Vakıf malı olan Ayasofya'nın, vakfiyesine muvafık şekilde cami olarak kullanılması milletimizin uzun yıllardır hasreti ve beklentisidir.
- Henüz kategori yok.
-
Arnold Schwarzenegger'dan The Running Man Remake'ine T…08.11.2025
-
Beşiktaş'ta Rafa Silva'nın Geleceği Belirsiz: Saha İçi…08.11.2025
-
Cengiz Ünder'den 8 Milyon Liralık Göz Kamaştıran Evlil…08.11.2025
-
Uzun Süreli Melatonin Kullanımının Kalp Sağlığına Olas…08.11.2025
-
Körfez'in Nefes Kesen Derbisi: Al-İttihad ve Al-Ahli K…08.11.2025
-
Yeşil Vatan Seferberliğiyle Geleceğe Nefes: Sinop ve S…08.11.2025
-
Arteta'dan Sunderland Maçı Öncesi Arsenal Değerlendirm…08.11.2025
-
Beşiktaş'ta Yeni Futbol Komitesi Göreve Başladı: Tammy…08.11.2025
-
Bundesliga'da Büyük Çalkantı: Bayern Serisi Bitti, HSV…08.11.2025
-
Juventus-Torino Derbisi: Serie A'da Zirve Mücadelesi v…08.11.2025
- Tahir Musa Ceylan 534
- Abdülkâdir Geylânî 488
- Yalçın Küçük 436
- Recep Tayyip Erdoğan 253
- Adolf Hitler 252
- Schopenhauer 200
- Johann Wolfgang von Goethe 197
- Haruki Murakami 191
Liste
Benzer Sözler
Hamdolsun Ayasofya-i Kebir Cami-i Şerifi açıldı. Tarihte yeni bir sayfa da açıldı. Aynı zamanda Türkiye’nin bağımsızlık tarihinde de...
Artık burası aslına döndü, camiydi tekrar cami oldu. Şimdi ilanihaye inşallah cami olarak tüm inananlara hizmete devam eder.
Resmi tarih din'dir.Üniversite kürsülerinde ve cami minber'lerinde okunuyor ve okutuluyor.Hutbe'dir.
Cami, kalabalığın ruhuna 'kardeşlik aşısı' üfler. Camide kalabalıklar 'cemaat', yığınlar 'ümmet' olur.
Koç Grubu şirketleri gelişirken, kafamda iki büyük amaç olgunlaşmıştı. Bunlardan biri uzun yılların emeği olan şirketlerimizi süreklilik ve verimli çalışmayı sağlayacak şekilde yeniden düzenlemekti. Bu amaçla Holding şirketimizi kurduk. İkinci amacım da sosyal hizmet ve bağışlarımızı kurumlaştırmak ve bunların benden sonra da sürekliliğini sağlamaktı. Bu ikinci amacım da Vehbi Koç Vakfı'nı kurduğum zaman gerçekleşti.
Benim hayatımı boş verin, eğer işgalciler İstanbul'un fetih sembolü olan Ayasofya’ya çan takmaya gelirlerse, benden emir beklemeden ateş açın ve Son nefesinize kadar Ayasofya Camii için savaşın!
Hem kahrolsun şeriat diyorlar, hem de o pislik cenazelerini camiye getiriyorlar. Hem çağ dışı diyeceksin, hem cesedini çağ dışı dediğinin camisine getireceksin?
Yunanistan kurusıkı atıyor. Biraz kendine çeki düzen ver. Haddini bilmezsen Türkiye'nin yapacağı bellidir. Diyorlar ki 'Ayasofya'yı camiye çevirmeyin', Türkiye'yi siz mi idare ediyorsunuz biz mi idare ediyoruz?
Bunları da aşmak bizim için sorun değil ama getirisi götürüsü nedir? Bunun bir götürüsü var. Onun faturası çok daha ağır. Dünyanın çeşitli yerlerinde bizim binlerce camimiz var. Bunu söyleyenler acaba o camilerin başına ne gelir düşünüyor mu? Bunları düşünmeden söylüyorlar. Bunlar dünyayı tanımıyorlar. Muhataplarını bilmiyorlar. Ben bir siyasi lider olarak bu oyuna (Ayasofya'yı cami olarak açmak) gelecek kadar istikametimi kaybetmedim.
Bu işin bir siyasi boyutu var, yanı var. Yan tarafta Sultanahmet’i doldurmayacaksın, ‘Ayasofya’yı dolduralım’ diyeceksin. Büyük Çamlıca Camii’ni yaptık, 4-5 tane Ayasofya eder. Bu oyunlara gelmeyelim. Bunların hepsi tezgah.
Bizim değerlerimizde yol engel tanımaz. Önünde cami bile olsa eğer yol oradan geçecekse, biz o camiyi yıkarız, gideriz o camiyi başka bir yerde inşa ederiz.
Olabiliyor işte, oluyor. Özgürlük iddiasında olan bir hareket, bölgeyi insansızlaştırarak, tarihi mirası yok ederek, nasıl bir gelecek tahayyül ediyor bilinmez ama kendi aklınca geleceğe bir çeşit ‘yatırım’ yapıyor!
Tarihi bir hata düzeltilmiştir ve inşallah kıyamete kadar da Ayasofya ibadete açık olacaktır.
Kaç bin cami var bilmiyorum. Her imam üç kişiyi, her müezzin üç kişiyi eğitseydi bu ülkenin sorunu kalmazdı.
Benim hayatımı boş verin, eğer işgalciler İstanbul'un fetih sembolü olan Ayasofya’ya çan takmaya gelirlerse, benden emir beklemeden ateş açın ve Son nefesinize kadar Ayasofya Camii için savaşın!
Ben ki Kostantiniyye fatihi abd-i aciz Fatih Sultan Mehmed, bizatihi alın terimle kazanmış olduğum akçelerimle satın aldığım Kostantiniyye’nin Taşlık mevkiinde kain ma’lümu’l-hudud olan 136 bab dükkanımı aşağıdaki şartlar muvacehesinde vakf-ı sahih eylerim. Şöyle ki: Bu gayr-i menkulatımdan elde olunacak nemalarla şehrin her sokağına ikişer kişi tayin eyledim. Bunlar ki, ellerinde bir kap içerisinde kireç tozu ve kömür külü olduğu halde günün belirli saatlerinde bu sokakları gezeler. Bu sokaklara tükürenlerin tükrükleri üzerine bu tozu dökeler ki yevmiye yirmişer akçe alsınlar; Maazallah herhangi bir gıda maddesi buhranı da vaki olabilir. Böyle bir hal karşısında bırakmış olduğum 100 silah ehl-i erbaba verile. Bunlar ki hayvanat-ı vahşiyyenin yumurtada veya yavruda olmadığı sıralarda Balkanlara çıkıp avlanalar ki zinhar hastalarımızı gıdasız bırakmayalar.
Mozaiklerin üzerini alçıyla örtün ki, müminler rahatsız olmasın! Fakat bu şaheseri parçalamayın.
Politika; orduya, camiye ve okula girmemeli. Şimdiki politikacılara sorarsanız: "Efendim okulda politika olmalıdır." Ben okul bitinceye kadar ilim irfan sahibi olmalarını, bunları öğrenmelerini beklerim.