Kimse yok. Ben varım, ben, bir de kendim.
- Henüz kategori yok.
-
Uzun Süreli Melatonin Kullanımının Kalp Sağlığına Olas…08.11.2025
-
Körfez'in Nefes Kesen Derbisi: Al-İttihad ve Al-Ahli K…08.11.2025
-
Yeşil Vatan Seferberliğiyle Geleceğe Nefes: Sinop ve S…08.11.2025
-
Arteta'dan Sunderland Maçı Öncesi Arsenal Değerlendirm…08.11.2025
-
Beşiktaş'ta Yeni Futbol Komitesi Göreve Başladı: Tammy…08.11.2025
-
Bundesliga'da Büyük Çalkantı: Bayern Serisi Bitti, HSV…08.11.2025
-
Juventus-Torino Derbisi: Serie A'da Zirve Mücadelesi v…08.11.2025
-
Marsilya'nın Gözü İsmail Yüksek'te: Fenerbahçe Satışa …08.11.2025
-
Atletico Madrid, Metropolitano'da Levante'yi Ağırlıyor…08.11.2025
-
Sunderland - Arsenal Karşılaşması Öncesi Kapsamlı Bakı…08.11.2025
- Tahir Musa Ceylan 534
- Abdülkâdir Geylânî 488
- Yalçın Küçük 436
- Recep Tayyip Erdoğan 253
- Adolf Hitler 252
- Schopenhauer 200
- Johann Wolfgang von Goethe 197
- Haruki Murakami 191
Liste
Benzer Sözler
Bizim hayallerimiz vardı, içinde tek başına yaşadığımız. Bizim acılarımız vardı, kalbimizde tek başına çektiğimiz. Bizim ölümlerimiz vardı, tek başına ve yakışıklı. Hayallerimiz, acılarımız ve ölümümüz hepsi tek başına, hepsi yalnız.
İnsan kendiyle yalnızdır. Başkalarıyla birlikteyken çoğu kişi kendiyle de değildir. Her ikisinden de sıyrılıp, çıkmak gerekir.
Kişinin kendi yalnızlığını duyması, kendini aşağı gördüğü anlamına gelmez; olsa olsa, kendi varlığını ötekilerden ayrı gördüğü şeklinde yorumlanabilir.
"Evet." dedim. "Sürüyle arkadaşım var." Yalandı. Ama çözdüğüm sürüyle bilmece, okunacak pek çok kitap ve geceleri videoda seyredeceğim bir sürü film vardı. (Kemik Torbası)
Derin karakterler, kendilerini topluma teslim etmezler, yalnızlıklarından ödün vermezler...
Yalnızlık sürgün edildiğinde insan kendine daha fazla yaklaşabilir miydi, yoksa aksine kendinden uzaklaşır mıydı? Bireylik kalabalıklar arasında çoğalır mıydı, silinip gider miydi?
Bir insanın kendine ait olan, onu yalnızlığa giderken eşlik eden ve kimsenin ona verip ve kimsenin ondan alamayacağı ŞEY: Bu, sahip olduğu her şeyden veya onun başkasının gözünde ne olduğundan çok daha esaslıdır.
Ben kalabalıklar için yazmadım... çalışmalarımı, zamanın seyrinde nadir rastlanan istisnalar olarak ortaya çıkacak düşünen bireylere miras bırakıyorum. Onlar da benim gibi ya da gemisi batıp ıssız bir adaya çıkan ve kendisinden önce aynı sıkıntıları yaşayan birinin izlerinin, ağaçlardaki bütün papağanlardan ve maymunlardan daha fazla teselli sunduğu bir denizci gibi hissedeceklerdir.
Yunus içine döndü umut, dışına baktı kaos var... Demir atmak istediğim ıslak limanlarda lodos var. Fokurdayan suda kaynayan kıskaçlar; kaynar kazanda ıslık çalıp duran ıstakozlar. Öyle güçlü sesim var ama, kâlpsiz kulağı kulaksız. Canımı ölümlerden çekip almaya bu güç yetersiz... Dinsin ateş arsız,yanık içim alevsiz. Gördüklerim doğruysa, bu çekip gidiş vedâsız... Benimle yaşlandılar ama benden önce ölü anılarım. Şu sudan kabarcıklar, ölüm tanıklarım. Yok ki topum tankım. Ardımdan kaynar, su döker kepçeler; yanar her yer, her yerim. Hepsi gâyet farkındalar, ruhum ölüme dalar. Dalan dalıp gider; dalını terk eder yaprak, ölür. Sesim artık gidercesine güçsüz. Sirenlerim bağırmaktan âciz. Ateşle taciz.
Kendine özgü bir tarz oluşturan kişi, diğerleri tarafında anlaşılmaz ve kendine yoldaş bulamaz.