- Henüz kategori yok.
-
Uzun Süreli Melatonin Kullanımının Kalp Sağlığına Olas…08.11.2025
-
Körfez'in Nefes Kesen Derbisi: Al-İttihad ve Al-Ahli K…08.11.2025
-
Yeşil Vatan Seferberliğiyle Geleceğe Nefes: Sinop ve S…08.11.2025
-
Arteta'dan Sunderland Maçı Öncesi Arsenal Değerlendirm…08.11.2025
-
Beşiktaş'ta Yeni Futbol Komitesi Göreve Başladı: Tammy…08.11.2025
-
Bundesliga'da Büyük Çalkantı: Bayern Serisi Bitti, HSV…08.11.2025
-
Juventus-Torino Derbisi: Serie A'da Zirve Mücadelesi v…08.11.2025
-
Marsilya'nın Gözü İsmail Yüksek'te: Fenerbahçe Satışa …08.11.2025
-
Atletico Madrid, Metropolitano'da Levante'yi Ağırlıyor…08.11.2025
-
Sunderland - Arsenal Karşılaşması Öncesi Kapsamlı Bakı…08.11.2025
- Tahir Musa Ceylan 534
- Abdülkâdir Geylânî 488
- Yalçın Küçük 436
- Recep Tayyip Erdoğan 253
- Adolf Hitler 252
- Schopenhauer 200
- Johann Wolfgang von Goethe 197
- Haruki Murakami 191
Liste
Benzer Sözler
Türkiye'de sistem her devirde kapitalizm. Bundan şikayetçi bir halk da yok, bunu değiştirmeye gücü yetecek parti de yok. Bunu eleştirecek bir entelektüel de yok, işe buradan başlamak gerektiğini düşünen bile yok. Herkes paraya fit oldu.
Doğaya dönüp hayvanlarla birlikte yaşayabileceğimi sanıyorum. Onlar hallerinden hiç şikayet etmiyorlar. Hepsi hayatından memnun.
Kesinliğe karşı şüphe psikoza karşı nevroz gibidir. Nevrozlunun şahıslara ilişkin şüphe ve korkuları vardır, psikozlunun ise şahıslara ilişkin kanaatleri vardır. Kısaca nevrozlunun sorunları, psikozlununsa çözümleri vardır.
Algı ile hafıza arasında bir yol vardır, bu yol sinirsel döngülerdeki zayıflık ya da taşınacak malzemedeki büyüklük nedeniyle tamamlanamazsa algılananlar yan yola saparak bilinçaltına düşer, dolu bilinçaltı bu nedenle kötü yol demektir; bu yolda algının çok hızlı ya da çok yavaş iletilmesi bildiğimiz bütün nevroz çeşitlerine bir temel verir.
Cinsel baskı uygulamak amacıyla "düşünme yetilerinin" zorla ket vurulmasından kaynaklanır.
Hücrem günlerden beri buz gibi... Dışarıda kış havası var. Diğer tutukluların hücreleri ise aşırı derecede ısıtılıyor. Cumartesi öğlen soğuk yemek verdiler, çay bile ılıktı. Çay o kadar ilâçlıydı ki içemedim. Doktora başka çay getirilmesini söyledim ama getirmediler. Dün gece yine soğuk yemek verdiler. Diğerlerine sıcak kahve verdikleri halde bana çay bile vermediler. Yirmi dört saat yiyecek hiçbir şey vermediler.
Şikâyet etmeye bir son vermeye karar verdiğinizde hayatın ne kadar daha kolay ve zevkli olduğunu göreceksiniz.
Eğer biz gerçekten "Elhamdulillah" kelimesinin şuurunda olan insanlar olsaydık, şikayet etmek için bir neden, enerji ya da vakit bulamazdık.
Herkes, ölmek zorunda olmamız ne fena, deyip duruyor. Yaşamak zorunda kalmış insanların ağzından çıktığı düşünülürse, ne tuhaf bir şikayet.
İnsanın, kendi sızlanmalarına kesin bir son verecek cesareti olmadığı sürece, kendini her gün biraz daha iyi tanımaya katlanması gerek.
Kendimize nevrotik bir saplantı kaybederek, büyüme özgürlüğü kazanıyoruz, kendimizi diğer insanlara karşı sevgi ve bakımdan kurtarıyoruz.
Çoğu nevrotik bozukluk, en çılgın kontrol girişimlerine bile direniyor. Bilinçli çabalar depresyon, işte derinden gömülmüş zorluklar ve sürekli emmek için işe yaramaz.