Tasarrufa önem verin. Tasarruf yatırım demektir. Tasarruf, yatırıma eşittir. Yatırım demek üretim demek, istihdam demektir. Hedef daha bol, daha sağlıklı üretimdir. Bunların hareket noktası tasarruf.
- Henüz kategori yok.
-
LaLiga'da Kritik Randevu: Sevilla ve Osasuna Düşüşü Du…08.11.2025
-
Hull City Zirve Takibinde: Art arda Gelen Galibiyetler…08.11.2025
-
Rochester Adams, Stoney Creek'i Yenerek Bölge Şampiyon…08.11.2025
-
Kompany'nin Rekor Peşindeki Bayern Münih'i Union Berli…08.11.2025
-
Ankara'da Elektrik Kesintileri: Başkent EDAŞ'tan Şebek…08.11.2025
-
Hoffenheim-RB Leipzig Karşılaşması: 'Unbeliebtico' İdd…08.11.2025
-
Yorgun Borussia Dortmund'a Karşı HSV: Fikstür Avantajı…08.11.2025
-
Kastamonu'da Kayıp Anne ve Oğul İçin Kapsamlı Arama: A…08.11.2025
-
Kocaelispor - Galatasaray Rekabetinde Sarı-Kırmızılıla…08.11.2025
-
Kompany Liderliğindeki Bayern, Union Berlin Deplasmanı…08.11.2025
- Tahir Musa Ceylan 534
- Abdülkâdir Geylânî 488
- Yalçın Küçük 436
- Recep Tayyip Erdoğan 253
- Adolf Hitler 252
- Schopenhauer 200
- Johann Wolfgang von Goethe 197
- Haruki Murakami 191
Liste
Benzer Sözler
Teknolojinin tüm imkanlarını kullanarak bu suçlardan elde ettikleri kara paraları yasal alanlara yatırım yapmak suretiyle aklayarak siyasal ve ekonomik güç kazanmaya çalışmaktadırlar.
Göçmenlerin yüzde 40'ı geçimlerini üretime katkıda bulunmadan sosyal devleti sömürerek sağlıyor, topluma uyum göstermiyor, Almanya için yük oluyorlar.
Medeniyetler, 'üretim fazlasını bir şeyler üretmenin yeni yöntemlerine uygulamayı' bıraktıklarında gerilemeye başlar. Modern terimlerle buna yatırım oranlarının düşmesi diyoruz. (...) İnsanlar buna bağlı olarak sermayeden geçinmeye başlar ve medeniyet evrensel aşamadan gerileme aşamasına geçer. (...) Bununla birlikte, medeniyetler tarihinden alınan en önemli ders, pek çok şeyin olası olduğu ancak hiçbir şeyin kaçınılmaz olmadığıdır.
Gardaşım, benim bu hökümet yüzünden iki milyar dolarım getti, iki milyar dolarım! Şindi deyeceksiğiz ki; "Gözün doysun lan! İki milyarın da olmayıvirsin!" Ama o iki milyar, yatırımdan, istihdamdan, vatandaşa verilecek ekmekten giden iki milyar, benim cebimden değil!
Herkesin (borsada) neler olup bittiğini bildiği yönünde sağlam bir inancı vardır ama işin aslı, kimsenin bir şey bildiği yoktur. İşte borsayı böylesine büyleyici kılan da budur.
İlke olarak, doğal değer standardı, insan emeğidir ya da insanların, işe katılan birleşik kol ve zihin gücüdür.
İster Yahudi sermayesi olsun başımın üstüne koyarım, ister Batı sermayesi olsun başımın üstüne koyarım, öperim başımın üstüne koyarım.
Mesela adam Facebook'tan zengin oldu. Twitter'dan olabilir. Ama insanlar sonunda arabaya, uçağa binerler. Sonunda birtakım araçlar kullanırlar. Onların da üretilmesi gerekir. Hep Twitter, Twitter, hep Facebook, Facebook olmaz. Onlardan da çok para kazanılabilir. Ama ekonomimizin temelinde sanayi üretimi olmak mecburiyetindedir. Yoksa sadece denizi, kumu, havayı satarak ya da twit atarak, facebook yaparak gerçek ve kalıcı bir zenginlik elde etmek mümkün değildir. Modası geçmeyen şey sanayi üretimidir. Onun da bilgiye dayanması lazım.
Oysa ister Türk, ister yabancı sermaye, yeraltı zenginliklerimizi ulusal ekonomiye kazandıracak her yatırım, işçimizin emeğini sömürmeyecekse, çevreyi kirletmeyecekse, vergi kaçırmayacaksa, ekonomik büyümeye katlı sağlayacaksa, saygıya değerdir.
Savaş sonrasında ABD’nin amacı, Japonya’nın kalkınmasına yardım etmek değildi. ABD’de üretilmesini istemediği ve halkının kullanmaktan memnun olduğu bazı tüketim mallarının Japonya’da üretilmesini sağladı ve bu mallar aynı zamanda bütün dünyaya satıldı.
Devlet harcamaları ilave istihdam yaratmaz. Eğer devlet, halktan borçlanarak ve vergi alarak harcama yaparsa, bir tarafta yaratacağı istihdamdan daha fazlasını yok eder.
İşlenmiş mallar, tüm araç-gereç ve makinelerle her tür insan emeği ve hizmetler için bir piyasanın gerekli olduğu anlamına gelir.
Ben, her konuşmamda, seçim meydanlarında nutuk atan ve daima ucuzluk getireceklerinden bahseden ama hiçbir zaman bu ucuzluğu getirmeyen laf ebeleri gibi sizlere ucuzluk vadetmedim. Bilakis sıkıntıdan, pahalılıktan, her sahada tasarruftan, çok üretmekten, dışarıya mal ihraç edebilmekten bahsettim. Milletçe sıkıntılara katlanıyoruz. Bugüne kadar hiç vergi vermeyenler vermeye, az verenler kazançları nispetinde normal vergi vermeye başladılar.
Yabancı sermayenin gelmesini eleştirenler var. Siz hiç fabrikayı sırtında götürmüş, sınırda yakalanan bir yabancı adam gördünüz mü? Köprüyü satacak mısın? diyorlar bana. Hem de nasıl, otoyollar dahil, hepsini özelleştireceğim.