Ne zaman din toplumu yönetmek için kullanıldıysa, din kralların ve diktatörlerin elinde halkı cezalandırmak için her zaman bir araç olarak kullanılmıştır… Diğer taraftan dinin devletten ayrılması ise dünyayı felaketlerden kurtarır ve dini onun takipçilerinin gönlünde korur.
- Henüz kategori yok.
-
Erbaaspor - İnegölspor Maçı: Tarih, Saat ve Canlı Yayı…08.11.2025
-
Süper Lig: Trabzonspor - Alanyaspor Maçı Öncesi Son Du…08.11.2025
-
Yasemin Ergene'nin Boşanma Sonrası Yeni Yaşamı: Sosyal…08.11.2025
-
Girona Küme Düşme Hattından Çıkış Arayışında: Alavés M…08.11.2025
-
Adanalı Genç İş İnsanı Mehmet Hanifi Kalo Hayatını Kay…08.11.2025
-
Irmak Ünal'dan Kanserle Mücadele Sürecine Dair Samimi …08.11.2025
-
Schalke ve Elversberg Zirve Yarışında: Gençler Sahne A…08.11.2025
-
Premier Lig'de Büyük Heyecan: Tottenham - Manchester U…08.11.2025
-
Şanlıurfaspor'dan PFDK Kararına Sert Tepki: İtiraz Red…08.11.2025
-
Gaziantep'te Umre Yolcusunu Karşılamaya Giden Aile Tra…08.11.2025
- Tahir Musa Ceylan 534
- Abdülkâdir Geylânî 488
- Yalçın Küçük 436
- Recep Tayyip Erdoğan 253
- Adolf Hitler 252
- Schopenhauer 200
- Johann Wolfgang von Goethe 197
- Haruki Murakami 191
Liste
Benzer Sözler
Din adamları sınıfının gücü kırılıncaya ve iyi bir hükümet ile iyi bir hukuk sistemi kuruluncaya dek eğitim sistemi istenilen düzeye gelmeyecektir.
Laiklik, sadece devletin dinden, dinin de devletten elini çekmesini sağlamıyor, din sınıfının dini yaşamak isteyen kitlelere tasallutunu da önlüyor. Bu açıdan bakıldığında laiklik dine en büyük hizmetin kurumudur. Ve laiklik, dindarların âdeta huzur ve mutluluk gemisidir. Dinci sömürücüler laikliğe, esas bu ikinci anlamı yüzünden düşmandırlar. Çünkü onların kitleler üzerindeki şeytani hegemonyalarını kıran, laikliğin bu ikinci anlamıdır. Bu anlam, din bezigânlarının korkulu rüyalarının ve saltanatlarını yitirme kaygılarının esas sebebidir.
Özgürlük tarihi devletin gücünü artırmanın değil, aksine devletin güç ve yetkilerini sınırlamanın tarihidir.
Sosyalistler, din konusundaki tavırlarını genellikle şu sözlerle belirtirler: “Din, kişinin özel meselesi olarak görülmelidir.” Ancak herhangi bir yanlış anlamaya yol açmamak için, bu sözlerin anlamı kesinlikle açıklanmalıdır. Devlet söz konusu olduğunda, dinin kişisel bir sorun olarak kalmasını isteriz. Ancak, Partimiz düşünüldüğünde dini kişisel bir sorun olarak görmemiz söz konusu olamaz.
Hükûmetin yasal güçleri daima birilerine zarar verici niteliktedir. Oysa komşumun "yirmi tane Tanrı var", ya da "hiç Tanrı yok" demesinin bana bir zararı yok. Komşum benim ne cebimden para çalar, ne de bacağımı kırar.
Ne zaman din toplumu yönetmek için kullanıldıysa, din kralların ve diktatörlerin elinde halkı cezalandırmak için her zaman bir araç olarak kullanılmıştır…
Bilim ile din bağdaşmaz; bağdaştırma çabaları ise olsa olsa mizaha konu olur, nitekim olmaktadır. Bunlar, birbirlerini tasfiye etmek zorunda olan ideolojilerdir. Toplumu birleştirici harç din değil, özgürlükler ve demokrasidir.
Baskıyla din olmaz. Olduğunda dinsizliği bana zorla diretilen dine tercih ederim.
Peki, bunları nasıl başarıyorlar, halk niye isyan etmiyor? Halk bu kadar zulme rağmen niye isyan etmiyor, kimin eliyle bunu yapıyorlar? Diyanet eliyle yapıyorlar. İşte o susturma işini de diyanet eliyle yapıyorlar. O nedenle diyorum ki, din bunların elinde rehine olmuş rehine. Dini sopa olarak almışlar kafasını kaldırana dinle vuruyorlar. Açlığa isyan edene dinle vuruyorlar, işsizliğe isyan edene, kullandıkları sopa Allah’ın bize gönderdiği din değil yanlış anlamayın devletin hükûmetin dinidir. İslamiyet değil alakası yok. Ben bu nedenle diyanet kalkarsa din özgür olacak diyorum. Dini Seydalardan öğrenin, dini Melelerden öğrenin, gidip camiden öğrenin, ananızdan, babanızdan öğrenin. Diyanet olmasa dinsiz mi kalacağız?
İslamcıların hatırı sayılır bir bölümü, Allah'ın indirdiğiyle hükmetmeyenler ilkesinden hareketle laikliğe karşı. Ancak, bu, onların TC devletinin bazı uygulamalarının laikliğe aykırı olduğundan şikayetçi olmalarına engel teşkil etmiyor.
Laiklik, kategorik olarak, dindarın kamusal alanda konuşamayacağını veya kamusal yaşamda söz sahibi olamayacağını söylemez. Bu, tek başına dinin kamusal yaşamda ayrıcalıklı bir söz hakkı vermemesi veya onun üzerinde daha büyük bir etki yaratmaması gerektiğini söylemekle ilgilidir. Gerçekten bu kadar basit.
Laiklik, dinin, devlet, siyaset, hukuk ve eğitim işlerine müdahale etmemesi, dinin bu alanları esir almaması, dinin bu alanlara hükmetmemesi, bu alanların dinden arındırılması ve bu koşulla dini inanç ve ibadet özgürlüğünün güvence altına alınmasıdır.
Modern laik devletin ayırıcı niteliklerinin en başında, devletin resmen bir din tanımaması gelir. Laik devlette devlet dini olmaz. Çünkü hukuk devleti fikri ile mevcut dinlerden birinin üstün tutulması fikri bağdaşmaz.
Batı da, din ve devlet işlerinin birbirinden aynlması, uygulamada insanların rahat nefes almasını sağlamıştır. Devlet ve kilise yönetimi ayrı örgütlenmelere gitmiştir.
Mutezilenin devlet anlayışı da özgürlükçü doğrultudadır. Özgürlükçü olması, lâik devlet sistemine olanak sağlar.
İslam cumhuriyeti mi ilan edeceksiniz? Diyelim ettiniz. Ne olacak? Dinle devleti birleştirdiğinizde nereye varacaksınız? Dinle devleti birleştirip de; sanatta, bilimde, teknolojide, ahlakta herhangi bir konuda varlık gösterebilmiş, mesafe kat edebilmiş tek bir ülke var mı? Demokrasi olmazsa, özgürlükler olmazsa, sağlıklı işleyen hukuk sistemi olmazsa bu ülke ayakta kalamayacak, bunu göremiyor musunuz?