Türkiye’de vicdanî ret hakkı tanınana kadar mücadelemizi sürdüreceğiz.
- Henüz kategori yok.
-
Girona Küme Düşme Hattından Çıkış Arayışında: Alavés M…08.11.2025
-
Adanalı Genç İş İnsanı Mehmet Hanifi Kalo Hayatını Kay…08.11.2025
-
Irmak Ünal'dan Kanserle Mücadele Sürecine Dair Samimi …08.11.2025
-
Schalke ve Elversberg Zirve Yarışında: Gençler Sahne A…08.11.2025
-
Premier Lig'de Büyük Heyecan: Tottenham - Manchester U…08.11.2025
-
Şanlıurfaspor'dan PFDK Kararına Sert Tepki: İtiraz Red…08.11.2025
-
Gaziantep'te Umre Yolcusunu Karşılamaya Giden Aile Tra…08.11.2025
-
Premier Lig'in Zirve Yarışında Tottenham-Manchester Un…08.11.2025
-
Hull City, Portsmouth Karşısında Evinde Galibiyet Arıy…08.11.2025
-
Sakaryaspor - Serikspor Karşılaşması Öncesi Son Durum …08.11.2025
- Tahir Musa Ceylan 534
- Abdülkâdir Geylânî 488
- Yalçın Küçük 436
- Recep Tayyip Erdoğan 253
- Adolf Hitler 252
- Schopenhauer 200
- Johann Wolfgang von Goethe 197
- Haruki Murakami 191
Liste
Benzer Sözler
Türkiye'nin geleceği çelikten yoğruluyor; belki biz olmayacağız ama bu çelik aldığı suyu unutmayacak.
Geçmişte Yahudilere dönük olarak ortaya koydukları zalimane yaklaşımları, bugün Müslümanlara dönük olarak ortaya koymak için pusuda bekliyorlar. Dolayısıyla Avrupa'da Müslümanların, Yahudilerin, göçmenler üzerine çalışan kuruluşların hepsinin topyekun güç birliği içerisinde, bu aşırı sağcılığa bu Nazi anlayışına karşı mücadele etmesi gerekir. Şimdi ise Müslüman düşmanlığı, Türkiye düşmanlığı ile öne çıkmış bir şahsın böyle bir kuruluşun başına gelmesi doğrusunu söylemek gerekirse Avrupa'da aşırı sağcılara karşı verilecek bu mücadelenin inandırıcılığını azaltacaktır. Bu, herkesin beraberce topyekun bir şekilde ortaya koyması gereken bir mücadele.
“Haklı olmak“ başka “menfaat çekişmesi“ başka.... Hele eğer küçükseniz, zayıfsanız, haklı olsanız bile, hakkınızı alabilme şansınız çok zayıf olur. Hele hele, ben haklıyım, benim hakkımı verirler diye beklerseniz yandınız. Uğraşacaksınız, didineceksiniz. Yılmayacaksınız. Hakkınızı alıncaya kadar mücadeleyi bırakmayacaksınız.
Benim Türkiye ile ilişkilerim, doğduğum günden bu yana hep problemli oldu. Türkiye'nin benim için öngördüğü geleceği kabul etmediğim için hep sıkıntı çektim.
Zor olan yokuş yukarı suyu akıtmaktır. Şimdi gelinen bu ortam sonrası Türkiye'yi kurtarabilmek bağlamında suyu adeta yokuş yukarı akıtmalıyız.
İnsan, uzun süren uykusundan uyandı; oy çoğunluğuyla da yitirilen haklarının gene yerine getirilmesini istiyor.
Hukukî olarak yorumladığımızda, hem ulusal hem de uluslararası mevzuata göre bir hak olan vicdanî ret açıkladığım için cezalandırılmak isteniyorum.
1991 yılında Sovyetler Birliği çözüldü. 1992 yılında Yugoslavya parçalandı. 1993 yılında sırada Türkiye var.
İslamizasyon, eninde-sonunda, Türkiye'de insanı bozmak operasyonu'dur. Bozuculukta şimdi magazin ve dizilerle yarışmaktadır.Sınıfidir, bozarak fabrikada sulh peşindedir. İslamizasyon kolay yönetim ve diktatoryal rejim için taban hazırlama işidir. Cahil ve tabi insan ya da yaratık imalatı demek mümkündür ve oradayız.
Türkiye'nin büyük zenginleri bugünkü Türkiye'yi fazla aydınlık buluyor. Daha karanlık bir Türkiye istiyorlar.(2007)
Peki ne görüyoruz; sonsuz tamahkar bir plütokrasi ile karşı karşıyayız. Şunu ileri sürebiliyorum, her sömürgeci Türkiye büyük zenginlerinden daha az sömürgecidir. Artık bunlar için 'halkım' demek çok yersiz, her sömürgeci sömürdüğü halka bunlardan daha yakın ve insaflıdır. Her sömürgeci bunlardan çok daha 'kalıcı' ruh halindedir ve bunları, kesinlikle 'kaçıcı' tarif etmek zorundayız.
Biraz tarih biliyorum, bana göre Deli İbrahim'den sonra Türkiye'de hükümet etmeye gelmiş en bilgisiz kimsedir. Sabri Ülker'in bisküvi kutularını saymayı bilebiliyor
Hangi ahmak benim sabetayizme olumsuz baktığımı söylüyor, bu tür ahmaklarımızın azaldığını sevinerek söylebiliyorum. Sabetayistler olmasaydı, biz bu cumhuriyeti kuramazdık, diyen ben oldum. Bugün Sabetayistler, Türkiye'ye sadık olsalar, bu kadar sarsılmazdık, bu da benim ifademdir, büyük çoğunluğu ülkenin çıkarlarını gözetmiyorlar ve geriye kalanlar ise bu ülkeye, Türkiye'ye, eskisinden daha fazla bağlıdırlar.