- Henüz kategori yok.
-
Uzun Süreli Melatonin Kullanımının Kalp Sağlığına Olas…08.11.2025
-
Körfez'in Nefes Kesen Derbisi: Al-İttihad ve Al-Ahli K…08.11.2025
-
Yeşil Vatan Seferberliğiyle Geleceğe Nefes: Sinop ve S…08.11.2025
-
Arteta'dan Sunderland Maçı Öncesi Arsenal Değerlendirm…08.11.2025
-
Beşiktaş'ta Yeni Futbol Komitesi Göreve Başladı: Tammy…08.11.2025
-
Bundesliga'da Büyük Çalkantı: Bayern Serisi Bitti, HSV…08.11.2025
-
Juventus-Torino Derbisi: Serie A'da Zirve Mücadelesi v…08.11.2025
-
Marsilya'nın Gözü İsmail Yüksek'te: Fenerbahçe Satışa …08.11.2025
-
Atletico Madrid, Metropolitano'da Levante'yi Ağırlıyor…08.11.2025
-
Sunderland - Arsenal Karşılaşması Öncesi Kapsamlı Bakı…08.11.2025
- Tahir Musa Ceylan 534
- Abdülkâdir Geylânî 488
- Yalçın Küçük 436
- Recep Tayyip Erdoğan 253
- Adolf Hitler 252
- Schopenhauer 200
- Johann Wolfgang von Goethe 197
- Haruki Murakami 191
Liste
Benzer Sözler
İçimden geldiği için yazıyorum! Başkaları gibi normal bir iş yapamadığım için yazıyorum. Benim yazdığım gibi kitaplar yazılsın da okuyayım diye yazıyorum. Hepinize, herkese çok çok kızdığım için yazıyorum. Bir odada bütün gün oturup yazmak çok hoşuma gittiği için yazıyorum. Ben, ötekiler, hepimiz, bizler İstanbul’da, Türkiye’de nasıl bir hayat yaşadık, yaşıyoruz, bütün dünya bilsin diye yazıyorum. Kâğıdın, kalemin, mürekkebin kokusunu sevdiğim için yazıyorum. Edebiyata, roman sanatına her şeyden çok inandığım için yazıyorum. Bir alışkanlık ve tutku olduğu için yazıyorum. Unutulmaktan korktuğum için yazıyorum. Getirdiği ün ve ilgiden hoşlandığım için yazıyorum. Yalnız kalmak için yazıyorum. Hepinize, herkese neden o kadar çok çok kızdığımı belki anlarım diye yazıyorum. Okunmaktan hoşlandığım için yazıyorum. Bir kere başladığım şu romanı, bu yazıyı, şu sayfayı artık bitireyim diye yazıyorum. Herkes benden bunu bekliyor diye yazıyorum. Kütüphanelerin ölümsüzlüğüne ve kitaplarımın raflarda duruşuna çocukça inandığım için yazıyorum.
Yazarda gözyaşı yoksa, okuyucuda da gözyaşı olmaz. Yazarda sürpriz yoksa, okuyucuda da sürpriz olmayacaktır.
Ali Ekber Çiçek’i dinlememek büyük bir eksikliktir. Ruhi Su’dan haberi olmayana, Ruhi Su’yu dinlemeyene, yazar gözüyle, devrimci gözüyle bakamam ben.
Geçmişte gazetecilik, edebiyat yazarlarının atlama taşıydı. Çünkü hayatın şartları sanatkârı maddi bakımdan zorluyordu. Peyami Safa için gazetecilik ise doğuştan bir meslekti; öyle dört dörtlük fıkralar yazardı ki, gazete alanların pek çoğu bunları okurdu. Sadece onun için gazete alanlar bile vardı. Peyami Safa bir gazeteden diğer bir gazeteye geçince, binlerce okuyucusu da onu takip ederdi.
Mesele şu ki yazarların çoğu gerçeği en değerli tutkuları olarak sayarlar ve en çok onu işlerken ekonomik davranırlar.
Yazmak fahişelik gibidir. Önce zevk, sonra birkaç dost, nihayet para için yapılır.
Yazmayı yazmak için severim. Bir insanın nasıl sesi olur da söylerse ben de bir kuş öter gibi yazdım. Yazmak hayatımın büyük bir hazzıdır. Ve katiyen şöhret düşünmezdim. Çocukluğumdan beri içimden çıkmak isteyen bir sanat arzusu vardı. Çocukken de hikâyeler tasavvur eder, o vakit hikâyelerimi bir aktris gibi oynardım. Hiçbir gaye düşünmedim.
On altı yaşımdayken birdenbire sözcüklerin salt tadını, başka deyişle, sözcüklerin sesleriyle çağrışımlarını keşfettim … Para kazanmak gereksinimini bir yana bırakırsak, düzyazı için gerekli olan en az dört ana yazma nedeni (salt bencillik, estetik merak, tarihsel dürtü, siyasal amaç) olduğunu sanıyorum. Bunlar her yazarda değişik ölçülerde bulunur ve bu oranlar yazarın içinde yaşadığı çevreye göre zaman zaman değişir.
“Bir sanatçı olarak yazar, anlayabildiğime göre, günün her saatinde ve her yerde, dünyaya yazmak diye bir tutkuyla bakar. Sürekli bir uyanıklık içindedir.