- Henüz kategori yok.
-
Uzun Süreli Melatonin Kullanımının Kalp Sağlığına Olas…08.11.2025
-
Körfez'in Nefes Kesen Derbisi: Al-İttihad ve Al-Ahli K…08.11.2025
-
Yeşil Vatan Seferberliğiyle Geleceğe Nefes: Sinop ve S…08.11.2025
-
Arteta'dan Sunderland Maçı Öncesi Arsenal Değerlendirm…08.11.2025
-
Beşiktaş'ta Yeni Futbol Komitesi Göreve Başladı: Tammy…08.11.2025
-
Bundesliga'da Büyük Çalkantı: Bayern Serisi Bitti, HSV…08.11.2025
-
Juventus-Torino Derbisi: Serie A'da Zirve Mücadelesi v…08.11.2025
-
Marsilya'nın Gözü İsmail Yüksek'te: Fenerbahçe Satışa …08.11.2025
-
Atletico Madrid, Metropolitano'da Levante'yi Ağırlıyor…08.11.2025
-
Sunderland - Arsenal Karşılaşması Öncesi Kapsamlı Bakı…08.11.2025
- Tahir Musa Ceylan 534
- Abdülkâdir Geylânî 488
- Yalçın Küçük 436
- Recep Tayyip Erdoğan 253
- Adolf Hitler 252
- Schopenhauer 200
- Johann Wolfgang von Goethe 197
- Haruki Murakami 191
Liste
Benzer Sözler
Cinsel aşk, sevilen kimsenin de sevmesini gerektirir; bu bakımdan, cinsel aşkta kadın erkeğe eşittir.
Kilimler üzerinde sere serpe
Deir Morran'da,
Sabah fincanları boşalırken
Yanımda Omm Kolthum,
Kimin umurunda
Chalcedon'da askerlerimizi mahveden
Ateş ve veba
(İstanbul kuşatmasını anlattığı bir şiiri. "Chalchedon", bugünkü Kadıköy; Omm Kolthum ise karılarından biridir.)
Kadının hürriyeti demek, hiçbir hususta erkeğine muhtaç olmaması, ondan bir şey beklememesi, ona tabi bulunmaması idi. Selma Hanım, her şeyden evvel, bu tufeyli vaziyetinden, bu lüks eşya halinden kurtulmak istiyordu.
Bir kere gerçek aşkı tattıktan sonra onu yüreğinden söküp atabilen bir kadın var mıdır?
Gelecekte dünyadaki tüm kaynakların, dünyadaki bütün insanların ortak mirası olacağını öngörüyoruz.
İnsanların hepsi eşit doğar. Herhalde ben de doğduğum zaman, benim de namusum vardı. Benim namusumu kim mahvetti?
Dolayısıyla kadınla ilgili ayrı bir dünya olmamalı. Ayrı bir sorun, ayrı bir gelecek ayrı bir geçmişi yok kadının. Bu anlamda hiçbir zaman feminizmi anlamadım.
Eskiden yarı şaka bir sosyalizm tarifimiz vardı bizim. "Sosyalizm, incir vakti incir yemektir" derdik, ama "incir vakti herkesin incir yemesi" derdik. Eskiden bu inciri çok önemserdim, vaktinin anlamını kavramazdım. Artık dünya bize bir şeyi vaktinde yemenin kıymetini de öğretti, herkesin yemesinin zorunluluğunu da. Bildiklerimizin, yanıldıklarımızdan daha fazla olduğu bir ülkeyi düşlüyorum. Bu hepimiz için, belki bütün bu çekilen sıkıntılara değecek bir yolun başlangıcı olacaktır. Başlangıcı bile kâfidir.
İnsanın insanı sömürmeyeceği, hangi renkten, hangi cinsten olursa olsun, hangi ırktan, dilden gelirse gelsin tüm insanlığın doğa ile uyumlu bir biçimde anlamlı ve onurlu bir yaşamı kardeşçe paylaşacakları güzel yarınları kurmak isteyenlerin yüreklerimizi övünçle dolduran özverili savaşımları boşuna olabilir mi hiç?
Bilhassa tahammül edemediğim bir şey, kadının erkek karşısında her zaman pasif kalmaya mecbur oluşu... Neden? Niçin daima biz kaçacağız ve siz kovalayacaksınız? Niçin daima biz teslim olacağız ve siz teslim alacaksınız? Niçin sizin yalvarışlarınızda bile bir tahakküm, bizim reddedişlerimizde bile bir aciz bulunacak? Çocukluğumdan beri buna daima isyan ettim, bunu asla kabul edemedim. Niçin böyleyim, niçin diğer kadınların farkına bile varmadıkları bir nokta bana bu kadar ehemmiyetli görünüyor?