- Henüz kategori yok.
-
Lando Norris Sao Paulo Sprint'i Domine Etti, Piastri'n…08.11.2025
-
West Ham United, Burnley Karşısında Kritik Maça Çıkıyo…08.11.2025
-
Türk Telekom - Karşıyaka Maçı Öncesi: Yükselişteki Baş…08.11.2025
-
Bundesliga: Union Berlin, Zirvedeki Bayern Münih'in Ye…08.11.2025
-
Amedspor Taraftarından Hatayspor'a Sıcak Karşılama, Gö…08.11.2025
-
LaLiga'da Kritik Randevu: Sevilla ve Osasuna Düşüşü Du…08.11.2025
-
Hull City Zirve Takibinde: Art arda Gelen Galibiyetler…08.11.2025
-
Rochester Adams, Stoney Creek'i Yenerek Bölge Şampiyon…08.11.2025
-
Kompany'nin Rekor Peşindeki Bayern Münih'i Union Berli…08.11.2025
-
Ankara'da Elektrik Kesintileri: Başkent EDAŞ'tan Şebek…08.11.2025
- Tahir Musa Ceylan 534
- Abdülkâdir Geylânî 488
- Yalçın Küçük 436
- Recep Tayyip Erdoğan 253
- Adolf Hitler 252
- Schopenhauer 200
- Johann Wolfgang von Goethe 197
- Haruki Murakami 191
Liste
Benzer Sözler
Toplumun stratejisi sizi birbirine düşman iki kampa bölmektir. İçinde hem Yunanların Zorbası, hem Buda’nın Gautama’sı yaşar. Biri maddiyatçıdır, diğeri tinselliğe önem verir.
Manevi inançlar, manevi kaideler olmadan, sadece maddiyata dayalı biçimde bir toplumun gelişmesinin güçlükleri çoktur.
Ben senin hem Zorba hem de Gautama olmanı isterim, ama aynı anda. Birinden birini seçmen gerekmez. Zorba dünyayı temsil eder; tüm çiçekleri, yeşillikleri, dağları, ırmakları ve okyanuslarıyla… Buda ise gökyüzünü temsil eder; tüm yıldızları, bulutları ve gökkuşaklarıyla… Dünya olmadığında gökyüzünün bir anlamı olmaz. Gökyüzü dünya olmadan gülemez. Gökyüzü olmadığında dünya ölü olur. İkisini bir araya getirin, orada varlığın dansı başlar. Dünya ve gökyüzü birlikte dans eder, ve orada bir kahkaha oluşur. Neşe vardır, kutlama vardır.
Öyle bir din ki: Bizi birbirimize nefret ettirriyor. Aynı zaman da bu din, bizi birbirimize sevdirmiyor da.
Din, bu ilkel insanları katolik ve ortodoks diye ikiye ayırmış, birbirine düşürmüştü. Boş inançlar ve salgın hastalıklardan başka da kazançları yoktu bu işten. Kara cahil ve vahşi olmaları kaçınılmaz şeydi.
Geçmiş, insanda bir bölünme yarattı. Her insanın içinde sürekli devam eden bir sivil savaş vardır. Eğer huzurlu hissetmiyorsan, bunun sebebi kişisel değildir. Hastalık toplumsaldır.
Ben senin hem Zorba hem de Gautama olmanı isterim, ama aynı anda. Birinden birini seçmen gerekmez. Zorba dünyayı temsil eder; tüm çiçekleri, yeşillikleri, dağları, ırmakları ve okyanuslarıyla… Buda ise gökyüzünü temsil eder; tüm yıldızları, bulutları ve gökkuşaklarıyla… Dünya olmadığında gökyüzünün bir anlamı olmaz. Gökyüzü dünya olmadan gülemez. Gökyüzü olmadığında dünya ölü olur. İkisini bir araya getirin, orada varlığın dansı başlar. Dünya ve gökyüzü birlikte dans eder, ve orada bir kahkaha oluşur. Neşe vardır, kutlama vardır.
Oligarklar, bu kadar 'dindar' ve bu kadar porno-kar olmasalar, fabrikalarda bu sükuneti sağlayamazlar.
Ortaçağ'da insan, doğayı etkileyemediği ve kontrol edemediği için kendine güvenden yoksundu. Bitkisel bir yaratıktı. Tekelsi düzende ise insan, toplumu etkileyemediği ve kontrol edemediği için kendisine güven duyamıyor. İnsanı insan yapan nehrin akışını değiştirmektir; bunun için çaba ve ortak çaba gerekiyor. Ortak çaba başarıya ulaştığı ölçüde insan yükseliyor.
Mülkiyetin tabanında korku vardır. Korkunun kaldırıldığı bir toplumda cimri de özel mülkiyet de olmaz. Korkak mutlaka cimridir. Özel mülkiyet, biriktirilmiş cimriliktir.
Demokrasi nedir? Yürütmeyle ilgilidir. Yürütmeyi ve yasamayı hızlandırıyorsan, diktattörlük, yavaş işletiyorsan demokrasidir. Fastfood gibi yasa çıkararak demokrasi olmaz. Karakollardaki yangın talimatnamesini değiştirmek yasa çıkartmaktan daha zordur. Son derece edilgen, hedonist, geleceği hiçbir biçimde düşünemeyen, sadece gününü yaşayan ve hiçbir özgürlük kavramı olmayan bir toplum yarattık.
Toplum; devrimcilere, akıllı ve inatçı şizofrenler olarak bakıyor. Hep hapse koyuyor ve fırsat buldukça başlarını vücutlarından ayırıyor.
Şizofrenler hep yeni dünya kuruyorlar ve kurdukları dünyada yaşıyorlar. Ancak dünyalarının akılları yok ve sık sık yeni dünya kuruyorlar. Şizofrenler tutarlı değiller ve ısrarlı olmaıyorlar; toplum, fırsat buldukça şizofrenleri akıl hastanelerine kapatıyor.
Paradoks mu yoksa tarihli toplum ile fiziksel toprağın baskısı mı; Balzac kralcı idi ve ancak burjuva ve cumhuriyetçi romanlar yazıyordu.. Çernişevski narodnik idi, ama, naif sosyalist romanlarını okumaya hiç doyamadık.
Köylüler iki türlüdür; pazara yakın olanlar, çabuk pazarın dilini ve ahlakını kabullenirler, biliyoruz. Dağ köyleri var, bunlar ise değişmezin gardiyanlarıdır; bizde Türkmenler ve Kürtler’de dağ Kürtlerini gösterebiliriz. Aydınlar iki türlüdür; köksüzler ve bunlar dışarıdaki her rüzgârı içlerine alır ve Konya dervişleri örneği dönerler. Bir de dönmez aydınlar var; bunlar dağ Türkmenleri’nin gelenekte yaptığını, akıl planında üstleniyorlar ve yabancı rüzgârlardan nefret ediyorlar. Şimdi son mevzi bunlardır.
Mizahı kurumuş bir toplum aptallaşmaya mahkumdur. Aptallar mizah yapamazlar. Mizah yapmayanlar aptallaşırlar. Bu arada eklemek gerekiyor, solcu olamazlar.