Bu ülkenin çocukları, gençleri, eşit, parasız, bilimsel eğitim olanaklarına ulaşabilir durumda olmalıdır.
- Henüz kategori yok.
-
Girona Küme Düşme Hattından Çıkış Arayışında: Alavés M…08.11.2025
-
Adanalı Genç İş İnsanı Mehmet Hanifi Kalo Hayatını Kay…08.11.2025
-
Irmak Ünal'dan Kanserle Mücadele Sürecine Dair Samimi …08.11.2025
-
Schalke ve Elversberg Zirve Yarışında: Gençler Sahne A…08.11.2025
-
Premier Lig'de Büyük Heyecan: Tottenham - Manchester U…08.11.2025
-
Şanlıurfaspor'dan PFDK Kararına Sert Tepki: İtiraz Red…08.11.2025
-
Gaziantep'te Umre Yolcusunu Karşılamaya Giden Aile Tra…08.11.2025
-
Premier Lig'in Zirve Yarışında Tottenham-Manchester Un…08.11.2025
-
Hull City, Portsmouth Karşısında Evinde Galibiyet Arıy…08.11.2025
-
Sakaryaspor - Serikspor Karşılaşması Öncesi Son Durum …08.11.2025
- Tahir Musa Ceylan 534
- Abdülkâdir Geylânî 488
- Yalçın Küçük 436
- Recep Tayyip Erdoğan 253
- Adolf Hitler 252
- Schopenhauer 200
- Johann Wolfgang von Goethe 197
- Haruki Murakami 191
Liste
Erkan Baş
Bu cinayetlerin yaşanmasını istemiyorsanız, çocuklarımızın, gençlerimizin, tarikatların, cemaatlerin insafına terk edilmesine gönlünüz razı değilse, tüm tarikat, cemaat okul ve yurtları derhal kamulaştırılmalıdır.
Enes'in hayatını kaybetmesinden hepimiz sorumluyuz. Bizim sorumluluğumuz, engelleyememek. Bunun doğrudan suçlusu ise AK Parti'dir. Hiç kimse bu suçu örtemeyecek. Bu cinayetin sorumlusu dindar ve kindar gençlik hedefleyenlerdir.
..."İşte bu hakları kazanmak için mücadele etmeliyiz, örgütlenmeliyiz. Yaşadığımız salgın net olarak gösterdi, sermaye düzeni sağlığımızı, yaşam hakkımızı hiçe sayıyor. Bize toplumcu, halkçı bir düzen lazım. Temel hizmetlerin ve hakların alınıp satılmadığı, sömürünün olmadığı bir düzen gerek. Yıllardır katıldığım toplantılarda konuşmamı ‘yaşasın sosyalizm’ diye bitiririm. Şimdi korona gösteriyor ki: "Yaşamak için sosyalizm!"
Ve bilin ki; sizi, sevdalısı olduğunuz koltuklardan bugününü, yarınını çaldığınız çocuklar indirecek! Genç kardeşlerim, tarih sizi yazacak. 'Doğduklarında iktidarda olan partiyi defettiler' diye anılacaksınız. 'İçine doğdukları karanlığı yırtıp attılar' diye anılacaksınız. 'Bu ülkeyi aydınlığa çıkardılar' denecek sizin için.
Padişahım çok yaşa diyorsunuz… Katılıyorum! Çok yaşasın Tayyip Erdoğan! Yaşasın ki çektirdiklerinin hesabını soralım!
Hayatında bir gün olsun fatura, kira ödeme derdin oldu mu? Hiç sabah akşam aç karnına yürüyerek iş aradın mı? Sen bunları yaşamadın. Yaşasan bu bütçeyi getirmeye utanırdın.
Buradan üç cümle kuralım. Bir, Meclis Saray’ın onay makamına çevrilmiş durumda. İki, egemenlik maalesef halkın değil tek adamın. Üç, çocuklar bayram kutlayamıyor. Çünkü bu iktidar akıldışı salgın yönetimiyle çocukları evlere hapsetmiş durumdadır. ABD’nin çocukları başarmıştır, bizim çocuklarımızın hayatına mal olmuştur. Adile Teyze’nin kuzucukları vardı, şimdi tosuncuklar var. Flüt çalmayı öğrenen çocuklarımız vardı, şimdi maşallah at çalan at hırsızlarımız var. Sermet Erkin’in şapkadan çıkardığı tavşanla eğlenen çocuklarımız vardı, şimdi el çabukluğu ile milyarlarca doları hiç edenler var. Demir parayla leblebi tozu için sıraya giren çocuklar vardı, şimdi milyonlarca liralık arabalarda pudra şekeri bulunduranlar var. Yüzlerce çocuğun annesi gözleri önünde öldürülürken İstanbul Sözleşmesi’nden çıkmaya çalıştınız. Sizin çocuklarınız askere bile gitmedi, ama yoksul çocukların tabutu başında propaganda yaptınız. Eskiden 23 Nisan'da çocukları koltuklara oturturlardı. Sizin varlığınız, idareniz, 23 Nisan'da temsilen koltuğa oturan çocuk kadar oldu mu? Çocuklar bile bazen tembihleri dinlemez, içinden gelenleri söyler. Siz bunu bir kez olsun yapmadınız. Devran dönecek, parmağınızda oynattığınız adaletsiz yargı dönemi bitecek. Adliye koridorları lebaleb hırsızlarla, avantacılarla, arsız müteahhitlerle dolacak. Kimse yanına kâr kalacağını sanmasın. Hani o Vahdettin'e 'soysuz' denmesinden rahatsız olanlar var ya, onlara söylüyorum; o kaçtı, siz onun gibi kaçamayacaksınız.
İsrail istediği kadar güçlü olsun/görünsün, kazanan, haklı olan ve direnen Filistin halkı olacak.
Sol, Haziran yaşanmamış gibi yaşamaya devam edemezdi. Bu iddianın ilk ciddi siyasal-örgütsel sonucu, Halkın Türkiye Komünist Partisi oldu.