Müslüman ülkelerde demokrasi ve laiklik olmasına izin veremeyiz. Eğitim sisteminin ve ülke idaresinin din temelleri üzerine kurulması gerekiyor. Başlarındaki çobanı ele geçirince, ülkeyi biz yönetiriz. Bu doğrultuda tedbirler almak zorundayız.
- Henüz kategori yok.
-
Lando Norris Sao Paulo Sprint'i Domine Etti, Piastri'n…08.11.2025
-
West Ham United, Burnley Karşısında Kritik Maça Çıkıyo…08.11.2025
-
Türk Telekom - Karşıyaka Maçı Öncesi: Yükselişteki Baş…08.11.2025
-
Bundesliga: Union Berlin, Zirvedeki Bayern Münih'in Ye…08.11.2025
-
Amedspor Taraftarından Hatayspor'a Sıcak Karşılama, Gö…08.11.2025
-
LaLiga'da Kritik Randevu: Sevilla ve Osasuna Düşüşü Du…08.11.2025
-
Hull City Zirve Takibinde: Art arda Gelen Galibiyetler…08.11.2025
-
Rochester Adams, Stoney Creek'i Yenerek Bölge Şampiyon…08.11.2025
-
Kompany'nin Rekor Peşindeki Bayern Münih'i Union Berli…08.11.2025
-
Ankara'da Elektrik Kesintileri: Başkent EDAŞ'tan Şebek…08.11.2025
- Tahir Musa Ceylan 534
- Abdülkâdir Geylânî 488
- Yalçın Küçük 436
- Recep Tayyip Erdoğan 253
- Adolf Hitler 252
- Schopenhauer 200
- Johann Wolfgang von Goethe 197
- Haruki Murakami 191
Liste
Benzer Sözler
İslam cumhuriyeti mi ilan edeceksiniz? Diyelim ettiniz. Ne olacak? Dinle devleti birleştirdiğinizde nereye varacaksınız? Dinle devleti birleştirip de; sanatta, bilimde, teknolojide, ahlakta herhangi bir konuda varlık gösterebilmiş, mesafe kat edebilmiş tek bir ülke var mı? Demokrasi olmazsa, özgürlükler olmazsa, sağlıklı işleyen hukuk sistemi olmazsa bu ülke ayakta kalamayacak, bunu göremiyor musunuz?
Kökten dincilik ile demokrasinin birlikte yürümeyeceğini Avrupa yıllarca önce farkına vararak laiksizim geçip, dini olabildiğince siyasetten uzak tutarak bunu başardılar. Ancak başkalarının deneyiminden yararlanma akıl işi olduğu için bazı ülkeler bunu başaramadılar.
Bütün evrende her şeyin yaratıcısı ve efendisi olan bir Tanrı vardır... İnsan topluluğunun en iyi yönetim biçimi de tek bir kişi tarafından yönetilenidir.
Halkı disiplin ve barış içinde tutmak isteyen kurucularının dine dair getirdiği kuralların kabul görmesi için bunların kendilerinden değil de bir tanrıdan ya da insan üstü bir varlıktan kaynaklandığı sanısını yaymışlardır.
Ne zaman din toplumu yönetmek için kullanıldıysa, din kralların ve diktatörlerin elinde halkı cezalandırmak için her zaman bir araç olarak kullanılmıştır…
Bilim ile din bağdaşmaz; bağdaştırma çabaları ise olsa olsa mizaha konu olur, nitekim olmaktadır. Bunlar, birbirlerini tasfiye etmek zorunda olan ideolojilerdir. Toplumu birleştirici harç din değil, özgürlükler ve demokrasidir.
Din ahlaktır, ahlak olmadan toplum olamayacağına göre, dinsiz tolum da olamayacak, ancak din siyasete alet olursa insanlar canavarlaşır.
İslamcıların hatırı sayılır bir bölümü, Allah'ın indirdiğiyle hükmetmeyenler ilkesinden hareketle laikliğe karşı. Ancak, bu, onların TC devletinin bazı uygulamalarının laikliğe aykırı olduğundan şikayetçi olmalarına engel teşkil etmiyor.
Laiklik, kategorik olarak, dindarın kamusal alanda konuşamayacağını veya kamusal yaşamda söz sahibi olamayacağını söylemez. Bu, tek başına dinin kamusal yaşamda ayrıcalıklı bir söz hakkı vermemesi veya onun üzerinde daha büyük bir etki yaratmaması gerektiğini söylemekle ilgilidir. Gerçekten bu kadar basit.
Demokrasi, bir eğitim işidir. Eğitimsiz kitlelerle demokrasiye geçilirse oligarşi olur. Devam edilirse demagoglar türer. Demagoglardan da diktatörler çıkar.
Laiklik, dinin, devlet, siyaset, hukuk ve eğitim işlerine müdahale etmemesi, dinin bu alanları esir almaması, dinin bu alanlara hükmetmemesi, bu alanların dinden arındırılması ve bu koşulla dini inanç ve ibadet özgürlüğünün güvence altına alınmasıdır.
Batı da, din ve devlet işlerinin birbirinden aynlması, uygulamada insanların rahat nefes almasını sağlamıştır. Devlet ve kilise yönetimi ayrı örgütlenmelere gitmiştir.
Kalbinde Tanrı'yı taşıyan bir insanın tehlikeli değil zararsız olduğunu düşünüyorum. Dini dışlamayan bir laiklik anlayışı gerekli.
Cemaatin asıl işi okullardır. Çünkü Fethullah Gülen altın bir nesil yetiştirmek istiyor. Bu altın nesil hem dindar hem bilgili olacak ve önemli yerlere gelecek. Ortada laikliği yıkmak amacı yok. Cemaat okullarında yetişen talebeler Türkiye nüfusuna vurduğunuzda yüzde 2 bile etmez. Dolayısıyla bir tehdit unsuru değil. Radikal bir İslam değil, hoşgörüye dayalı, dinler arası diyaloğa dayanan bir dindarlık hedefliyorlar. Herkes laikliği ele geçirmek istediğini sanıyor, böyle bir şeyi istese de yapamaz. Dindar insanlar ikinci sınıf görünmesin diye çalışıyorlar.
Laiklik, hayatı ruhani kürede yaşamak isteyenlerle, dünyevi kürede yaşamak isteyenler arasındaki alan paylaşımının adı olmaktadır. Bu açıdan tarafsız bir terim olan laisite (laiklik y.n.) yerine belirli bir tepeden inmecilik belirleyen laisizm (veya sekülerizm) tarafından ifade edilmesi hem yanlıştır, hem de ruhani dünyayı dünyevi dünyanın içinde kapsama ve tanımlama eğilimi belirtmesi açısından, kavramı hiç de açıklayıcı nitelikte olmamaktadır.