Köpek sahibi olup köpeklerin bilinçi olduğundan emin olanlar ve köpeği olmayıp bunu reddedenler.
- Henüz kategori yok.
-
Güller ve Günahlar 5. Bölümde Berrak'ın İntihar Girişi…08.11.2025
-
Monaco-Lens Maçı Öncesi Kadrolar Netleşiyor: Pogba Yok…08.11.2025
-
Espanyol, Villarreal'ı Ağırlıyor: Gerard Moreno Dönüş …08.11.2025
-
Chelsea - Wolverhampton Maçı Öncesi Sakatlıklar ve Enz…08.11.2025
-
Le Havre-Nantes Karşılaşması: Erken Gol ve Kaleci Carl…08.11.2025
-
Rhein Derbisi'nde Mönchengladbach, Köln'ü Üç Golle Geç…08.11.2025
-
Dilek Kaya İmamoğlu'ndan Ekrem İmamoğlu Vurgusu ve İBB…08.11.2025
-
Rhein Derbisi: Mönchengladbach - Köln Maçında Goller v…08.11.2025
-
Uluslararası İş Birliğiyle Portekiz, Dev Uyuşturucu Se…08.11.2025
-
Vince Gilligan'ın Pluribus Dizisi Apple TV+'ta Başladı…08.11.2025
- Tahir Musa Ceylan 534
- Abdülkâdir Geylânî 488
- Yalçın Küçük 436
- Recep Tayyip Erdoğan 253
- Adolf Hitler 252
- Schopenhauer 200
- Johann Wolfgang von Goethe 197
- Haruki Murakami 191
Liste
Benzer Sözler
Bütün hayvanlar birisidir. O birisi, bir hayatın sahibidir. Bu gözlerin arkasında bir hikâye var... Bu dünyanın hayat hikâyesinde onların da deneyimi var.
En çok yaşamış olan uzun yıllar yaşamış olan değil, yaşamının anlamını en fazla anlamış olan insandır.
Benim görüşüm şu ki, “kişiselliğin” merkezi olan bilinç, nihai gerçekliktir ve aynı zamanda bilimsel olarak aşılmazdır. Başka bir deyişle, başka bir varlıkta varlığını kesin olarak ispatlayacak bilimsel bir test yoktur. Diğer biyolojik insan kişilerin, en azından en azından bilinçli davrananların, gerçekten de bilinçli olduğunu varsayıyoruz. Fakat bu da bir varsayımdır ve bu paylaşılan insan konsensüsü, insan deneyiminin ötesine geçtiğimizde yıkılır (örneğin, hayvan bilinci ve uzatma hayvan hakları tartışması).
Bir şeyin tadına bakmadan taraf tutmanın önyargıdan öteye geçemeyeceğini düşünüyorum.
Gördüğümüz kişisel deneyimdir. Gerçek denen kavram, biz deneyimlediğimiz için vardır. Onu, görerek, koklayarak, duyarak ya da hissederek yaratan biziz. Biz yoksak, gerçek de yoktur. Dolayısıyla düşünce gücüyle gerçeği değiştirebiliriz.
Herkes kendi deneyimlerinin bir tutsağıdır. Hiç kimse önyargıları ortadan kaldıramaz; sadece onların farkına varın.
Zor hapislik, güzel aşklar türünden, anatomi ve fizyoloji dersidir, insana kendi vücudunu öğretiyorlar.
Tezler'de, bir bıçkı makinesının başında olduğumu düşünüyordum; baba mesleğim, hızarcılıktı ve fabrika denebilirdi, kütükleri kesip düzlemeye bayılırdım. Kolumu kaptırabilirdim, beni, yaklaştırmazlardı.
Ben o kitabı seviyorum. Verir miyim? Orada bir kazık yemedim. Giden kitap gelmez Türkiye'de.
Türkler uğrayabileceği bütün aldatmacalara uğradı. Son ocaktayız. Artık her Türk tüttürülmesi gereken son ocakta bulunduğu bilincine ermelidir.
“Ben belli imkânlara sahibim, Kolej’de okuyorum, İsviçre’de, Fransa’da yüksek tahsil görüyorum; benden çok daha fazla yetenekli olan ve bu tür bir tahsilden çok daha fazla fayda sağlayabilecek kimseler bunu yapamıyor,” diyerek bir eşitsizliğin varlığını ve bu eşitsizliğe karşı olmak gerektiğini, çok küçük yaşlarımda hissettim.
Sıkıntılarımız, hayal kırıklıklarımız, zaaflarımız ve beğenmediğimiz yanlarımız aslında kendi gerçek benliğimizi yeterince kavrayamamış olmamızdan kaynaklanıyor. Biz yalnızca sahte benliğimizin bilincindeyiz, gerçek benliğimizin değil. Yapılması gereken gerçek benliğimizi ortaya çıkarmaktır... Tüm yoga uygulamaları, onların meditasyon ve zihinsel yoğunlaşmaları işte bu gerçek benliği ortaya çıkarmak içindir.
Heykellerimi “embriyonsal” olarak tanımlarım, çünkü her parça yeni fikirler üretmeyi ve aynı türün daha gelişmiş örneklerini üretmede kullanabilecek farklı bilgilere duyulan ihtiyacı içerir. Ama tabii ki tek bir yöne odaklanıp çalışmıyorum. Daha çok deneylerimde karşılaştığım birtakım sorunların üzerine gitmek ve onları çözmeye uğraşmakla ilgileniyorum. Sıradanlığa özellikle de değiştirilemez ya da tartışılamaz gibi görünen kuramlara meydan okumaktan hoşlanırım. Bana göre, mevcut olan zaten eskimektir.
Dünyadaki en büyük mutluluk, bu dünyanın şahidi olmaktı. Yaşanılanlar, görülenler ve öğrenilenler ne kadar acı olursa olsun, macera insanoğlu için büyük bir nimetti. Çünkü dünyadaki en büyük mutluluk, bu dünyanın şahidi olmaktı.