İnsanlar “devrimci oluşlara” yakalanmadan, yani “mücadeleye başlamadan” önce devrimci falan değildirler.
- Henüz kategori yok.
-
LaLiga'da Kritik Randevu: Sevilla ve Osasuna Düşüşü Du…08.11.2025
-
Hull City Zirve Takibinde: Art arda Gelen Galibiyetler…08.11.2025
-
Rochester Adams, Stoney Creek'i Yenerek Bölge Şampiyon…08.11.2025
-
Kompany'nin Rekor Peşindeki Bayern Münih'i Union Berli…08.11.2025
-
Ankara'da Elektrik Kesintileri: Başkent EDAŞ'tan Şebek…08.11.2025
-
Hoffenheim-RB Leipzig Karşılaşması: 'Unbeliebtico' İdd…08.11.2025
-
Yorgun Borussia Dortmund'a Karşı HSV: Fikstür Avantajı…08.11.2025
-
Kastamonu'da Kayıp Anne ve Oğul İçin Kapsamlı Arama: A…08.11.2025
-
Kocaelispor - Galatasaray Rekabetinde Sarı-Kırmızılıla…08.11.2025
-
Kompany Liderliğindeki Bayern, Union Berlin Deplasmanı…08.11.2025
- Tahir Musa Ceylan 534
- Abdülkâdir Geylânî 488
- Yalçın Küçük 436
- Recep Tayyip Erdoğan 253
- Adolf Hitler 252
- Schopenhauer 200
- Johann Wolfgang von Goethe 197
- Haruki Murakami 191
Liste
Benzer Sözler
Bütün devrimlerde, eski rejimler devrilir devrilmez hizipler arasında iktidar mücadeleleri başlar. Bu mücadeleler hep halkın gözünden uzakta sürdülür ve doğal olarak giderler de halkın cebinden karşılanır.
Devrim bir yemek daveti değildir; devrim makale yazmak, resim çizmek ya da nakış işlemek değildir; devrim öyle zarif, sakin, nazik, ılımlı, kibar ve asil olmaz.
Üniversiteler, bunlara eğilmediği, bunlara çözüm aramadığı gençlerin sabrı taşmış, sonunda sokağa düşmüş ve eyleme geçmişlerdir. Bu anlaşılmadıkça, bu değişiklik yapılmadıkça,gençliğin bilime ve tarihe uygun savaşı sürüp gidecektir. Bu yüzden biz gençlerimizi anlamakta onları doğru yolda görmekteyiz. Bunu copla, gaz bombasıyla, durdurmaya kimsenin gücü yetmeyecektir. Bunun bir tek çaresi vardır.O da devrimdir. Devrim, tarihsel koşulların olgunlaştığı dönemlerde olur. Tarihsel koşullar olgunlaşmamışsa devrim olmaz...”
Halbuki, şu anda, sosyalizm ve cumhuriyet mücadelesi aynı yerdedir. Yazık, cumhuriyet düşmanlığı, şimdi sosyalizm düşmanlığıdır; anlayamıyorlar mı, yoksa yerlerini mi buluyorlar, şu anda bir cevaptan yoksun haldeyim.
Komünist devrimciler, tarihin devrimci mücadelede bir silah haline getirilmesini bilirler.
Devrimciler her zaman arzuladıkları hatta mevzilenemezler. Bazen mevziyi çok geri bir noktada kurmaları gerekir. Çünkü cephe o noktada açılmıştır. Mevzi cephenin olduğu yerde kurulur. Cephenin çok ilerisinde mevzi kurarsanız, oturup muharebenin bitmesini beklersiniz ve sonunda telef olursunuz.
Baader’in hapisten kurtuluşu eylemini biz entelektüel gevezelere, korkudan altına edenlere, her şeyin en iyisini bilenlere anlatmaya kalkmadık, aksine halkın potansiyel devrimci kesimine anlattık. Bu eylemi, bunu hemen kavrayabileceklere anlattık, çünkü onlar da zaten hapiste.
Yalaka solun ajitasyonuna gelmeyip, domuzların yaklaşamayacağı bir dağıtım ağı kurmak zorunda olan gerçekçi sol olmalısınız. “Bu çok zor” diye saçmalamayı bırakın. Baader’in kurtarılması eylemi de çocuk oyuncağı değildi.
Şunu açıkça kavramalısınız ki, devrim bir Paskalya Yürüyüşü olmayacak. Ki domuzlar, bütün araçları sonuna kadar kullansa da ama hepsi bu kadar, daha ileri gidemeyecekler.
Eylemlerimizle şehirlerinizi zaptettiğimizde, sokak lambalarınızın direklerini sizlere bırakacağız.
Bazıları siyaseti küçümseyebilir ama biz siyasetle uğraşanlar biliriz ki siyaset burada insanın dimdik ayakta durduğu yerdir. Pek çok sert çekişmesi olduğunu bilmeme rağmen, yine de kalbi biraz daha hızlı atan arenadır. Bazen alçakça hilelerin yeriyse, daha çok asil amaçların peşinde koşma yeridir. Dost-düşman herkesin iyi olmasını dilerim. Bu budur. Son.
Gerek siyasi gerek bilimsel gelişmede devrimin ön koşulu, düzenin bunalıma varan ölçüde işlerliğini yitirdiğini haber veren belirtilerin algılanmasıdır.
Özgürlük hiçbir zaman verili değildir, her zaman tehdit altındadır. Mutlak belirlilik, her defasında da, özgürlük yoksunluğudur.
Başım dik, dimdik ayaktayım. Başım göğe değecek kadar dik. Eğer bir kara noktam olsaydı, böyle birine bu mücadeleyi yaptırırlar mıydı?
Devrim, dünyanın hemen her köşesinde dalgalanmalar, yanıp sönmeler, fırtınalar. Devrimin alevlerini beslemek için kütükler haline gelelim.