Sanayi, dev adımlarla büyür; ama tüketicinin satın alma gücü, kaplumbağa hızıyla ilerler.

Kapitalist üretimin en büyük engeli, sermayenin ta kendisidir.

Kapitalizm hakkında tipik Marksist belirsizlikle aynı fikirdeyim. Kapitalizm insanlık tarihinde en dinamik üretken sistem oldu.

Dünya şu anda bir krizde, çeşitli ve farklı biçimleriyle kapitalizmin yıkılması, gezegenin hayatının devamını sağlamak açısından artık hayati bir önem taşıyor.

Sömürülecek mutsuz insanların olduğu yere sermaye her yerden gelir.

Ürettiğimiz tüm mallar, sürümleri kolay olsun ama çok dayanmasın diye, bile bile üstünkörü yapılıyor.

Para babaları artık paralarını nereye koyacaklarını bilemiyorlar.

Tıpkı bir dinde insanın kendi beyninin ürünü olan şeylerin yönetimine girmesi gibi, kapitalist üretimde de, insanoğlu, kendi elinden çıkma ürünler tarafından yönetilir.

Baylar! Soyut özgürlük sözcüğünün sizi aldatmasına izin vermeyin. Kimin özgürlüğü? Bu, bir kişinin bir başka kişi karşısındaki özgürlüğü değil, sermayenin işçiyi ezme özgürlüğüdür.

Değerli olan şey, kapitalizme rağmen üretilmiştir; ama kötü şeyler, kapitalizmin çıkıntılarıdır/fazlalıklarıdır.

Kâr sağlamak için, kapitalist, işçilerine olabildiğince az ödeme yapmak zorundadır. Ürünlerini satmak için, kapitalist, işçilerine olabildiğince çok ödeme yapmak zorundadır. İkisini birden yapamaz.

Öteki bütün kapitalist ülkelerde olduğu gibi Birleşik Devletler’de de, bolluğun ortasında açlık, varlığın içinde kıtlık, zenginliğin göbeğinde yoksulluk vardır.

Kapitalist ülkelerde bolluğun ortasında açlık, varlığın içinde kıtlık, zenginliğin hemen yanında yoksulluk vardır.

Kapitalist toplumda birikim bireyseldir, oysa sosyalist toplumda üretim gibi birikim de toplumsaldır.

Kapitalizmin ölümcül hastalığı olan kriz ve depresyonu tedavi etmenin tek yolu vardır: SAVAŞ.

Kapitalist sistem çerçevesi içinde çıkar yol yoktur. Depresyon kaçınılmazdır.

Kapitalist sistemde kâr imkanı yoksa üretim olmaz.

Tıpkı bir dinde insanın kendi beyninin ürünü olan şeylerin yönetimine girmesi gibi, kapitalist üretimde de, insanoğlu, kendi elinden çıkma ürünler tarafından yönetilir.

Bir öğretmen, öğrencilerin kafasına vurmasına ek olarak okulun sahibini zenginleştirmek için de eşek gibi çalışıyorsa üretken bir emekçi sayılır. Okul sahibinin sermayesini sosis fabrikası yerine öğretim fabrikasına yatırmış olması hiçbir şeyi değiştirmez.

Baylar! Soyut özgürlük sözcüğünün sizi aldatmasına izin vermeyin. Kimin özgürlüğü? Bu, bir kişinin bir başka kişi karşısındaki özgürlüğü değil, sermayenin işçiyi ezme özgürlüğüdür.