoruz. Müttefiklerimizden ve dostlarımızdan bu konudaki meşru endişelerimizi anlamalarını ve saygı göstermelerini beklemek en tabii hakkımızdır.
Düşünün Dolmabahçe Bezmi Alem Valide Sultan Camii’nin içinde bu eşkıyalar, bu teröristler bira şişeleriyle, bira kutularıyla adeta caminin içini pislemişti. Bunlar böyle. Bunlar çürük, bunlar sürtük.
Şimdi birileri çıkıp ‘aç kaldık’ diyor. Ya vicdansızlık yapma, ne aç kaldın. Aç kalan falan yok!
Hiç endişeniz olmasın, biz dimdik ayaktayız. Ayakta tutun yeter ki Gümüşhane'mizi her zaman olduğu gibi çok çok farklı müstesna bir şekilde inşallah 2023'e hazırlayın. 2023'te Cumhur İttifakı olarak Gümüşhane'den silme çıkmaya kararlı mıyız? Bu malum takıma da gereken dersi vermeye de hazır mıyız?
Muhalefeti destekleyerek ‘Türkiye’de yönetimi değiştirmeliyiz’ diyenlerin derdi, ülkemizin demokrasisini insanlarımızın hak ve özgürlüklerini geliştirmek olabilir mi? Buna inanan varsa ya ülkesinden ve dünyasından bihaberdir ya hırsı ve kini gözünü kör etmiştir ya da aynı projenin parçasıdır. CHP’nin öncülüğünde hayata geçirilmeye çalışılan bu proje, eski Türkiye’yi hortlatma, demokrasimizi yıkma, ekonomimizi çökertme, insanlarımızı esir alma projesidir. Hiç merak etmeyin, başaramayacaklar. Çünkü Türkiye, eski Türkiye değil. Gençleri, kadınları ve her kesimden insanıyla milletimiz, olup biten her şeyin farkındadır. Bu sıklet, bu yükü kaldırır; kaldırmakla kalmaz, yere çalıp paramparça eder. Nasıl bunca yıldır önümüze kurulan tuzakları birer birer bozduysak bu senaryoyu da yırtıp atacağız. Milletimiz, 2023 Haziran ayındaki seçimlerde sandığa gittiğinde bir bizim eserlerimize bakacak bir de bu karanlık güçlere bakacak. Böyle bir tablo karşısında herkesin yöneleceği yer, AK Parti ve Cumhur İttifakı'dır. CHP Genel Başkanı kendisine verilen görevi bir türlü başaramadığını görünce milletimizin değerlerinin istismarına yöneldi.
'Tayyip Erdoğan'dan kurtulmalıyız.' beyanını pek çok mecrada dolaşıma sokanların derdi, milletimizin huzuru ve refahı olabilir mi?
(...) Salgın döneminde tüm ülkeler kepenkleri indirirken bizim yatırımlarımıza kesintisiz devam etmemiz, açılıştan açılışa, temel atmadan temel atmaya koşmamız bunun en somut örneğidir. Hala kalkıp da bu yolda, bu mücadelede beraber yürüdüğümüz arkadaşlarımızdan faizi savunanlar kusura bakmasın; bu yolda ben, faizi savunanla beraber olamam, olmam. Zira şunu bilmemiz lazım; bu konu sıradan bir konu değildir. Şu anda dünyaya bakalım ya. Amerika’ya, Batı’ya, İsrail’e bakın. Bütün bunlarda faiz aşağılara çekilmişken bizim arkadaşlarımıza ne oluyor da faizi savunur hale geliyor? Enflasyonun buralarda ne hale geldiğini görüyorsunuz. Peki bizim arkadaşlarımıza ne oluyor? Bu görevde olduğum sürece faizle mücadelemi sonuna kadar sürdüreceğim ve enflasyonla mücadelemi sonuna kadar sürdüreceğim. Bu konuda Nas'[sure. (Ayet/Hadis anlamlarına da gelir.)] ortada, Nas ortada olduğuna göre sana bana ne oluyor. Olaya buradan bakacağız ve ona göre de adımımızı atacağız.
Dünyayı tanıdım, tanıyorum. Şu anki liderler içerisinde en kıdemli lider benim.
Ben nasıl geri adım attım? Ben taarruzdayım. Benim kitabımda geri adım atmak yok.
Bin yıldır her karış toprağını alın terimizle ve gerektiğinde kanımızda sulayarak vatanımız haline getirdiğimiz bu topraklardaki mücadelemizin ilanihaye devam edeceği anlaşılıyor. Bundan bir asır önce sınırları Balkanlardan Kafkaslara ve Kuzey Afrika'ya kadar uzanan Osmanlı'yı yıkmakla yetinmeyenlerin Anadolu'yu da milletimize mezar etme heveslerini kursaklarında bırakmıştık. Cumhuriyetimizin kuruluşunun ardından da ülkemizin bütünlüğüne, milletimizin birliğine, kardeşliğimize, geleceğimize yönelik saldırılar çeşitli kisveler altında hep sürmüştür. Ülkemize yönelik tehditler kimi zaman milletimizi medeniyetinden, tarihinden, kültüründen değerlerinden koparma gayretleri, kimi zaman terör örgütleri eliyle doğrudan varlığımıza saldırılar şeklinde ortaya çıkmıştır. Demokraside ve ekonomide geri kalmışlığı bize dayatanlar bu uğurda vesayetten darbelere köken ve mezhep gerilimlerinden provokasyonlara kadar her yolu ve yöntemi denemişlerdir. Türkiye'nin başlattığı her demokrasi ve kalkınma hamlesinin önünü kesenler bilerek veya bilmeyerek işte bu sinsi oyuna hizmet etmişlerdir. Hamdolsun, son 19 yıldır sağladığımız istikrar ve güven iklimi sayesinde ülkemiz her alanda kendi gerçek potansiyelini hayata geçirme imkanına kavuşmuştur.
Bir gece yarısı gerçekleştirilen bu eylem kesinlikle art niyetli bir girişimdir. Emekli amirallerin vazifesi 104 tanesi bir araya gelerek siyasi bir tartışma konusunda darbe imaları içeren bildiriler yayınlamak değildir. Emekli amiral sıfatıyla da olsa böyle bir girişim, kahraman Türk Silahlı Kuvvetleri'ne yönelik bir bühtandır.
Türkiye'ye diz çöktüremeyeceklerini görenlerin, diplomasi ve ekonomi alanında yoğunlaştırdıkları kuşatma çabalarını reform gündemimize hız vererek boşa çıkardık. Türkiye'yi salgınla birlikte hızlanan yeni küresel siyasi ve ekonomik düzende hak ettiği yere çıkarmakta kararlıyız. Ülkemizin hayrına olan her iş gibi reformlarımızı da kör bir husumetle sabote etmeye çalışanları milletimizin takdirine havale ediyoruz. Birçok ülkede görülen sıkıntıların, tedarik zincirindeki aksaklıkların ve güvenlik zafiyetlerinin hiçbirine Türkiye'de şahit olunmadı.
Türkiye'nin demokrasiden ekonomiye her alanda en üst lige çıkmasının ifadesi olan 2023 hedeflerimizin en kritik dönemeci de aynı yıl yapılacak seçimlerdir. Kongrelerimizde, partimizi 2023 seçimlerine taşıyacak ve inşallah sandıkta bir kez daha elde edeceğimiz zaferin altına imza atacak kadroları belirliyoruz. Teşkilatlarımızda görev alan her bir arkadaşımın böylesine bir tarihi sorumluluğun altına girdiğinin bilincinde olduğunu biliyorum. Gözlerinizdeki parıltı, yüreklerinizdeki kıpırtı, kalplerinizdeki heyecan, büyük ve güçlü Türkiye'nin inşasına katkıda bulunma azminizin yansımasıdır. Rabbime bana sizler gibi yol ve dava arkadaşları nasip ettiği için hamdediyorum.
Türkiye’nin uzay çalışmalarında iddiasının ve gücünün son işareti olan Türksat 5A uydumuzu 8 Ocak’ta Amerika’dan yörüngesine yolcu ettik. İnşallah 5B uydumuzu da önümüzdeki yaz başında uzaya fırlatacağız. Uzay çalışmalarında uzak mesafelerdeki büyük uydular yerine düşük maliyetleri ve teknik kolaylıkları sebebiyle daha kısa mesafelerdeki mikro uyduların önemi giderek artıyor. Biz de bu amaçla ülkemizde bir mikro uydu fırlatma tesisi kurma çalışmalarına başladık. İnşallah çok uzak olmayan bir tarihte ülkemizin ve dostlarımızın uydularını kendi tesisimizden uzaya göndereceğiz. Haberleşmeden enerjiye, çevrenin korunmasından savunma sanayine kadar geniş bir kullanım alanına sahip uzay ve uydu teknolojileri konusunda ülkemizi marka haline getirmekte kararlıyız. Bu adımın gençlerimizin 2053 vizyonlarının altyapısına yapacağımız en büyük desteklerden biri olacağına inanıyoruz.
LGBT, yok böyle bir şey. Bu ülke millîdir, manevidir ve bu değerlerle geleceğe yürümektedir.