Geçmişteki güven hiçbir zaman bugünün intikamı için kullanılmamalıdır.

Gözüm ağladıkça gamzelerim gülmemekte. Ruhum yıpranmadıkça kalemim hareket etmemekte. Nefesle inşa ettiğim sözüm kulaklarına borçtur; şeytan güvendiklerimi gömdü, lan ne iştir?

Orhan Gencebay müziği apayrıdır. Hem duygusu, sözü ve müziği bütündür. Orhan Gencebay bir kişilik göstergesidir. Doğruluk, edep, ahlak, tevazu... Üstadı seviyorum. Orhan Gencebay’ın tasavvufa ve maneviyata bakışını da sağlam ve güzel görüyorum.

En namuslu sözler, en namussuz insanların dilinde.

İftira yamyamlıktan daha kötüdür.

Onurun kurallarını bizim yıldızları incelediğimiz gibi inceleyenler var: Uzak bir mesafeden.

Az yalan söylenmez; yalan söyleyen her yalanı söyler!

Pısırık, beceriksiz olmayı yeğlerim, yalancı, dalavereci olmaktansa.

İyi insanda kötü söz kalmaz.

Karakter asaletine yemin etmekten daha fazla güven.

Oysa kendilerini midelerine ve cinselliklerine kaptıranlar onursuzluğa gömülüp giderler.

Şöhret edinilmeli, fakat onurun sadece kaybolmamasına dikkat etmek yetecektir.

Onur kazanılmamalı, sadece kaybetmemek yeter.

İnsanların sana inanması ve güvenmesi için, söylediklerin ile icraatlarının birbirini tamamlıyor olması gerekir.

Diliniz sizin makamınızdır, o halde onu küçümsemeyin. Tutamayacağınız sözleri katiyyen vermeyin.

Saraylarda erkeklere kulübelerde olduğu kadar iyi kalpli olduklarına güvenebilirsiniz.

Sadakat onurun işaretidir. (Orijinali: Loyalität ist das Mark der Ehre.)

Kendi kendisinden utanmayan, yeryüzünde hiç kimseden utanmaz!

Genel olarak insanlara ve sözlerine güvenilmez, çünkü insanlar size verdikleri sözü tutmayacak sefil yaratıklardır, sizin de onlara verdiğiniz sözü tutmanız gerekmez.

Bir zamanlar sözün senet olduğu ülkemizde, bugün sözler yerlerde sürünüyor. Kimsenin sözüne güvenilemiyor. Dahası, ortalık döneklerle dolu…