Benzer Sözler

Fransızlardan hayır yoktur. Verdikleri yeni projelerde yeni ağır şartlar ileri sürdüler... Fransızlar ya bizim sulh yapmamızı istemiyorlar veya hem bize fenalığı yapmanın hem de yüzümüze gülerek hazmettirmenin kabil olduğuna inanıyorlar... Fransızlar, İngilizlerden daha fazla aleyhimize döndüler!

Bir araya geldikleri günden bu yana sürekli hezeyan üreten, eski sistemin krizlerini, kaoslarını vadeden, kendi ikballerini her şeyin üzerinde gören, güdümlerinde olacak sembolik bir aday arayan altılı masanın milletimizde bir karşılığı yoktur. Biz, Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ın liderliğinde Cumhur İttifakı olarak milletimizin taleplerine yanıt vermeye, 20 yıldan bu yana Cumhurbaşkanı'mıza ve ülkemize kurulan her tuzağı bozan aziz milletimizin sesi olmaya, ülkemizi Türkiye Yüzyılı'na hazırlamaya devam edeceğiz. Bundan kimse endişe etmesin.

Bugün, büyük güçler arasında büyüyen rekabetin, paylaşıma dair küresel fikir birliğini çözdüğünü görüyoruz. Libya, Yemen, Suriye ve Filistin'deki silahlı çatışmalar; yaraya dönüşmüş, çözülmemiş bölgesel anlaşmazlıklar; terörizm tehdidi; iklim değişikliği ve biyolojik çeşitlilik kaybının yarattığı zorluklar; yerli ekonomiyi koruma yöntemleri. Gerçekte çok taraflılık tehdit altında ve en güçlü sınamalarından biriyle karşı karşıya. Giderek daha fazla birbirine bağımlı ve bağlantılı bir dünya, gittikçe daha etkili işbirliği ve çok taraflılık gerektiriyor. Bana göre hiçbir ulus kendini izole ederek büyük olamaz. Küresel sorunları birlikte ele almadıkça küresel çözümler bulunamaz. Kurallara dayalı bir uluslararası düzen, dünyamızın ihtiyaçlarını ve zorluklarını yansıtmalıdır

Tüm samimiyetimle Türk halkına, Türkiye yönetimine, şahsen Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a Rusya Müslümanlarının en iyi dileklerini iletiyorum. Rusya Müslümanları olarak biz, Türkiye’nin, dini işbirliğinin gelişimine aktif katılımı dahil ümmetin yararına yönelik önemli projelere olan katkısına çok büyük değer veriyor, Cumhurbaşkanı’nın 2015 yılındaki Moskova Ulu Camii’nin açılış törenine katılımını hatırlıyoruz.

İsrail'in Hamas lideri Şeyh Yasin'i öldürülmesinden sonra Erdoğan bugünkü fos laflarına benzer bir laf etmiş ve İsrail'i devlet terörü uygulamakla suçlamıştı. Ancak hemen arkasından Mayıs 2005'te Erdoğan İsrail'e gitmiş ve karşılıklı ticaret anlaşmalarını yeni bir boyuta taşımıştı. Erdoğan ve AKP hükümeti şimdi de benzer bir tavır içinde. Bir taraftan Türkiye'yi İsrail'i iktisaden ve askeri olarak destekleyen bir ülke konumuna sokarken, diğer taraftan artık inandırıcılığını yitiren bir İsrail eleştirisi yapıyor.

Tayyip Bey'in bilimin politikanın tersine palavra kaldırmayacağını öğrenememiş olması Türkiye için bir talihsizliktir. Amerika'yı Müslümanlar keşfetti sözü kesinlikle doğru değildir! İmam hatipli olmakla iftihar eden Tayyip Bey bu okulların ne kadar fena eğitim verdiğini, sık sık en basit lise bilgilerinden bile mahrum olduğu görülen kendi şahsında ispat etmektedir (Faik Sabri Duran'ın Atatürk zamanında ortaokul çocukları için yazdığı Kâşifler Âlemi adlı kitabını bile mi okumamıştır?! İnsanın bu kadar bilgisizliğe el insaf diyesi geliyor). Bu okulları ne kadar arttırırsa, Türkiye'yi o kadar kendi gibi, bir bilim adamının bilimsel ama basit bir teorisini bile anlayamayacak kişilerle doldurur. Buna engel olamazsak, sonumuz Afganistan'dır!

Bu ülkede gerçekten diplomat yetişmiyor mu? Yetişiyor da sesini mi duyuramıyor? Ne olur? Bana yardım edin; aklımdan kuşku duymaya başladım. Acaba ben mi yanlış düşünüyorum? Yaşım nedeniyle olup bitenleri artık anlayamıyor muyum? Bugün söylediğini yarın söylemedim diyen, yapan şerefsizdir deyip daha sonra yaptımsa yaptım diyen, kol kola gezdiklerini, övdüklerini en ağır şekilde cezalandıran, hukuku farklı anlayan bir yönetimle nereye gidebiliriz?

Liste
Yükleniyor…