Senato dairesi, Hükümet Meclisi'ndeki en güzel mekan değil, ama bununla beraber heybetli. (...) Bazen dairede dururken Paul Douglas ya da Hubert Humphrey'i bu masalardan birinde, sivil haklar anayasasının kabul edilmesini tekrar söylerken ya da birkaç masa yukarıdan Joe McCarthy'i isimleri söylemek için listelere hızlıca göz gezdirirken ya da LBJ'yi koridorlarda klapaları kavrayarak ve oyları toplayarak etrafı kolaçan ederken hayal edebiliyorum. Bazen, bir zamanlar Daniel Webster'ın oturduğu masanın orada geziniyorum ve hıncahıç galeri ve meslektaşları önünde ayaklanırken, gürültülü bir şekilde federal ayrılmaya karşı birleşmeyi savunurken gözlerinin alevlendiğini hayal ediyorum.

Benzer Sözler

Demokrasi, yürütmenin yavaşlaması demektir. Ne kadar yavaşlatma; bunun bir ölçüsü olduğunu sanmıyorum, sadece tanımını formüle edebiliriz, yürütmenin hızlanmak istediği aşamada hızını kesmek ve kesebilmek demokrasidir. Tersinden de formüle edebiliriz, 'demokratik' olmadığı kabul edilen bir düzenden 'demokratik' tabir edilen bir düzene geçmeye karar verildiği an, yürütmenin de yavaşlayacağına karar verilmiş olmaktadır.

Bakın, “büyük” gazeteciler ahmaktır, diyorum, artık bakamıyorlar. Bir, Milliyet genel yayın yönetmeni öldürüldü, Milliyet satıldı. İki, Hürriyet genel yayın yönetmeni öldürüldü, Hürriyet satıldı. Üç, Milliyet satıldı, satın alan aldığına pişman edildi, hapse girdi, bu satış sırasındaki hükümet düştü. Satın alan Korkmaz Yiğit’i korkuttular ve yiğitlikten döndürdüler. Demek ki Hürriyet ve Milliyet sahiplikleri çok önemlidir. Bana göre bu işe Dünya Yahudi Partisi karışmaktadır. Müdahale etmektedir. Demek ki buraya bakıyoruz ve ben başka açıdan bakıyorum.

Liste
Yükleniyor…