Uçarken havayı kesen ve onun direncini hisseden kuş, bunu havasız (vakum) yerde daha iyi yapabileceği kanısına kapılabilir.
- Henüz kategori yok.
-
Arnold Schwarzenegger'dan The Running Man Remake'ine T…08.11.2025
-
Beşiktaş'ta Rafa Silva'nın Geleceği Belirsiz: Saha İçi…08.11.2025
-
Cengiz Ünder'den 8 Milyon Liralık Göz Kamaştıran Evlil…08.11.2025
-
Uzun Süreli Melatonin Kullanımının Kalp Sağlığına Olas…08.11.2025
-
Körfez'in Nefes Kesen Derbisi: Al-İttihad ve Al-Ahli K…08.11.2025
-
Yeşil Vatan Seferberliğiyle Geleceğe Nefes: Sinop ve S…08.11.2025
-
Arteta'dan Sunderland Maçı Öncesi Arsenal Değerlendirm…08.11.2025
-
Beşiktaş'ta Yeni Futbol Komitesi Göreve Başladı: Tammy…08.11.2025
-
Bundesliga'da Büyük Çalkantı: Bayern Serisi Bitti, HSV…08.11.2025
-
Juventus-Torino Derbisi: Serie A'da Zirve Mücadelesi v…08.11.2025
- Tahir Musa Ceylan 534
- Abdülkâdir Geylânî 488
- Yalçın Küçük 436
- Recep Tayyip Erdoğan 253
- Adolf Hitler 252
- Schopenhauer 200
- Johann Wolfgang von Goethe 197
- Haruki Murakami 191
Liste
Benzer Sözler
Uçarken havayı kesen ve onun direncini hisseden kuş, bunu havasız (vakum) yerde daha iyi yapabileceği kanısına kapılabilir.
İnsan, kendi dünyasının dışında gezinmek ister; mükerrer denetimlere, hırslı, çılgın deneyimlerine bakmaksızın, hâlâ imkânsız olana kalkışır; araştırmalarını görünen dünyanın ötesinde gerçekleştirmeye gayret eder ve sefaleti hayali diyarlarda arar. Pratik bir filozof olmadan önce metafizikçi olur. Hayaller üzerine meditasyon yapmak için gerçekler üzerinde düşünmeye son verir. Varsayımda bulunmak, hipotezlere kendini vermek için deneyimi ihmal eder. Aklını geliştirmemeye cüret eder, çünkü ilk günlerinden beri onun suçlu olduğunu düşünmesi öğretilmiştir. Yaşadığı dünyada mutlu olduğu imkânları düşünmeden önce, başka bir hayatın belli belirsiz yerlerindeki kaderini biliyormuş gibi davranır; kısacası, insan doğanın çalışmasını küçümser.
Şizofrenler hep yeni dünya kuruyorlar ve kurdukları dünyada yaşıyorlar. Ancak dünyalarının akılları yok ve sık sık yeni dünya kuruyorlar. Şizofrenler tutarlı değiller ve ısrarlı olmaıyorlar; toplum, fırsat buldukça şizofrenleri akıl hastanelerine kapatıyor.
Hürriyet de, mutlak tanımı imkansız sözcük ve kavramlar arasında ve belki de başında yer alıyor; taşın hem özgür ve hem de esir olduğunu söylemek mümkündür ve bu hürriyetin anlatılmasındaki zorluğa işaret etmektedir. Hareket, istek veya alışkanlığını kaybetmiş katman veya sınıfları, hareket etmedikleri için özgürlükten yoksun sayabilir miyiz; bu nedenle, özgürlüğün bir hareket durumu ve sadece hareket durumu değil, aynı zamanda sınırlarda ve sınırları zorlayan hareket hali olduğunu kabul etmek mecburiyetindeyiz. Dolayısıyla, bir yanıyla öznede hareket isteği ve diğer yanıyla, sınırla çatışma hali yoksa, özgürlüğün varlığını söylemek, sözcüğün olumsuz anlamında, metafiziktir.
Akıllı insanlar kendilerine yapılan birçok şeyi affedebilir; ama affetikleri şeyleri hiçbir zaman unutmaz.
Bilinende sınır vardır, bilinmeyende sınır yoktur. İnsan aklı anlaşılmazlığın engin okyanusunda barınacak bir ada sağlar. Her kuşağa düşen iş, bu okyanustaki adaya biraz daha toprak katarak büyütmektir.
Uzun vadede hiçbir şey akıl ve deneyime direnemez; dinin her ikisiyle de çeliştiği oldukça açıktır.
Aklın, yola çıkmadan ya da henüz yolda iken seni uyarmaz, ne ki yolun en ucuna varmışsındır. Ne kadar ileri gittiğimizi ancak geriye dönüp baktığımızda anlayabiliriz.
Bir ateist, insanlığı yeniden doğaya, deneyime ve akla yönlendirmek için, insanlığa zarar veren ejderhaları yok eden kişidir.
Bir şeyin tadına bakmadan taraf tutmanın önyargıdan öteye geçemeyeceğini düşünüyorum.
Aptallar, akıllılardan pek az şey öğrenirler; ama akıllılar aptallardan çok şey öğrenirler.
Yüreğinin götürdüğü yerde kırılırsın. Aklının götürdüğü yerde yanılırsın. Yüreğin aklına, aklın yüreğine uymaz Daralırsın....
...dışarısını görebilirsin...bunu anlıyorum, ama asla dışarı çıkamazsın! ..sen cama toslamaya mahkumsun!
Bir insan, kilitli olmayan, ama içeriye doğru açılan bir kapıyı boyuna itiyor, çekmek aklına gelmiyorsa, odada hapistir.